(Wage) İşçilere üretim sürecine katılmaları karşılığında belli sürelerde yapılan ödemedir. Üretim faktörlerinden biri olan emeğin üretimden aldığı pay olarak da tanımlanabilir. Ücret saat başına, parça başına, haftalık ve aylık o
(Fringe benefits) Maaş veya ücret dışında, çalışanlara sağlanan her türlü hizmet ve imkânlardır.
(Wage-price spiral) Ücretlerdeki artışların üretim maliyetlerini artırarak fiyatları yükselttiği, fiyatlardaki artışların ise yeniden ücret artışlarını beraberinde getirdiği ileri sürülen etkileşim sürecidir.
(Wage theories) Ücret teorileri emek fiyatının hangi seviyelerde oluşacağını incelemektedir. Klasik ücret teorileri denilen Tunç Kanunu ve Ücret Fonu teorileri ile Sömürü Teorisi ücretlerin daima- asgari ücret haddi seviyesinde olac
(Triple deficit) Bir ekonomide cari işlemler açığı, bütçe açığı ve tasarruf açığının bir arada bulunduğu olumsuz durumdur. Üçüz açık toplam tasarrufları yetersiz olduğu halde yüksek büyüme hızlarını hedefleyen ülkelerde ortaya çıkm
(Producer’s equilibrium) İki üretim faktörünün kullanıldığı varsayımı altında, bir üreticinin belirli bir dönemdeki maliyetle üreteceği en çok çıktıyı gösteren noktadır. Bu noktada üreticinin eş maliyet doğrusu ile eş ürün eğrisi
(Producer theory) Mal ve hizmet piyasalarında satıcı olarak yer alan üreticinin davranışlarını ve bu davranışlarının nedenini inceleyen teoridir.
(Production) Mal ve hizmetleri bir dizi işlemden geçirerek yararlı hale getirmek veya yararlılığını artırmak faaliyetidir. Üretim süreci, ara mallarının üretim faktörleri aracılığıyla farklı bir çıktıya dönüştürülme sürecidir. Üreti
(Mode of production) Üretimin örgütlenme ve yürütülme tarzını ifade eder. Toplumsal üretim ilişkilerinin kendine özgü biçimiyle belirlenen ve üretici güçlerin belli bir düzeyine karşılık gelen temel ekonomik örgütlenme tarzıdır. Ü
(Efficiency in production) Tüm kaynakların tam olarak istihdam edildiği ve malların en düşük fırsat maliyetiyle en çok üretim elde edildiği durumdur.
(Factors of production) Üretim sürecinde kullanılan emek, sermaye, doğa ve girişimciden oluşan temel üretim unsurlarıdır.
(Factor elasticity of production) İki üretim faktörü olduğu varsayımı altında, faktörlerden biri sabitken diğerinde ortaya çıkan oransal değişmeye karşı üretimin gösterdiği duyarlılık, diğer bir deyişle üretimdeki oransal değişmeni
(Producer cooperatives) Hammadde sağlanmasından, üretilen malların değerlendirilmesine kadar farklı amaçlarla herhangi bir sınai veya tarımsal ürün üreticilerinin bir araya gelerek kurdukları bir kooperatif türüdür.
(Productionpossibility curve) Bir ekonomide belli bir dönemde, veri teknoloji ve tam istihdam koşullarında, tüm üretim faktörleriyle en çok üretilebilecek iki mal veya mal grubu bileşimlerinin geometrik yerini gösterir.
(Production scale) Bir işletmenin farklı düzeylerdeki üretim miktarlarını en az maliyetle üretebilmesine olanak sağlayan büyüklüktür. Bu ölçek düzeyinde her bir kısa dönem ortalama maliyetin uzun dönem ortalama maliyete eşit olduğ
(Production technique) Teknolojinin sabit olduğu varsayımı altında, üretim sürecinde üretim faktörlerinin bir araya getirilme yoğunluğudur. Bir birim mal üretebilmek için bir birim emeğin ne kadar sermayeyle veya bir birim sermayen
(Production measure of GDP, production approach to measuring GDP) Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) bir ekonomide yerleşik olan üretici birimlerin belli bir dönemde, ekonomik faaliyetleri sonucu yaratmış oldukları
(Vernon product cycles) Bir malın üretimini, yeni ürün aşaması (başlangıç), olgun ürün aşaması (gelişmiş ürün) ve standartlaştırılmış ürün aşaması olmak üzere üçe ayıran ve ABD’li iktisatçı Raymond Vernon tarafından geliştirilen
(Rate of product transformation) Bağlantılı mal üretiminde malların birinden bir birim daha fazla üretilebilmek için vazgeçilmesi gereken diğer mal miktarını gösteren orandır.
(Superstructure) Altyapının üstünde yükselen dil, din, ahlak, ideoloji, siyaset ve hukuk gibi unsurların bütününü ifade eder. Üstyapı terimi, demiryolculukta, karayollarında, gemi inşaatçılığında ve hava meydanlarında da kullanı