(Rational expectations hypothesis) Bu teoriyi ABD’li iktisatçı J. Muth 1961 yılında “Rasyonel Beklentiler ve Fiyat Hareketleri Teorisi” başlıklı makalesi ile açıklamıştır. Muth, makalesinde ekonomik birimlerin enflasyonist dönemlerde mevcut koşullara ve gelişmelere uyum sağlamak yerine rasyonel beklentileri ile hesap yapabileceklerini belirtmiştir. 70’li yılların sonuna doğru R. Lucas, T. Sargent ve N. Wallace rasyonel beklentiler teorisini geliştirmişlerdir. Muth’un eleştirdiği Keynesyen iktisatçılar ise bireylerin gelecekteki fiyat düzeyini tahmin ederken geçmişe bakacaklarını ve “uyumlu beklentiler” geliştireceklerini açıklamışlardır. Buna göre, örneğin enflasyon bir yıl içinde yüzde 15 ise bireyler sonraki yılda da enflasyonun en az yüzde 15 olacağını tahmin etmektedirler.
Rasyonel beklentiler teorisinin iktisat bilimine getirdiği yenilik “beklentiler” konusunda olmuştur. Bu teori, bireylerin fiyatlar genel düzeyindeki değişim konusunda uyumcu ve pasif değil rasyonel ve aktif bir tutum izleyeceklerini vurgulamaktadır. Teoriye göre bireyler uygulanan ekonomi politikası ve bu politikanın sonuçları konusunda yeterli bilgiye ve bu bilgiyi işleyecek analiz gücüne sahiptir. Örneğin ekonomide para arzı artırıldığı zaman, bireyler bunun belli bir dönem sonra fiyatlar genel seviyesini, bunun ardında nominal faiz oranını da yükseltebileceğini tahmin edebilirler. Para arzındaki artışın enflasyonist bir etki yaratacağı bilindiği için herkes buna karşı rasyonel davranışlarda bulunacaktır. Teoriyi savunanlar hükümetlerin sonuç vermeyecek para ve maliye politikalarını kullanmak yerine istikrarlı politikalara öncelik vermesini, devletin yalnız oyunun kurallarını belirlemesini istemektedir. Teorinin, bireylerin ekonomik konularda eksiksiz bir bilgi birikimine, enformasyon akımına ve analiz yeteneğine sahip olduklarını kabul eden varsayımları 80’li yıllardan sonra eleştirilmiştir.