(Current account balance) Bir ekonomiye giren döviz ve ekonomiden çıkan dövizle ilgili kayıtlar ve ayrıntılar cari işlemler dengesinde yer alır. Giren döviz, çıkan dövizden daha az ise cari işlemler açığı ortaya çıkar. Giren döviz çıkan dövizden daha yüksekse cari işlemler dengesi “fazla” verdi denir. Cari İşlemler Dengesi ile ilgili bilgiler Ödemeler Dengesi istatistiklerinde Cari İşlemler Hesabı başlığı altında yer alır. Bu dengenin, “dış ticaret dengesi ve hizmetler”, “birincil gelir” ve “ikincil gelir” (karşılıksız transferler) olmak üzere üç esas kalemi vardır. Cari işlemler dengesi kavramsal olarak iki yaklaşımla ele alınmaktadır. Birinci yaklaşımda cari işlemler dengesindeki açığın yurtiçi toplam ve toplam tasarruf farkının sonucu olduğu belirtilmektedir. Bu yaklaşım dikkate alındığında bir ülkenin uluslararası net yatırım pozisyonu ve cari işlemler dengesinin finansman biçiminin temel bir öneme sahip olduğu görülmektedir. İkinci yaklaşım ise cari işlemler açıklarının dış ticaret dengesinin (mal ve hizmetler ihracat ve ithalat farkı) bir yansıması olduğu gerçeğini temel almaktadır.
Mal hareketleri: Dış ticaret dengesindeki mallar hesabı genel mal ticaretini, taşıtlar için limanlarda sağlanan malları, net transit ticaret gelirini, parasal olmayan altın ticaretini ve bavul ticaretini kapsamaktadır. Dış ticaret dengesi ihracat ve ithalat karşılaştırılarak bulunur. Türkiye ekonomisinde ithalat değerinin, on yıllar boyunca ihracat değerinin üstünde olması ve dış ticaret açığı verilmesi cari işlemler dengesinin de açık vermesine yol açmıştır. Dış ticaret dengesi ve dolayısıyla cari işlemler dengesi kısa vadede kur düzeylerinden etkilenir. Eğer lira değerlenmiş ve döviz kurlarının düzeyi göreli olarak düşük kalmışsa ithalat daha ucuza mal olduğu için artar. Düşük kur nedeniyle ihracat karşılığında elde edilen dövizler liraya çevrildiğinde elde edilen gelir de göreli olarak düşük kalır. Değerli lira ithalatı özendirirken, ihracatı ve turizm faaliyetini cezalandırır. Bunun sonucu da dış ticaret ve cari işlemler açığının artmasıdır.
Cari işlemler dengesindeki açıkların yapısal nedenlerinden biri üretim ve ihracatın teknolojik yoğunluğunun gelişmiş ülkelere göre düşük olmasıdır. Ortanın üstü teknolojik yoğunluğa sahip sektör grubunun üretim ve ihracat içinde ağırlığı 2000’li yıllarda artmış olsa da yüksek teknolojik yoğunluğa sahip sektörlerin üretim ve ihracat içindeki payı yüzde 5’in altındadır ve dolayısıyla çok düşüktür. Rekabetin zayıf ve kazanç oranlarının yüksek olduğu sektörlerin ürünlerinin ithal edilmesi, ihraç mallarının ise rekabetin güçlü ve kazanç oranlarının düşük olduğu sektör ürünlerinden oluşması dış ticaret ve cari işlemler açığı sorununun çözümünü zorlaştırmaktadır.Hizmetler Dengesi: Bu bölümde yer alan kalemler şunlardır:
Birincil Gelir Hesabı: Bu hesap emek, finansal ya da doğal bir kaynak sağlanması karşılığında elde edilen gelirler ile ödenen tutarları göstermektedir. Çalışanların ücretleri ile doğrudan yatırımlar, portföy yatırımları ve diğer yatırımlara ilişkin yatırım geliri ve giderlerinin karşılaştırılmasını içermektedir. Bu kalem doğrudan yatırımlar ile ilgili olarak sermaye ve yatırım fonu payı gelir ve giderlerini (kâr payları ve yeniden yatırıma dönüştürülen kârlar) ile doğrudan yatırım şirketleri arasındaki diğer yatırımlardan (kredi, ticari kredi ve mevduat) doğan faiz gelir ve giderlerini içermektedir. Portföy yatırımlarında da hisse senetleri ve kâr payları ile borçlanma senetleri ve faiz ile ilgili gelir ve giderler kapsam içinde kabul edilmektedir. Diğer yatırımlarda ise diğer finansal varlık ve yükümlülüklerle ile ilgili faiz gelir ve giderleri kaydedilmektedir. Doğrudan yatırımlarda bir şirket veya fabrikanın mülkiyeti söz konusudur. Portföy yatırım gelirinin kaynağı hisse senedi, tahvil ve Hazine bonosu gibi yatırım araçlarıdır. Birinci gelir hesabının net değeri aynı zamanda GSMH (gayrisafi milli hasıla) ile GSYH (gayrisafi yurtiçi hasıla) arasındaki farkı oluşturur.
İkincil Gelir Hesabı: Yurtdışında yerleşik bir birim tarafından yurt içinde yerleşik bir birime karşılıksız olarak mal ya da hizmet gibi reel bir kaynak ya da finansal bir varlık sağlanması şeklinde tanımlanan transferleri içermektedir. Yurt içinde yerleşik bir birim tarafından yurt dışındaki yerleşik bir birime yapılan karşılıksız transferler de aynı kapsam içindedir. Bu hesap “Genel Hükümet (hibe ve benzerleri) ve Kişisel transferler” ile “işçi dövizleri” kalemlerini de içeren “Diğer Sektörler” başlığı altında olmak üzere iki bölümde incelenir. İşçi dövizleri terimi, yurt dışında çalışanların Türkiye’ye gönderdiği paralar için kullanılır. Yurt dışından gelen emekli maaşları da bu gruptadır.