Dalgalı Kur Rejimi

(Floating exchange rate regime) Kurun büyük ölçüde piyasadaki arz ve talep koşullarına göre belirlendiği sistemi ifade eder. Sistemin uygulama sürecin­de merkez bankaları döviz kurlarındaki aşırı oynaklığı veya piyasa temellerin­den kopuk hareketleri önlemek amacıy­la döviz alımı ve satımı yoluyla piyasaya bazı durumlarda sınırlı tutarlarda mü­dahale etmektedir. Merkez bankaları dalgalı kur sistemini uyguladığında kur hedefi koymamaktadır. Türkiye ekonomisi dalgalı kur rejimine 22 Şubat 2001 tarihinde geçmiştir. Dalgalı kur rejiminde serbest piyasada­ki kur düzeyleri ile Merkez Bankası’nın açıkladığı kur düzeyleri birbirine çok yakındır. Sabit kur sisteminde ise döviz talebi arttığında veya döviz arzı azal­dığında serbest piyasa kurları resmi kurun çok üstüne çıkabilir. Dalgalı kur sistemi bir döviz krizi ihtimalini azal­tır. Ancak kurların sık sık değişmesi, iş insanlarının gelecek ile ilgili plan ve hesap yapmalarını zorlaştırır. Dalgalı kur sisteminin uygulamada farklı tür­leri görülmüştür. Bunlardan birincisi, kamu müdahalesinin söz konusu olma­dığı türdür. Buna “serbest dalgalanma” adı verilir. İkincisi ise “kontrollü dalga­lanmadır. Bu ikinci biçimde “kontro­lün” amacına göre uygulama iki farklı şekilde adlandırılır. Buna göre, gözetim kısa süreli yapılıyorsa “temiz dalgalanma” (clean float), ülkenin uluslarara­sı ticaretteki konumunu iyileştirmek amacıyla orta vadede uygulanıyorsa “kirli dalgalanma” (dirty float) söz ko­nusudur. Dalgalı döviz kuru sistemine “serbest döviz kuru sistemi”, “yüzen kur sistemi” ve “esnek döviz kuru sistemi” gibi isimler de verilmektedir.