(Reflation) Reflasyon terimi, deflasyon ortamında bulunan veya deflasyona kaymakta olan ekonominin tekrar dengeye getirilmesi sürecini ifade eder. Reflasyonist politikanın amacı deflasyonist talep açığının giderilmesidir. Toplam t
(Warrant) Belirlenen bir fiyat üzerinden belli sayıda adi hisse senedini satın alma hakkı veren bir tür menkul değerdir.
Osmanlı İmparatorluğu’nda, dış borçlara karşılık olarak tütün ekimini ve tütün işlenmesini düzenlemek üzere, alacaklıların bulunduğu ülkelerin yönetimleri tarafından kurdurulan bir idaredir. Osmanlı döneminde 1861’den itibaren dev
(Competition) Herhangi bir etkinlik alanında ayrı ayrı kişi veya gruplar arasında sürdürülen üstün olma mücadelesidir.
(Competitive price) Giriş engellerinin olmadığı piyasada, bir firmanın yatırdığı sermayenin en az normal getirisi kadar kazanç elde etmesini güvence altına alan fiyattır.
(Competitive market) Çok sayıda alıcı ve satıcının çok az piyasa gücüne sahip olduğu ve dolayısıyla da her bir alıcı veya satıcının piyasa fiyatı üzerinde ihmal edilebilir bir etkiye sahip olduğu piyasadır.
(Competitive advantage) Maliyet üstünlüğünün yanı sıra teknolojik yeniliklerle sürekli olarak verimlilik artışları ve ürün tasarımında en iyiye ulaşma çabaları içinde olan firmaların, öbek içinde yer almaktan kaynaklanan dışsallı
(Competition Authority) Piyasalarda firmalar arasında tekelleşme ve kartelleşmelerle ortaya çıkabilecek haksız rekabeti en aza indirmek ve piyasaların rekabete en uygun biçimde çalışabilmesini sağlamak amacıyla yasalar gereğince
(Competition policy) Birleşme, ele geçirme, gizli anlaşma ve ortak girişim gibi firmalar arasındaki rekabeti bozacak, engelleyecek veya kısıtlayacak her türlü etkinliği önlemeye yönelik her türlü düzenleme ve kurallar bütünüdür.
(Crop, harvest) Tarım sektöründe bir üretim döneminde herhangi bir üründen üretilen miktardır.
(Repurchase agreement and reverse repo) Repo ilk bakışta, paranın belirli bir vadede faizi ile birlikte alınması gibi görünür. Ancak bu işlem menkul değerlerin belirli bir vadede “geri alım taahhüdü” ile satımıdır. Repoyu yapan ta
Vergi mükelleflerinin yaptığı bildirimlerin incelenmesi veya yapılan bir ihbar üzerine gerçekleştirilen kovuşturmalar sonucunda saptanan matrah farkının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere dayanarak belirlenemediği durum
(Recession) Ekonomik büyümenin belirli bir süre boyunca yavaşlaması veya kısa bir süre için daralmaya dönüşmesidir. Durgunluk anlamına gelen resesyon, atıl kapasitenin ortaya çıkması veya ekonominin uzun vadeli büyüme oranından d
(Duty, impost) Belirli bir işin veya hizmetin yapılması için yetkili makamlar tarafından verilen izin karşılığında elde edilen vergi benzeri bir gelirdir.
Mahkemelerin, icra dairelerinin ve diğer resmi dairelerin hisse senedi piyasasında menkul kıymet satım işlemleri yaptırmaları için Borsa İstanbul’a yazılı olarak müracaat etmek zorunda oldukları işlemlere resmi müzayede işlemi de
(Revaluation of currency) Bir ulusal paranın değerinin dövizlere ve altına göre yükseltilmesi işlemidir. Revalüasyon yapan bir ülkede resmi kurlarla altın ve döviz fiyatları hükümetin kararlaştırdığı oranda ucuzlar. Bu işlem deval
Bkz. Merkez Bankası politikaları
Bkz. Merkez Bankası politikaları
(Reserve currency) Merkez bankaları ile uluslararası finans kuruluşlarının portföylerinde bulunması için tercih ettikleri para birimidir. Bir ulusal paranın rezerv para özelliği taşıyabilmesi için, diğer paralar karşısındaki değeri