(Common currency area) Yakın ekonomik ilişki içinde olan bir grup ülkenin paralarını sabit kurlarla birbirlerine bağlarken diğer ülke paralarına karşı dalgalanmaya bırakmalarıdır.
(Average variable cost) Toplam değişken maliyetin üretim miktarına bölünmesiyle hesaplanan, bir birim mal üretmek için katlanılan değişken maliyettir.
(Average income) Belirli bir dönemde bir birim maldan elde edilen gelirdir. Toplam gelirin üretim miktarına bölünmesiyle bulunur.
(Average propensity to import) Bir ülkede belli bir dönemde gerçekleştirilen ithalatın milli gelire bölünmesiyle hesaplanan, belirli bir dönemde bir birim milli gelire karşılık gelen ithalattır.
(Average rate of profit) Vergi beyanının doğruluğunu kontrol etmek için geliştirilmiş bir vergi güvenlik önlemidir. Kıyaslama yolu ile vergi denetimi yapılmasına imkân veren bu araçta kâr hadleri yerel olarak tespit edilir.
(Full cost pricing) Bir malın fiyatının, o malın ortalama maliyetine belirli bir kâr payı eklenmesiyle belirlenmesine dayanan ve R. E. Hail ile C. J. Hitch’in ampirik çalışmaları sonucunda saptanan bir tür maliyet üstü fiyatlandırm
(Hourly wage earning) İşçiye belirli bir dönemde yapılan toplam ödemenin aynı dönem içinde çalışılan saat sayısına bölünmesiyle bulunur.
(Law of excluded middle) Yalnızca tam olarak uygulanan esnek kur sistemi veya sabit kur sistemlerinin uygun olduğunu ve ara kur sistemlerinin başarılı olamayacağını ileri süren görüştür.
(Medium term credit) Genellikle vadesi bir ile beş yıl arasında olan kredidir. Ancak ihracat kredilerinde vade yedi yıla kadar uzayabilmektedir.
(Medium-term financial plan) Bu plan, bütçe hazırlık sürecinde yer almaktadır. 5018 sayılı Kanun’a göre Orta Vadeli Mali Plan, Orta Vadeli Program ile uyumlu olmak üzere, gelecek üç yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminleri il
(Medium-term programme) Bu program bütçe hazırlığının başlangıç noktasıdır. 5018 sayılı Kanunun 16’ncı maddesi uyarınca, çok yıllı bütçe hazırlık süreci, en geç Eylül ayının ilk haftası sonuna kadar makro politikaları, ilkeleri,
(Orthodox stabilization programme) Enflasyonu düşürmek ve enflasyon beklentilerini kırmak amacıyla genel kabul görmüş daraltıcı para ve maliye politikaları uygulanmasını içeren istikrar politikasıdır.
(Ottoman Bank) 1856 yılında İngiliz sermayesiyle İstanbul’ da kurulan Ottoman Bank’ın unvanı 1863 yılında Fransız sermayesinin katılımı sonucu Bank-ı Osmani-i Şahane’ye dönüşmüştür. Osmanlı İmparatorluğu’nda merkez bankası olarak
(Autarky) Bir ülkenin çok yüksek gümrük tarifeleri, kotalar ve kambiyo denetimi gibi araçlarla kendini dünya ekonomisinden soyutlamak için uyguladığı iktisaden kendi kendine yeterlilik politikasıdır. Sovyetler Birliği, 1917’de,
(Auto-financing, self-financing) Bir işletmenin yatırım harcamalarını, dağıtılmamış kârlarını ve özkaynaklarını kullanarak borçlanmadan karşılamasıdır.
(Autoproductor) Elektrik enerjisi ihtiyacını kendisi üreten, tüketim fazlası üretimini ise satan tüzel kişidir.