Kredi Derecelendirme

K

(Credit rating) Ülke, kurum ve yatırım araçlarının güvenilirlik aralığını gös­teren ve derecelendirme kuruluşları tarafından verilen nottur. Buna “rating notu” da denir. “Rating” kuruluşları geçen yüzyılın başından beri faaliyet gösterse de bu kuruluşlar, dünya piya­salarında ancak 1975’ten sonra önem kazanmıştır. Küreselleşme sürecinde ülkeler arasında para ve sermaye ha­reketleri serbestleşince, ülkelerin ve şirketlerin ekonomik ve mali durum­ları hakkında ayrıntılı bilgilere ihtiyaç duyulmuştur. Üç büyük rating kuruluşu olan Standard &Poor’s, Moody’s Inves­tor Service ve Fitch Ratings, ekonomi­leri, şirketleri ve kurumları değerlen­dirme yöntemlerini her büyük krizden sonra değiştirmek zorunda kalmıştır. Bu kuruluşlar, 1994 Türkiye ve 1995 Meksika krizlerinden sonra, tahmin ve öngörü yapamadıkları ve yalnızca olay­lara tepki verdikleri için eleştirilmiştir. Bunun üzerine üç kuruluş erken uyarı sistemlerini yetkinleştirmek için ön­lemler almıştır. 1997 Asya ve 1998 Rus­ya krizlerinden sonra yapılan eleştiriler zamanlama sorunları üzerine yoğun­laşmıştır. Bu krizlerden sonra üç büyük şirket, özellikle dış borçlar konusunu daha ayrıntılı bir şekilde incelemeye başlamıştır. Önceden yalnız dış borç­ların genel düzeyi incelenirken, kriz sonrasında özel sektörün borçları ve bu borçların vadeleri ve faiz düzeyleri de büyüteç altına alınmıştır. Çünkü örne­ğin Güney Kore’deki kriz, özel sektörün, kısa vadeli borç düzeyinin hızla yüksel­mesi nedeniyle ortaya çıkmıştır.

2008 yılında başlayan kriz, rating ku­ruluşlarının değerlendirmelerini ve notlarını tekrar tartışma konusu yap­mıştır. Çünkü notların ancak kriz ağır­laştıktan ve ateş bacayı sardıktan sonra düşürülmesi reform önlemlerini zora sokmuştu. Notların, özellikle yatırım yapılabilir düzeyin altına inmesi, men­kul değerlerin satışını tetiklemekte, bu durumda kaynak ihtiyacı tırmanışa geç­mekteydi. Uçurum etkisi (cliff effect) denen bu olay krizi ağırlaştırmakta ve alınan önlemlerin olumlu etkisini azalt­maktaydı. Üç kuruluşun inceleme ve not verme yöntemleri G-20’nin, 2009’da Londra’da ve 2010 yılında Kanada’nın Toronto kentinde yapılan toplantıların­da ele alınmış, kriz sonrasında, rating kuruluşları değerlendirme yöntemle­rinde aşağıdaki değişiklikleri yapmıştır:

  • Genel ekonomik yapının analizine ve uygulanan politikaların “esneklik” dü­zeyine daha çok önem verilmiştir.
  • Özellikle finans sektörünün gücünü sınamak için farklı şok ve kriz senar­yoları hazırlanarak sistemin direnç ve dayanıklılık düzeyi araştırılmaya başlanmıştır. Bu “stres” testlerinde uygulanan kur sistemlerinin farklı du­rumlarda ne sonuç vereceği de analiz edilmiştir.
  • Önceden incelenmeyen gelir dağılımı eşitsizliği, rekabet gücü ve korumacılık düzeyi gibi değişkenler de inceleme kapsamına alınmıştır.
  • Not verilirken sektörleri düzenleyen ve denetleyen kurumların varlığı ile merkez bankasının bağımsızlığı hesaba katılmıştır.