(Asset turnover ratio) Net satış gelirlerinin, ortalama toplam aktiflere oranıdır. Bir işletmedeki sermaye yoğunluğunun ya da aktif kullanımının bir ölçüsüdür. Aktifleri içerisinde sabit varlıklarının toplamı yüksek olan şirketle
(Return on assets) Aktiflerde yapılan yatırımın net kârlılığını göstermektedir. Oran olarak da ifade edilebilir. Bu oranın yüksek olması şirketler için iyidir. Fakat şirketlerin aktif kârlılık oranı kadar yapılan yatırımların fina
(Asset utilization ratio) Toplam gelirlerin toplam aktiflere bölünmesi ile bulunur. Bu oranın l’den büyük olması etkin bir aktif kullanımına işaret eder.
(Capitalize) Sonraki yıllarda yararlı olacak bir harcamayı dönem gideri yerine aktif olarak yazmayı tanımlar.
(Actuary) Mali ve sosyal kuruluşlarda ve sigortacılık alanında ihtimal hesapları yapan ve istatistik bilgiler toplayan matematik uzmanıdır. Aktüer, mali kuruluşlarda genellikle amortisman oranlarını hesaplar, sigortacılıkta ölüm ta
(Absolute assignment of claim) Alacaklının alacağını bir başkasına devretmesidir. Bu işlemde borçlunun rızası aranmaz.
(Claim) Bir malın teslimi, bir hizmetin yerine getirilmesi ve diğer nedenler sonucunda doğmuş bir talep hakkıdır. Alacaklar, vadelerine göre kısa ve uzun vadeli senetler olarak ayrılırlar. Diğer bir ayrım senetli ve senetsiz alacak
(Aging schedule) Alacakların tahsil edilmeden kaldığı süreyi gösteren çizelgedir.
(Purchase invoice) Satıcının satın alan kişiye gönderdiği faturadır.
(Default by creditor) Borçlunun sözleşmeye uygun şekilde davranmasına rağmen alacaklının geciktirici eylemlerde bulunmasını tanımlar.
(Note receivable) Belli bir paranın ödenmesi için verilen bir emri veya bir ödeme vaadini belirten belgelerdir. Hazine bonosu, devlet tahvili ve benzerleri resmi senetlerdir. Tüccar olmayan kimseler arasında düzenlenen senetlere a
(Buyers’ account) Bir işletmenin müşterileri için açılan hesaptır. Bu hesap ile müşterilerin iş hacmi, kapasitesi, gelişmesi ve ödeme imkânları izlenebilir.
(Six thinking hats) Edward de Bono tarafından 70’li yıllarda geliştirilmiş bir düşünce yöntemidir. Renkleri farklı şapkalar, farklı düşünce biçimlerini temsil eder. Bu hayali şapkalar grup tartışmalarında veya bireysel düşünce süre
(Golden parachute) Şirketlerin, yöneticiler ile görevden alınma durumunda yüksek tutarda tazminat içeren sözleşmeler imzalamaları, başarı için gerekli motivasyonu zayıflatır. Böylece “altın paraşüt” sözleşmeleri ile başarıya değil
(Six Sigma) Altı Sigma terimi, üretim süreçlerinin iyileştirilmesini hedef alan araçları ve teknikleri tanımlar. Motorola’da çalışan Bill Smith ve Mikel J. Harry adlı mühendislerin 1986 yılında geliştirdikleri bu yöntem ABD ve diğer
(Management by objectives) Bir kurumun performansının, yöneticilerin ve çalışanların üzerinde görüş birliği sağladığı amaçlar ile yükseltilebileceğini savunan yönetim teorisi ve modelidir. Teoriye göre çalışanların amaçların beli
(Path-goal theory) 70’li yıllarda ABD’de R.J. House ve M.G. Evans tarafından geliştirilen bu teoride liderin yönetim stili ve davranışlarının çalışanların niteliklerine ve iş ortamına uyumlu olarak belirlenmesi konusu işlenmiştir.
(Warehouse, store house) Hammadde ve mamul malların depolandığı yapı ve tesislere denir. Ambarda mallar ekonomik bir şekilde teslim alınır, saklanır ve zamanı gelince gideceği yere sevk edilir. Ambarlar çoğunlukla depolanan malları
(Ledger Journal) Bu sistemde yevmiye defterindeki maddeleri defterikebire geçirme zorunluluğu yoktur. Özellikle hesap sayısı sınırlı olan işletmeler için bu sistem pratik ve kullanışlıdır. Amerikan sistemi defterlerinin yapılış bak