(Exchange rate regimes) Döviz kurları günümüzde özellikle küçük ve açık ekonomiler için taşıdıkları önem ve reel ekonomiyi doğrudan etkileme potansiyelleri nedeniyle, uygulanan para politikası çerçevesinde doğrudan hedef, gösterge veya araç olarak kullanılmaktadırlar. Döviz kuruna yönelik uygulamalar, bir uçta sabit kur rejimi, diğer uçta ise serbest dalgalı olmak üzere, iki rejim arasında şekillenmektedir. Sabit kur rejiminde, ulusal paranın değeri yabancı bir para veya paralardan oluşan bir sepet karşısında sabitlen- mektedir. Bu rejim Türkiye’de 1930 ile 1980 yılları arasında uygulanmıştır. Enflasyonun yükseldiği dönemlerde liranın satın alma gücü ve iç pazardaki değeri düşmüş ancak kurlar sabit tutulmuştur. Göreli olarak düşük kur düzeyi, ithalatı ucuzlatırken, ihracatçı ve turizmcilerin sağladıkları dövizlerin lira olarak karşılığını azaltmıştır.
Para Kurulu (Currency Board) uygulamasında, bir taraftan kur sabitlenirken diğer taraftan ulusal para arzı tamamen bu kur üzerinden gerçekleştirilen döviz alım-satımlarına bağlanmaktadır.
Bu sistem sıkı kurallar ile yürütülür. Merkez bankalarının ancak döviz rezervlerindeki artış karşılığı kadar ulusal para basması zorunluluğu yasa, hatta anayasa hükümleri ile güvence altına alınmıştır. Güvenilirlik açısından yararlı olan bu sistem, ekonomiyi dış şoklara karşı güçsüz kılar.
Dalgalı kur rejiminde, döviz kurunun fiyatı piyasada oluşan arz ve talebe göre belirlenmektedir. Bunların yanı sıra birçok ara rejim mevcuttur. Örneğin dalgalı kur rejiminde kur büyük ölçüde piyasadaki arz ve talep koşullarına göre belirlenmekle birlikte para otoritesi piyasaya seyrek olarak ve sınırlı miktarlarda müdahale etmekte; kontrollü dalgalanma (managed float) rejiminde yine herhangi bir kur hedefi olmamakla birlikte çeşitli nedenlerle sık sık müdahaleler gerçekleşebilmektedir. Sürünen kur (crawling peg) adı altındaki rejimlerde ise, kur belirli bir takım kriterlere göre yönlendirilmekte ve para otoritesi tarafından gerektiğinde müdahale edilmektedir.
Kura yönelik bu tür rejimlerin seçimi, ülkelerin içinde bulunduğu şartlara göre değişmektedir
Tam dolarizasyon sisteminde bir ülkenin parası ABD dolarına bağlanmaktadır. ABD’de faiz oranları yükseldiğinde dolarizasyonu uygulayan ülkede de faiz oranları artırılır. Bu sistemde dış şoklar, işsizliğe ve durgunluğa yol açabilir.