(Cooperative) İnsan ihtiyaçlarının karşılıklı yardımlaşma yoluyla giderilmesini sağlamak ve ortakların çıkarlarını korumak amacıyla oluşturulan ekonomik kuruluştur. Kooperatifleri başlıca dört bölümde toplamak mümkündür. Bunlar ür
(Copenhagen Criteria) Avrupa Birliği’ne tam üye olacak ülkelerin sağlaması gereken, etkin bir piyasa ekonomisinin oluşturulması ve üye ülkelerle rekabet edebilme gücünün elde edilmesine yönelik iktisadi kriterlerdir.
(Corporatism) Fransız Devrimi’nden sonra Orta Avrupa’da düşünce olarak ortaya çıkan, daha sonra “yeni korporatizm” adını alan bir iktisadi sistemdir. İlk kez İtalya’da Mussolini’nin geçen yüzyılın 20’li yıllarında iktidara gelmesi
(Protectionism) Devletin dış ticarete müdahale ederek yerli üreticileri dış rekabet karşısında korumaya yönelik izlediği dış ticaret politikasıdır. Serbest ticaretin (free trade) karşıtı olan korumacılığın kökleri 17. yüzyıldaki me
(Quota) Ekonomi yönetimi tarafından ithalatı veya ihracatı yapılacak malın fiziki miktarına veya değerine veya yurt içinde genellikle tarımsal ürünlerin ekim alanına veya ürün miktarına getirilen sınırlamadır.
(Interim credit) Bir kaynaktan sağladığı kredi eline geçmeden önce satın alma işlemini gerçekleştirebilmesi için ödünç alacak olan kişi veya kuruma açılan kısa vadeli kredidir.
(Credit crunch) Ekonomide likiditenin azaldığı, yatırım sermayesi elde etmenin zorlaştığı ve sonuç olarak kredi arzının daraldığı bir durumu ifade etmektedir.
K |
(Credit rating) Ülke, kurum ve yatırım araçlarının güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşları tarafından verilen nottur. Buna
(Credit account) 1- Bankaların, sürekli olarak ticari ilişki içinde oldukları kişi ve kurumlara açtıkları kredi türüdür. 2- Kredi kartına bağlı olarak belli sınırlar içinde açılan hesaptır.
(Credit card) Banka veya finansal bir kurum tarafından verilen, günlük satın almalarda nakit para veya çek yerine kullanılan ve banka ATM’lerinden nakit çekme olanağı sağlayan manyetik plastik karttır.
(Credit restrictions) Enflasyondaki güçlü bir artış eğilimini sınırlamak için hükümetler tarafından bankalarca uygulanan kredi faiz oranlarının yükseltilmesi ve kredilerin kontrol edilmesi gibi önlemlerdir.
(Overdraft) Bankanın hesap sahibine, hesabını aşan tutarda para çekme olanağı sağladığı hesaptır.
(Total credit cost) Fon kaynak maliyetine banka ve sigorta muameleleri vergisi gibi çeşitli vergiler veya stopajların eklenmesi ile hesaplanan maliyettir.
(Credit risk) Ülkelere, gerçek veya tüzel kişilere açılan kredilerin geri öden meme riskini ifade eden bir terimdir.
(Credit ceiling) Para otoritesinin ekonomide belirlediği hedeflere ulaşmak için finansal kurumların açtığı kredilere koyduğu üst sınırdır.
(Credit and guarantee cooperatives) Tarım, küçük sanayi ve ticaret kesimlerinin kısa, orta ve uzun vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan kooperatiflerdir.