Bütçe İlkeleri

(Budgeting principles) Klasik bütçe il­keleri şöyle sınıflandırılmaktadır:

Genellik ilkesi: Devletin bütün gelir ve giderlerinin bütçede ayrı ayrı ve tam olarak gösterilmesi demektir. Bu ilke­nin hareket noktası, devlet maliyesinin bir bütün halinde, tek bir varlık olarak ele alınmasıdır.

Birlik ilkesi: Devletin tek bir bütçesi olması, tüm devlet gelir ve giderlerinin tek bir bütçede toplanmasıdır. Devletin mali durumu bütün açıklığı ile ancak bu yolla izlenebilir. Özerk bütçeler, bu ilke­nin istisnasıdır.

Açıklık ilkesi: Bu ilke, bütçe ile ilgili tahminlerin ve bütçe uygulaması so­nuçlarının gerek parlamento üyeleri gerekse mükellefler ve incelemek iste­yen herkes tarafından kolayca anlaşılır şekilde hazırlanmasını gerektirir.

Sübjektif doğruluk (samimilik) ilkesi: Bütçeyi hazırlamakla görevli organların davranışlarında aranan dü­rüstlük ve samimiyet, sübjektif doğru­luk ilkesinden ileri gelir.

Objektif doğruluk ilkesi: Bütçeye konan gelir ve gider tahminlerine ait değerlerin ekonominin o mali yıl için­deki koşullarına mümkün olduğu kadar uygun olmasını gerektiren ilkedir.

Giderlerde tahsis ilkesi: Bütçe ile ve­rilen ödeneklerin, parlamentoca belir­lenen amaçlara harcanması ve bu har­camanın yine parlamentoca saptanan tutarlar kadar yapılmasını gerektiren bir ilkedir.

Denklik ilkesi: Bu ilke, mutlak anlam­da, bütçeye giren gelir ve giderlerin eşit olmasını gerektirir. Kamu giderlerinin açık finansmana ihtiyaç kalmadan, nor­mal devlet gelirleriyle karşılanması ilke olarak benimsenmişse de, ekonomik durum açık finansmanı daha yararlı kı­lıyorsa bu ilkeden fedakârlık yapılabilir.