(Credit crunch) Ekonomide likiditenin azaldığı, yatırım sermayesi elde etmenin zorlaştığı ve sonuç olarak kredi arzının daraldığı bir durumu ifade etmektedir.
K |
(Credit rating) Ülke, kurum ve yatırım araçlarının güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşları tarafından verilen nottur. Buna
(Credit account) 1- Bankaların, sürekli olarak ticari ilişki içinde oldukları kişi ve kurumlara açtıkları kredi türüdür. 2- Kredi kartına bağlı olarak belli sınırlar içinde açılan hesaptır.
(Credit card) Banka veya finansal bir kurum tarafından verilen, günlük satın almalarda nakit para veya çek yerine kullanılan ve banka ATM’lerinden nakit çekme olanağı sağlayan manyetik plastik karttır.
(Credit restrictions) Enflasyondaki güçlü bir artış eğilimini sınırlamak için hükümetler tarafından bankalarca uygulanan kredi faiz oranlarının yükseltilmesi ve kredilerin kontrol edilmesi gibi önlemlerdir.
(Overdraft) Bankanın hesap sahibine, hesabını aşan tutarda para çekme olanağı sağladığı hesaptır.
(Total credit cost) Fon kaynak maliyetine banka ve sigorta muameleleri vergisi gibi çeşitli vergiler veya stopajların eklenmesi ile hesaplanan maliyettir.
(Credit risk) Ülkelere, gerçek veya tüzel kişilere açılan kredilerin geri öden meme riskini ifade eden bir terimdir.
(Credit ceiling) Para otoritesinin ekonomide belirlediği hedeflere ulaşmak için finansal kurumların açtığı kredilere koyduğu üst sınırdır.
(Credit and guarantee cooperatives) Tarım, küçük sanayi ve ticaret kesimlerinin kısa, orta ve uzun vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılamak için kurulan kooperatiflerdir.
(Critical elasticities approach) Devalüasyonun dış ticaret açığını iyileştirici etkisini Marshall-Lerner-Robinson koşuluna bağlı olarak inceleyen dış dengeleme yaklaşımıdır.
(Crisis) Ekonomideki krizler ekonomik büyüklüklerin eşitsiz, denetimsiz ve dengesiz değişimi ile ortaya çıkar. Bir alandaki sorun diğer alanlardaki dengeyi bozar ve büyüme oranları yılın iki bazen de üç çeyreği süresince sıfıra yak
(Coupon) Tahvillerin ve bazı menkul değerlerin üzerinde bulunan ve belirli zamanlarda sahibine faiz olarak gelir sağlayan kesilmiş parçadır. Belirli bir bölgede yer alan ve diğer arsalara göre çok daha uygun fiyatlı olan arsalara ku
(Zero-coupon bond) Faiz ödemesi olmaksızın üzerinde yazılı olan değerin altında bir fiyattan satılan tahvildir.
(Deregulation) Belirli bir iş alanı veya sektörde devlet tarafından getirilen düzenlemelerin kısmen veya tamamen kaldırılmasıdır. Bu uygulama yapılırken denetim imkânlarının da azaltılması sorunlara yol açabilir.
(Exchange rate difference) Kurlardaki değişme nedeniyle ulusal para cinsinden yapılacak ödemelerde ortaya çıkan farklardır.
(Foreign exchange risk) Gelecek dönemlerde döviz kurunun değerinde yaşanabilecek dalgalanmalar sonucunda varlıklarda veya yükümlülüklerde meydana gelebilecek değişikliklerden zarar edilmesi ihtimalini ifade etmektedir. Kur riskin