(Critical elasticities approach) Devalüasyonun dış ticaret açığını iyileştirici etkisini Marshall-Lerner-Robinson koşuluna bağlı olarak inceleyen dış dengeleme yaklaşımıdır.
(Crisis) Ekonomideki krizler ekonomik büyüklüklerin eşitsiz, denetimsiz ve dengesiz değişimi ile ortaya çıkar. Bir alandaki sorun diğer alanlardaki dengeyi bozar ve büyüme oranları yılın iki bazen de üç çeyreği süresince sıfıra yak
(Coupon) Tahvillerin ve bazı menkul değerlerin üzerinde bulunan ve belirli zamanlarda sahibine faiz olarak gelir sağlayan kesilmiş parçadır. Belirli bir bölgede yer alan ve diğer arsalara göre çok daha uygun fiyatlı olan arsalara ku
(Zero-coupon bond) Faiz ödemesi olmaksızın üzerinde yazılı olan değerin altında bir fiyattan satılan tahvildir.
(Deregulation) Belirli bir iş alanı veya sektörde devlet tarafından getirilen düzenlemelerin kısmen veya tamamen kaldırılmasıdır. Bu uygulama yapılırken denetim imkânlarının da azaltılması sorunlara yol açabilir.
(Exchange rate difference) Kurlardaki değişme nedeniyle ulusal para cinsinden yapılacak ödemelerde ortaya çıkan farklardır.
(Foreign exchange risk) Gelecek dönemlerde döviz kurunun değerinde yaşanabilecek dalgalanmalar sonucunda varlıklarda veya yükümlülüklerde meydana gelebilecek değişikliklerden zarar edilmesi ihtimalini ifade etmektedir. Kur riskin
(Lead) Biriken bir zehir olup küçük bir miktarları bile ciddi hastalıklara ya da ölümlere yol açan, doğal çevrede bulunan inorganik bir elemandır. Su dağıtım şebekelerinde kullanılan kurşun borular bilinen en eski su kirleticileri
(Brokerage fee) Yatırım kuruluşlarının menkul değer borsalarında aracı olarak yaptıkları her işlem için müşterilerinden aldıkları komisyonun adıdır.
(Location theory) İktisadi faaliyetlerin, işletme, kent ve bölge düzeyinde niçin ve nerede toplandıklarını belirleyen ve J. H. Von Thünen tarafından geliştirilen ve bölgesel iktisadın temelini oluşturan teoridir.
Teori, ür
(Institutional economics) Neoklasik Ekol’ün devlet müdahalesini asgariye indirmeye çalışan iktisat politikası önerilerine ve tümdengelimci soyut analiz yöntemlerine tepki olarak geçen yüzyılın 20’li yıllarında ABD’de önem kazanmış
(Institutional structure) Ekonominin ve piyasaların işleyişini denetlemek ve düzenlemek amacıyla mülkiyet hakları, makroekonomik istikrar, sosyal güvenlik ve anlaşmazlıkların çözümü için oluşturulmuş kurumların, ilkelerin ve kural
(Institutional investor) Sahip oldukları parasal kaynakları değerlendiren yatırım fonları, yatırım ortaklıkları, sigorta şirketleri, sosyal güvenlik kuruluşları, özel emeklilik fonları, vakıflar ve sendikalar gibi kurumlar için ku
(Dry farming) Yarı kuru veya yarı sulu topraklarda sulama yapılmadan gerçekleştirilen tarımsal üretim türüdür. Örneğin buğday tarımında dekar başına verim kuru tarımda 250 kilogram dolayında kalırken, sulu tarımda 600 kilogram dü
(Polarization theory) Gelişmiş ülkeler ile gelişen ülkeler arasında serbest ticarete dayanan bir iktisadi birlik oluşturulması durumunda, gelişen ülkelerin sanayilerinin ileri teknoloji ve büyük sermayeye sahip gelişmiş ülke malla
(Cover) Bankaların müşterileri lehine verdikleri mektupların karşılığı olarak yatırılan paradır.
(Kuznets cycles) Üretim ve fiyat zaman serilerinde on beş yirmi yıllık dönemler için Simon Kuznets tarafından istatistiksel olarak belirlenerek çözümlemesi yapılan ve kendi adıyla anılan konjonktür dalgalarıdır. Kuznets ABD ekono
(Sulfur dioxide) Bir çok yakıtta bulunan bu madde yakıtla birlikte yandığında havayı kirleten keskin kokulu bir gaz üretir.