(Tax avoidance) Ödenecek vergiyi en aza indirmek amacıyla yasalardaki boşluklardan yararlanılarak veya vergi borcunun doğmasına neden olacak olaya yol açmamaya özen gösterilerek vergi yükümlülüğünden kaçınılmasıdır.
(Tax elasticity) Vergi gelirlerindeki oransal değişimin gayrisafi milli hasıladaki oransal değişmeye bölünmesi ile hesaplanan katsayıdır. Bu katsayı vergi gelirlerinin, gayrisafi milli hasıladaki değişmelere karşı gösterdiği duyarl
(Tax rebate, return of tax) Vergi sorumlusunun çifte vergilenmesini telafi etmek veya ihracatı, üretimi ya da herhangi bir ekonomik faaliyeti teşvik etmek amacıyla bazı vergi konularında önceden alınan verginin bir bölümünün veya
(Tax break, tax exclusion)Vergiye tabi olması gereken bir ekonomik faaliyetin kısmen veya tamamen vergi dışı bırakılmasıdır.
(Tax evasion) Kanunen ödenmesi gereken vergiden daha az tutarda vergi tahakkuku veya hiç tahakkuk ettirilmemesi için yapılan kanunlara aykırı işlemler vergi kaçakçılığı kapsamındadır. Bu işlemler, belgeleri değiştirmek, asılların
(Principles of taxation) Vergilerin konulmasından beklenen ekonomik, sosyal ve mali sonuçlara ulaşılabilmesi için uyulması gereken kurallardır. Başlıca vergileme ilkeleri şunlardır:
Adalet ilkesi. (Fairnes
(Tax exemption, tax immunity) Vergiye tabi olan bir ekonomik faaliyet veya gelirin kısmen veya tamamen vergi dışı bırakılmasıdır.
(Capitalization of taxes) Gelir getiren menkul veya gayrimenkul servet unsurları üzerindeki verginin kısmen veya tamamen kaldırılması sonucunda bu malların değerinde ortaya çıkan artıştır.
(Tax incidence) Fiilen ödenmiş bir vergi yükünün, arz, talep, fiyat, süre, piyasa koşulları gibi ekonomik imkânlardan yararlanarak kısmen ya da tamamen bir başkasına veya başkalarına devredilmesi olgusu verginin yansıması olarak t
(Tax rates) Vergi borcunu hesaplayabilmek için vergiye konu olan matraha uygulanan rakama vergi oranı denir. Götürü usule tabi vergiler dışındaki her verginin dayandığı bir veya daha çok vergi oranı vardır. Vergi matrahı ile olan i
(Tax policy) Belli ekonomik, mali ve sosyal amaçlara ulaşmak için vergilerin miktar ve bileşiminde yapılan düzenlemeler ve ayarlamaların bütününü ifade eder. Maliye politikasının en önemli unsurlarından biri olan vergi politikasın
(Tax incentives) İhracatı teşvik etmek, yatırımlara ayrılacak fonları artırmak veya yatırımların istenen sektör veya bölgelere kaymasını sağlamak amacıyla vergi yükünün azaltılmasına veya belirli bir süre vergilerin kaldırılmasına
1950’de çıkarılan 1963’te değiştirilen bu kanun vergi tarhiyatı ve incelemeleri, vergi suçları ve cezaları ile benzeri konuların uygulamasında kullanılacak yöntemler konusunda temel ilke ve kuralları içermektedir.
(Tax burden) Vergi yükü genel olarak kişilerin mal varlığında vergileme sonucunda ortaya çıkan azalmadır. Diğer bir deyişle vergi yükü, vergilerin kişiler üzerindeki parasal etkisidir. Vergi yükü, fiilen ödenen veya yansıma yoluy
(Data) Birden fazla bireyin, belli bir amaca yönelik faaliyetlerinde daima söz konusu olan haberleşmenin birer unsuru olarak “bilgi” (information) ve “veri” (data) kavramlarını görülmektedir. Haberleşme ile iletilen ve bireylerin
(Trade Repository) Tezgâh üstü türev piyasa reformu kapsamında tanımlanan ve tezgâh üstü türev piyasalarda gerçekleştirilen alım satım işlem verilerinin raporlandığı kuruluşlardır.
(Data lag) Ekonomi politikasını oluşturanların ekonominin durumu hak- kındaki verileri eş anlı olarak değil, belli bir zaman sonra elde etmeleri nedeniyle ortaya çıkan iç gecikme türüdür.
(Yield curve) Belli bir anda bir yatırım aracının çeşitli vadeleri ile bu vadelerdeki getirileri arasındaki ilişkinin grafiksel ifadesidir. Dikey eksende verim (yield), yatay eksende ise vadeler yer alır.
(Productivity, efficiency) Belirli bir üretim miktarı (çıktı) ile bu üretimi elde etmek için kullanılan faktörler (girdi) arasındaki oranla ifade edilen bir terimdir. Verimlilik formülü aşağıdaki biçimde yazılabilir:
(Rationing) Savaş, kıtlık ve benzeri olumsuz durumlarda temel ihtiyaç maddelerinin üretimi, arzı ve ithalatı sınırlı düzeylerde kaldığında kamu otoritesi mevcut stokların kişi başına eşit olarak dağıtılmasına karar verebilmektedi