(Universal basic income) Bu terim bir ülkenin tüm yetişkin yurttaşlarına koşulsuz olarak her ay belirli bir tutarın ödendiği sistemin adıdır. Bu sistem için “asgari gelir güvencesi” terimi de kullanılmaktadır. 20. yüzyıldan önce ütopik düşünürlerin önerdiği bu sistem 1950 yılından sonra tartışmaya başlanmış, 2000 yılı sonrasında ise tartışmalar yaygınlaşmıştır. Bireysel bir hak olarak düşünülen bu ödeme konusunda belirli ideolojiye mensup kişiler arasında da görüş ayrılıkları çıkmıştır. Örneğin neoliberalist ekonomi görüşüne sahip kişilerin önemli bir bölümü temel gelirin insanları üretimden uzaklaştıracağını savunurken serbest piyasa taraftarlarının en ünlülerinden olan ABD’li iktisatçı Milton Friedman, 70’li yıllarda “negatif gelir vergisi” adı verilen bir “temel ödeme” sistemi önerisini desteklemiştir.
Feministlerin bir bölümü bu ödemeyi, kadınların yaptığı ev işlerinin karşılığı olarak kabul edip desteklerken, diğer bir bölümü bu ödemenin kadını çalışma hayatından uzaklaştırıp evine döndüreceğini ileri sürmektedir. Temel ödemenin bazı insanların alkol ve tütün kullanımını artıracağı iddiasının doğru olmadığı Dünya Bankası’nın yaptığı bir araştırma ile ortaya konmuştur. İsviçre’de bu konuda yapılan bir referandumda ise seçmenlerin yüzde 77’si temel ödemeye karşı çıkmıştır. Otomasyon, robot ve yapay zekâ kullanımının işsiz bıraktığı kitlelere diğer sektörlerde iş imkânı yaratılmadığı takdirde evrensel temel gelir taraftarlarının artacağı tahmin edilmektedir.