Esnek Kambiyo Kuru

(Flexible exchange rate) Döviz kuru, diğer mal ve hizmetler gibi alıcı ve sa­tıcıların isteklerinin döviz piyasasında denkleştirilmesiyle belirlenebilir. An-cak döviz gelirinin düşük ve döviz tale­binin yüksek olduğu ülkelerde kurların aşırı yükselmesini önlemek için kamu otoritesi kur oluşumuna müdahale ede­bilir. Bu müdahale sabit kur sistemi, dö­vizin idari kararlarla dağıtılması veya alım satımın belli kurumlarca yürütül­mesi gibi önlemlerden oluşabilir.

Döviz kurunun sabit tutulması azami sınırı belirlenmiş bir tür narh uygula­masıdır. Ancak bu tür uygulamalarda arz ve talep belirlenen sabit kur üzerin­de denkleştirilemezse karaborsa ortaya çıkabilir. Kuru kontrol çabalarının, dö­viz arzı yavaş, döviz talebi hızlı arttığı için olumlu sonuç vermesi çok zordur. Bazı iktisatçılar döviz kurunun arz ve talep tarafından serbestçe belirlenmesi durumunda döviz arzı ve talebinin eşit­leneceğini savunurlar.

Esnek kambiyo kurunu savunanlar kamu otoritesinin müdahale etmemesi durumunda dengenin şöyle sağlanaca­ğını belirtmektedirler:

  • Yeni kur eski kurdan daha yüksek oldu­ğu için ithalat ve döviz talebi daralacaktır.
  • Yüksek kur sayesinde ülkenin malları dünya pazarlarında ucuzlayacağı için ihracat da artış eğilimine girecektir.
İhracat ve döviz arzının artışı ile dövizin arzı ve talebi bir noktada eşitlenecektir. Esnek kambiyo kurları sistemi ilk kez 1761 yılında Lund Üniversitesi öğretim üyelerinden Per Nicholas Christier- nin tarafından incelenmiş ve savunul­muştur. Bu sistem İkinci Dünya Savaşı öncesinde Fransa’da denenmiş ancak girişilen ”Yüzen Frank” uygulaması ba­şarısızlıkla sonuçlanmıştır. Aynı sistem 60’lı yıllarda ABD’de ve Batı Almanya’da kısa süreli uygulandıktan sonra terk edil­miştir. 70’li yılların ortasından sonraki küreselleşme döneminde kurlara etki eden çok sayıda değişkenin bulunması ve koşulların değişmesi, esnek kur sistemi­nin uygulanmasını zorlaştırmıştır. Esnek kambiyo kurları sisteminin ba­şarısı için gerekli üç koşul şunlardır:

Bu sistem dış ödeme güçlüklerinin arızi karakter taşıdığı durumlarda daha iyi sonuç verir. Ödeme güçlüğü sorunları yapısal nitelikte ise ve kronikleşmişse esnek kambiyo kurları sorunları kalıcı bir şekilde çözemez. İkinci koşul döviz arzının esnek olması ve değişen talebe göre gerektiğinde artırılıp azaltılabilmesidir. Üçüncü koşul ise ekonomi yö­netiminin sarsılan güveni geri getirme­si ve yurt dışına kaçırılmış dövizlerin tekrar ülkeye dönmesini sağlamasıdır.