(Tax rates) Vergi borcunu hesaplayabilmek için vergiye konu olan matraha uygulanan rakama vergi oranı denir. Götürü usule tabi vergiler dışındaki her verginin dayandığı bir veya daha çok vergi oranı vardır. Vergi matrahı ile olan i
(Tax policy) Belli ekonomik, mali ve sosyal amaçlara ulaşmak için vergilerin miktar ve bileşiminde yapılan düzenlemeler ve ayarlamaların bütününü ifade eder. Maliye politikasının en önemli unsurlarından biri olan vergi politikasın
(Tax incentives) İhracatı teşvik etmek, yatırımlara ayrılacak fonları artırmak veya yatırımların istenen sektör veya bölgelere kaymasını sağlamak amacıyla vergi yükünün azaltılmasına veya belirli bir süre vergilerin kaldırılmasına
1950’de çıkarılan 1963’te değiştirilen bu kanun vergi tarhiyatı ve incelemeleri, vergi suçları ve cezaları ile benzeri konuların uygulamasında kullanılacak yöntemler konusunda temel ilke ve kuralları içermektedir.
(Tax burden) Vergi yükü genel olarak kişilerin mal varlığında vergileme sonucunda ortaya çıkan azalmadır. Diğer bir deyişle vergi yükü, vergilerin kişiler üzerindeki parasal etkisidir. Vergi yükü, fiilen ödenen veya yansıma yoluy
(Data) Birden fazla bireyin, belli bir amaca yönelik faaliyetlerinde daima söz konusu olan haberleşmenin birer unsuru olarak “bilgi” (information) ve “veri” (data) kavramlarını görülmektedir. Haberleşme ile iletilen ve bireylerin
(Trade Repository) Tezgâh üstü türev piyasa reformu kapsamında tanımlanan ve tezgâh üstü türev piyasalarda gerçekleştirilen alım satım işlem verilerinin raporlandığı kuruluşlardır.
(Data lag) Ekonomi politikasını oluşturanların ekonominin durumu hak- kındaki verileri eş anlı olarak değil, belli bir zaman sonra elde etmeleri nedeniyle ortaya çıkan iç gecikme türüdür.
(Yield curve) Belli bir anda bir yatırım aracının çeşitli vadeleri ile bu vadelerdeki getirileri arasındaki ilişkinin grafiksel ifadesidir. Dikey eksende verim (yield), yatay eksende ise vadeler yer alır.
(Productivity, efficiency) Belirli bir üretim miktarı (çıktı) ile bu üretimi elde etmek için kullanılan faktörler (girdi) arasındaki oranla ifade edilen bir terimdir. Verimlilik formülü aşağıdaki biçimde yazılabilir:
(Rationing) Savaş, kıtlık ve benzeri olumsuz durumlarda temel ihtiyaç maddelerinin üretimi, arzı ve ithalatı sınırlı düzeylerde kaldığında kamu otoritesi mevcut stokların kişi başına eşit olarak dağıtılmasına karar verebilmektedi
(Chicago Board Options Exchange Volatility Index) VIX endeksi Chicago Board Options Exchange (CBOE) adlı kuruluş tarafından S&P 500 endeksi opsiyon değerleri esas alınarak hesaplanır. Endeksteki değişim sonraki ay için beklent
(Transfer) Fransızca kökenli bir kelimedir. Bir banka hesabındaki fonların, bir başka hesaba aktırılması anlamını taşır. Türkçede, bankalara, hesabı bulunan kişilerce verilen ödeme emirleri anlamında da kullanılır. Bir işletme ve
(Vienna School of Economics) Viyana Okulu veya Avusturya Okulu bir ekonomik düşünce ekolü olmaktan çok bir akıl yürütme yolu, bir analiz tekniği, bir araştırma programı ve diğer ekonomi düşünce okullarından farklı bir teorik sistem
(Trap of mediocrity) Bir ülke veya kurumda geçerli ölçü sıradanlık olduğunda kimse, kendi kabuğunu kırmak, içine hapsolduğu çemberin dışına çıkmak ihtiyacını hissetmez. Bu ortamda “mükemmel”, “en iyi” ve “yüksek performans” gibi
(Vision) Geleceği beyinde kurmak olarak tanımlanabilen “vizyon”, beyindeki göz, zihindeki radardır. Gelişmenin yol haritası çizilirken vizyon bir pusula görevini görür. Vizyon için zengin bir hayal gücü gereklidir ama bu hayaller a
(Management of volatility) Oynaklık veya yabancı dillerdeki karşılığı ile volatilite, finans sözlüklerinde “bir piyasada, değerlerinin sık sık ve hızlı bir şekilde inip çıkması, dalgalanması” olarak tanımlanır. “Volatil” kelimesi
(Default format) Kullanıcının farklı bir işlem yapmadığı takdirde bilgisayar ekranında kendiliğinden beliren veya otomatik olarak gerçekleştirilen biçimdir.
(Data) Enformasyonun, iletişim, yorumlama veya işleme için uygun biçimde düzenlenmiş şeklidir. Verinin bilgiye dönüşmesi için işlenmesi gerekmektedir. Bu işleme faaliyeti hem insanlar hem de makineler tarafından yapılmaktadır.
(Data mining) Veri madenciliği büyük ölçekli veriler içinde belirli bir bilgiyi veya örüntüyü arama, tanıma ve seçme işlemlerinin bütünüdür. Veri madenciliği kümeleme, veri özetleme, değişikliklerin analizi, sapmaların tespiti gib