(Financial deepening) Toplumun her kesimine daha geniş finansal hizmet seçenekleri sunulmasını tanımlayan bir terimdir. Finansal enstrümanların sayısının çoğalması da derinleşme kapsamında kabul edilir. Finansal varlıkların ve par
(Financial education) Finansal ve ekonomik konularda farkındalığın artması ve bireylerin daha bilgili ve bilinçli yatırımlar yapması için kamu otoritelerinin ve sivil toplum kuruluşlarının aldığı önlemlerin toplamıdır.
(Financial Services Survey - FSS) Finansal Hizmetler Anketi’nde (FHA) finansal kurum ve kuruluşların yöneticilerinin geçmişe ilişkin değerlendirmelerini ve geleceğe yönelik beklentilerin öğrenilmesi ve bunlardan sektördeki geliş
(Financial Services Confidence Index: FSCI) Finansal Hizmetler Güven Endeksi (FHGE), TCMB tarafından yapılan Finansal Hizmetler Anketi sonuçlarından üretilmektedir. Finansal Hizmetler Anketi’nin (FHA) amacı, Türkiye’deki finansal
(Financial stability) Finansal piyasalarda, bu piyasalarda faaliyet gösteren kurumlarda ve ödeme sistemlerindeki istikrarı ve şoklara karşı dayanıklılığı ifade etmektedir. Bu alanlardaki istikrar genelde finansal sistemin sağlıklı
(Financial Stability and Development Committee) 2011 yılında oluşturulan Finansal İstikrar Komitesi 18 Ocak 2019’da Resmi Gazete’de yayınlanan torba kanunla kaldırılmış ve Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi (FİK- KO) kurulmuştur
Bkz. Leasing
(Financial literacy) Bir bireyin kişisel bütçesini yönetme sürecinde etkin ve bilinçli kararlar alabilmesini sağlayan temel finansal bilgiye sahip olmasıdır.
Bkz. Ödemeler dengesi
(Commercial paper) Şirketler tarafından çıkarılır ve özel sektör tahvillerine göre daha kısa vadelidir. Çıkarılan finansman bonoları satılmadıkça veya satılmayanlar iptal edilmedikçe yeni finansman bonosu çıkarılamaz.
(Wastage, shrinkage) 1- Malların saklanması veya taşınması sırasında, kuruma, dökülme, bozulma gibi nedenlerle ortaya çıkan eksilme veya ağırlık kaybıdır. 2- Üretim sürecinde kullanılan hammaddelerin teknik özellikleri ve kullan
(Supply curve offirm) Tam rekabet piyasasında üretim yapan bir işletmenin marjinal maliyet eğrisinin, kısa dönemde ortalama değişir maliyet eğrisinin, uzun dönemde ise ortalama maliyet eğrisinin en azının üstünde kalan kısmıdır.
(Equilibrium of firm) Firma dengesi, firmanın marjinal maliyeti ile marjinal hasılatının birbirine eşit olduğu noktada ortaya çıkar. Üretim faaliyeti sırasında firmalar kârlarını maksimize etmek isterler. Kârı maksimize etmek için
(Firm’s factor demand curve) Bir firmanın faktör talep miktarını belirleyen ve söz konusu faktörden satın almayı istediği fiyat-miktar bileşimlerini gösteren eğridir. Bu eğri çizilirken faktörün fiyatı dışındaki diğer tüm değişke
(Fisher equation) Irving Fisher’in 1911’de açıkladığı bu denklem miktar teorisine yeni bir yorum getirmiştir. Denklem, ödeme araçlarının hacmi ve el değiştirme hızı ile fiyatlar arasındaki ilişkiyi gösterir. Denklem şöyledir:
<(Price) Bir ürün ya da hizmetin elde edilmesi için karşılık olarak verilen para veya herhangi bir ürün veya hizmettir. Fiyat konusundaki bilgilerin anlamlı olabilmesi için, hangi tür mal veya hizmet için, nerede ve ne zaman derlen
(Price increments) Fiyat adımı, her hisse senedi fiyatı için bir defada gerçekleşebilecek en küçük fiyat değişimidir. Hisse senetlerinin fiyat adımları, baz fiyatlarına göre belirlenir. Emir girilirken bu fiyat adımlarına uyulmas
(Price fixing agreement) Piyasa gücü oluşturmak amacıyla iki veya daha fazla üreticinin aralarında önceden belirlenen bir fiyattan satış yapmak için anlaşmalarıdır. Rekabeti engelleyen ve tüketicilerin satın aldıkları mal ve hizm
(Price band, dealer’s spread) Menkul değerler borsasında hisse senedinin bir seansta belirlenen en alt ve en üst fiyat düzeyleridir.