(Free alongside ship) Malların geminin yanında teslim edilmesini tanımlayan bir kısaltmadır. Bu teslim yönteminde teslimden sonra ortaya çıkacak her türlü hasar, kayıp ve harcamalar alıcının sorumluluğundadır.
Bkz. Mali Eylem Görev Gücü.
(Utility) Bir mal veya hizmetin insan ihtiyacını giderme özelliğidir. Bir ihtiyacın tatmini bahis konusu olduğu için, faydacılık akımını savunanlar ihtiyacı gideren mal ve hizmetler arasında sağlık ve ahlâk yönünden bir ayrım göze
(Utilitarianism) Bireyler için faydalı olanın etik açıdan da doğru olduğunu, bireylerin faydalarını azami düzeye çıkarırken sosyal faydanın da azamile- şeceğini savunan felsefe akımıdır. Bu akımda sosyal faydanın en üst düzeye ancak
(Utility model) Sanayiye uygulanabilir nitelikteki yeni buluşları korumak için verilen bir belgedir. Bu belgenin alınması, patente (buluş belgesi) göre zaman ve maliyet açısından daha avantajlı olduğu için bazı kişi ve kurumlar ta
(Cost-benefit analysis) Fayda-maliyet analizi yatırım projelerinin değerlendirilmesinde ve karşılaştırılmasında kullanılır. Analiz, faydaların ve maliyetlerin, tanımlanmasını, sayısallaştırılmasını ve değerlendirilmesini gerekti
(Overtime) İşçinin haftalık normal iş süresinin üstünde yaptığı çalışmadır. Fazla mesai de denen bu uygulamada işçinin saat ücreti zamlı olarak ödenmektedir. Yasada belirtilen zam oranlarını toplu sözleşmelerle artırma imkânı da v
(Overproduction) Marksist terminolojide kapitalist işverenlerin ellerinde satamadıkları mal stoklarının biriktiği durumlar için kullanılan bir terimdir. Bu kavram için “aşırı üretim” terimi de kullanılır. Yapılan analizde işçilerin
(Free Carrier) Satıcının malların gümrük işlerini tamamlayarak, malları belirli tarihte ve yerde ilk taşıyıcıya teslim ettiği yöntemdir. Satıcı malı devrettiği anda her türlü hasar, kayıp ve giderler alıcının sorumluluğundadır.
(Feminist économies) Feminist iktisatla ilgili ilk eser 19. yüzyılın sonlarında Women and Economies adı ile Charlotte Perkins Gilman tarafından yazılmıştır. Feminizmin 60’lı yıllarda yaygınlaşması sırasında ekonomik talepler de
(Feudalism) En yaygın şekli ile Ortaçağ Avrupası’nda görülen bir siyasal, ekonomik ve askeri bir örgütlenmedir. Roma İmparatorluğu’nun dağılmasından sonra Avrupa’da merkeziyetçi siyasal düzen, yerini irili ufaklı çok sayıda feoda
(Torn money, ragged money) Eskimiş ve kullanılamayacak duruma gelmiş paraya denir.
(Equal opportunity) Bir ülkedeki eğitim, iş, işte yükselme gibi her türlü imkânlardan her bireyin eşit yararlanma hakkına sahip olmasıdır.
Bkz. Alternatif maliyet
(Opportunity windows hypothesis) Ekonomilerin ve teknolojinin hızlı değiştiği dönemlerde ekonominin yeniden yapılanması gereğinin gelişen ülkeler için bir çıkış yolu olduğunun savunulduğu görüştür. C. Perez, C Freeman ve L. Soete
(Intellectual property rights) Fikir ve sanat eserleri, patent, faydalı model, tasarım, marka, entegre devre topoğrafyaları gibi fikri mülkiyetin konusunu oluşturan unsurlar üzerindeki mutlak nitelikli haklardır. Fikri mülkiyet hakk
(Fictitious profit) Enflasyon dönemlerinde, özellikle geçmiş yıllarda yapılan bazı gider türleri aynı satın alma gücüne sahip para birimleri cinsinden ölçülemediğinden, hesaplara yansıtılamayan giderler nedeniyle işletmenin gerçek