Talep Enflasyonu

(Demand inflation) Toplam talepteki artışların fiyatları yükseltmesi “talep enflasyonu” olarak adlandırılır. Toplam talep ve toplam arz bir ekonomide gelir, istihdam ve fiyat düzeyini belirleyen iki önemli ekonomik değişkendir. Toplam talep düzeyinin örneğin yüzde 20 arttı­ğı bir dönemde toplam arz da aynı oran­da artmışsa fiyatlar genel düzeyinde bir değişme ortaya çıkmaz. Toplam ta­lepteki artışlar, toplam arzdaki artışın üstünde olduğunda ise fiyatlar yükselir. Çeşitli darboğazlar nedeniyle üretimin artırılamadığı bir durumda, ekonomi yönetimlerinin toplam efektif talep dü­zeyini hızla yükselten bir para politika­sı izlemeleri enflasyonu tırmandırır. Kısa dönemde toplam arz düzeyinde önemli artışlar gerçekleştirilemeyece­ği için toplam talep düzeyi, kısa dönem genel denge koşullarını belirlemekte ve enflasyon oranının düzeyini etkilemek­tedir. Toplam arz eğrisi kısa dönemde esnek olsa bile parasal genişlemenin ortaya çıkaracağı olumsuz etki bazı du­rumlarda yıllar süren bir enflasyonist döneme yol açabilmektedir. Türkiye’de 1973 ve 1974 yıllarında işbaşında bulu­nan hükümetler büyümeyi bir miktar hızlandırmak için enflasyonist bir poli­tika izlemişler, ancak aynı dönemde ya­şanan petrol şoku enflasyonun denet­lenmesini zorlaştırmıştır. Artan petrolfiyatları olumsuz beklentileri körükle­yince Türkiye, 2003 yılına kadar kro­nikleşen yüksek enflasyonla boğuşmak zorunda kalmıştır.Bu arada gele­cekteki fiyat hareketleri konusunda beklentiler değiştiği takdirde enflasyon konusunda çok olumsuz sonuçlar orta­ya çıkabilmektedir: Beklentiler enflas­yonun hızlanacağı yönünde ise efektif talepteki artışlar devam eder, harca­malar hızlanır. Paradan kaçış ve kredi kullanma eğilimindeki artışlar para arzını etkiler. Böylece talep enflasyonu hızlanarak devam eder ve önlenmesi her geçen ay ve yıl biraz daha zorlaşır. Beklentilerde önemli bir değişme or­taya çıkmadığı takdirde hükümet bir süre parasal sıkılaştırma uygulayarak enflasyonu düşürebilmektedir. Bu ara­da toplam arzı artıracak önlemlerin alınması da istikrara katkıda buluna­bilmektedir.