Hollanda kooperatif bankası Rabobank’ın Türkiye Şubesi 2014 yılında kurulmuştur. Türkiye’de kurulmuş yabancı mevduat bankası statüsünde, 1 şubesi ve 30 kişi ile faaliyet göstermektedir.
(Radon) Toprağın ya da kayaların havaya saldığı doğal radyoaktif gazdır. Bu gaz yetersiz havalandırılmış binalarda birikebilir ve insan sağlığını tehdit edebilir.
(Radiation hazard) Radyoaktif maddelerin yaydıkları parçacıkların ve ışınların yol açtığı tehlikedir.
(Radioactive waste) Nükleer reaktör işlemlerinden ve sınai etkinliklerden ya da tıpta araştırma ve tedavi faaliyetinden üretilen atıktır.
(Radioactive fallout) Radyoaktif parçacıkların yer yüzeyine inmesi ya da radyoaktif parçacıkların kendisidir.
(Rent) Doğal kaynakları üretime katan sahiplerinin elde ettikleri gelire rant adı verilmektedir. Rant da ücret ve faiz gibi önceden saptanmış bir tutardır. Doğal kaynakların arzı talebine göre sınırlı olduğundan, bunların kullanılma
(Earning power) Bir işletmede belirli bir sürede kullanılan sermaye ile yine bu süre içerisinde elde edilen safi kâr arasındaki ilişki olarak tanımlanabilir. Elde edilen kârın işletmede kullanılan sermayeye oranlanması ile hesaplanı
(Rent seeking) Normal kârın üzerinde kâr sağlamak için iktisadi karar birimlerinin tekel gücü elde etmeye yönelik çabalarını tanımlayan bir terimdir.
(Quasi-rent) Kısa dönemde toprak dışındaki üretim faktörlerinin veya malların arzlarının artırılamaması nedeniyle ortaya çıkan kazanç fazlasıdır.
(Rentier) Çalışarak geçimlerini sağlamak zorunluluğu olmaksızın menkul ve gayrimenkul mallarının periyodik ve arızi gelirleri ile hayatlarını sürdüren kişilere rantiye denir.
(Rent shifting policies) Rekabetçi piyasalarla karşılaştırıldığında çok daha fazla kâr elde edilmesi nedeniyle, oligopol piyasasında yerli firmaya hükümet tarafından verilen teşviklerin yabancı firmanın piyasaya girmesini engelle
(Random walk theory) Etkin bir piyasada hisse senetleri fiyatlarındaki değişmenin birbirinden bağımsız ve aynı dağılıma sahip olduğu varsayımından hareketle hisse senetleri fiyatlarının geçmiş hareket veya eğilimlerinin gelecekte
(Rational expectations hypothesis) Bu teoriyi ABD’li iktisatçı J. Muth 1961 yılında “Rasyonel Beklentiler ve Fiyat Hareketleri Teorisi” başlıklı makalesi ile açıklamıştır. Muth, makalesinde ekonomik birimlerin enflasyonist dönemle
(Rationality) Bir verimlilik kriteri olarak kullanılan rasyonellik, eldeki üretim faktörleri ve teknikleri ile mümkün olan en yüksek toplam üretimin yapılmasını ifade eder. Bu kavram en az maliyet bileşiminin gerçekleştirilmesin
(Current value) Bir malın belli bir zaman ve yerde alım satımına esas alınan değeridir.
(Reaganomics) 1980 yılında ABD Başkanı seçilen Ronald Reagan’ın başlıca unsurları federal harcamaları azaltma, vergi oranları indirimi ve arz yanlı ekonomi anlayışı olan ekonomi politikaları bütününe verilen addır.
(Reinsurance) Sigorta şirketinin sigortaladığı risklerin bir bölümünü veya tamamını diğer bir sigorta şirketine satarak şirketini sigortalamasıdır. Reasürans sigortacılığın başlamasından kısa bir süre sonra ortaya çıkmıştır.
(Reexport) İthalatı yapılan bir malın aynen veya çok az bir değişiklikle başka bir ülkeye ihraç edilmesidir
(Real effective exchange rate) Bir ülkenin para değerinin, diğer dövizlerin değerine göre yüksek olup olmadığını anlamak için kullanılacak en iyi yöntem reel efektif kur endekslerinin incelenmesidir. Reel Efektif Döviz Kuru (REK)