(Productivity, efficiency) Belirli bir üretim miktarı (çıktı) ile bu üretimi elde etmek için kullanılan faktörler (girdi) arasındaki oranla ifade edilen bir terimdir. Verimlilik formülü aşağıdaki biçimde yazılabilir:
Çıktı (output)
Verimlilik =-----------------------
Girdi (input)
Çıktı için genellikle ürün, girdi için ise faktör büyüklükleri kullanılır. Verimlilik işletmecilikte çoğunlukla işgücü verimliliği olarak ele alınmaktadır. Ancak sermaye ve malzeme faktörleri için de verimlilik hesaplanabilir.
Verimlilik artışı işgücü, sermaye ve malzeme girdilerinden, daha önce alınandan daha fazla bir çıktı elde edilmesidir. Belirli bir çıktının daha az girdi ile elde edilmesi de verimlilik artışı ile sağlanır. Verimlilik artışı, uygun rekabet ortamı temin edildiğinde ekonominin büyümesini sağlayan, kendi kendini besleyen bir süreç başlatmaktadır. Belirli bir sektörde verimlilik artışı eldeki kaynakların daha iyi değerlendirilmesini ve ürün ya da hizmetlerde yenileşmelerin gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Bu olgu yaratılan katma değeri artırır ve maliyetleri düşürür. Dolayısıyla üretim yapan şirketler için katma değer yaratır. Eğer sektörde yoğun bir rekabet ortamı varsa, söz konusu katma, düşen fiyatlar yoluyla tüketiciler arasında paylaşılır. Aynı katma değer, daha yüksek kârlılık ve daha yüksek ücretler yoluyla şirket sahiplerine ve çalışanlarına da yansıyabilir. Öte yandan, tüm bu kazançlar yatırım veya tüketim yoluyla tekrar ekonomiye döner. Bir sektörde artan verimlilik fiyatların düşmesine, bu da talebi uyararak üretimin artmasına neden olur. Düşük fiyatlar kullanılabilir geliri ve diğer sektörlerdeki talebi de artırarak ekonomi genelinde istihdamın artmasını sağlar ve verimlilikteki artışın toplam etkisi büyüme oranının yükselmesi yönünde gerçekleşir. Türkiye’de işgücü verimliliği ABD’deki düzeyin yarısı civarındadır. Ancak her sektördeki ve her bölgedeki işyerleri arasında verimliliği yüksek olan bir modern kesim ile düşük verimlilikle çalışan bir geleneksel kesim vardır.