İngilizcede daha üst bir düzeye veya dereceye yükseltme anlamına gelen bu kelime bir ürün, süreç, sektör ve ekonominin tümü için kullanılmaktadır. Daha fazla özelliğe sahip ve daha yüksek kapasitede çalışan bir ürünün üretilmesi, sektör ve ekonomideki düzey yükseltilmesinin de ilk aşamasını oluşturmaktadır. Mümkün olduğu kadar çok ürünün teknolojik düzeyinin ve yoğunluğunun yükseltilmesi ise sektörlerin ve giderek tüm ekonominin dinamizmini ortaya koymaktadır. Teknolojik düzeyin yükselmesi, verimliliği artırmakta ve maliyetler ile fiyatları düşürmektedir. Böylece rekabet gücü, satışlar ve kazanç artmaktadır.
Sektör içi teknolojik düzeyin yükseltilmesi katma değeri yükselten her tür faaliyetin sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Örneğin demir-çelikten sonra metal eşya ile makine ve teçhizat üretimi de sektör içi “upgrading” faaliyetidir. Bu tür sektör içi düzey yükseltme hedefi için sektörde, holdingde veya şirkette elde edilen sermaye birikiminin önemli bir bölümünün, aynı sektörün veya şirketin modernleşmesine, mevcut ürünlerin katma değerinin yükseltilmesine ve markalaşmasına yöneltilmesi gerekir. Düzey yükseltme, ekonominin tümünde gerçekleştiğinde bir hızlı büyüme ivmesi ortaya çıkmaktadır. Belirli bir sektördeki sermaye birikiminin, teknolojisi daha yoğun diğer sektörlere akması büyüme ivmesini güçlendirmektedir. Çünkü hammadde ve düşük teknoloji ile üretilen ürünlerde küresel rekabet yoğun, kâr oranları düşüktür. Oysa sanayinin bir üst ligine yükselebilen sermaye grupları ve holdingler kazançlarını artırabilir ve ekonomiye daha fazla katkı yapabilir. Bir girişimci tekstilden elde ettiği sermaye birikimini elektronik veya ilaç üretiminde kullandığında, otomotiv tesislerine sahip bir holding ileri elektronik veya biyoteknoloji alanlarına yatırım yaptığında ekonominin bir bütün olarak teknolojik yoğunluğu ve düzeyi yükselmektedir.
Cari işlemler açığının kapatılması için kullanılabilecek en iyi yöntemlerden biri de teknolojik yoğunluğun yükseltilmesidir. “Upgrading” olgusunun sayısal göstergelerinden biri ihracatın kilogram başına değeridir.
Türkiye ekonomisinde teknolojik düzeyin yükseltilmesi, bilgisayar dizaynında kullanıldığı anlamıyla “upgrading”, diğer gelişen ülkelere göre daha geç başlamış ve yavaş ilerlemiştir. Bu konuda en büyük başarıyı Güney Kore ve diğer Uzakdoğu ülkeleri elde etmiştir. Kore, 1960 sonrasında maden cevheri, ham ipek, mürekkep balığı ve domuz kılı gibi ihracat maddelerinden elde ettiği sermaye birikimini 70’li yıllarda tekstil, beyaz eşya ve gemi inşa sektörlerine yönlendirmiştir. Bunlardan elde edilen gelir ve birikim, 1980’den sonra otomotiv, bilgisayar ve yarı iletken ve haberleşme sektörlerine akmıştır.