(Internal communication) Bir zamanlar, şirket içi iletişim küçük işyerlerinde kısa bir konuşmayla, büyüklerde ise ilân panoları ile yürütülürdü. Çalışanların yalnız denileni yapmakla yetinmeyip, başarı için önerilerinin ve gönüllü katkılarının gerekli olduğu bir dönemde, şirket içi iletişim iyice önem kazandı. Tensikat, özelleştirme, yeniden yapılanma ve şirketlerin el değiştirme olaylarının çoğalması ise şirket içi iletişimin ayrı bir uzmanlık dalı olarak kabul görmesini sağladı.
Şirket içi iletişimde başarı için, iletişim kanallarının önceden hazırlanmış olması ve temel ilkelerin daha işin başında tespit edilmesi gerekir. Etkin iletişim sayesinde çalışanların, yönetimin hedef ve planlarından haberdar olduğu şirketlerde, verimlilik ve yaratıcılık düzeyi hızla yükselir. İşyerindeki önemli sorunlar da yine iletişim sayesinde büyümeden çözülebilir. Şirket içi iletişimde etkinlik sorunu ihmal edildiğinde özellikle değişim ve mülkiyet devri dönemlerinde tüm işyerinde belirsizlik ve korku egemen olur. Kulaktan kulağa iletilen söylentiler verimliliği düşürür. Yıllarını şirkete vermiş kişilerin, endişeye kapılıp işine yabancılaşması ancak etkin iç iletişimle önlenebilir.
Şirket veya kurum içi iletişim araçlarının önemli bir bölümü yazılıdır. Elektronik posta, mektup ve memorandum ilgili kişilere gönderilen özel iletişim araçlarıdır. Raporlar, belirli bir konuya ayrılır ve daha kapsamlıdır. Bültenler, ilân tahtasındaki bildiriler, el kitapları ve kılavuzlar ise tüm çalışanların dikkatine sunulur. Şikâyet ve öneri kutuları çalışanların görüşlerini iletmelerini sağlar. Sözlü iletişim yöntemleri ikili görüşmeler ve toplantılardır.
Etkin iletişimin kuralları: Şirket içi iletişimin aşağıdaki konularında gerekenler yapıldığı takdirde en zor durumlarda bile sorunlar asgari düzeye inebilir:
İletişim planı: Yapısal değişiklik ve şirketin satışı gibi önemli durumlarda daha işin başında sağlam bir iletişim planı ve paketi hazırlanmalıdır. Bu pakette, değişimin her aşamasında çalışanlara neyin, nasıl anlatılacağı konusunda ayrıntılı bilgiler bulunmalıdır.
Tutarlılık: İyi iletişimin temeli tutarlılıkta yatar. Belirli bir dönem içindeki iletiler arasında çelişki varsa, etkinlik azalır. İletilen mesajda verilen sözler tutulmadığı takdirde, sonraki iletiler ciddiye alınmaz.
Kademeli iletim: Mesajın bir resmi ve büyük toplantı ile üst yönetim tarafından doğrudan çalışanlara iletilmesi yerine, iletimi orta kademe yöneticiler aracılığı ile yapmak çoğu kez daha yararlı olur. Bu yöntemde çalışanlar, mesajın içeriğini daha rahat tartışabilir. Anlamadıkları ya da merak ettikleri konuları kendi müdürlerine çekinmeden sorabilir.
Zamanlama: İletişimin konusu, çalışanlar arasında daha önce söylenti ve dedikodu şeklinde yayılmışsa, bir zamanlama hatası yapılmış demektir. Özellikle olumsuz haberleri gecikmeden tüm çalışanlara iletmek, endişe ve paniğin yaygınlaşmasını önleyebilir. Çalışanların şirket içindeki bir olayı, gazetelerden veya şirket dışındaki bir kaynaktan öğrenmesi ise yöneticilere duyulan güveni erozyona uğratır.
Geribildirim: Geribildirim (feedback) çalışanların öneri ve görüşlerini üst yönetime ulaştırılmasını ve alınan kararların daha etkin olmasını sağlar. Örneğin çalışanlar arasında yapılan bir anketin sonuçları, görüşü alınanlara bildirilmezse bir sonraki anket ilgi görmez. Şirkette verimlilik ve iyileştirmeler için öneride bulunanlara da muhakkak cevap yazılmalı ve önerinin nasıl değerlendirildiği anlatılmalıdır.
Her tür iletişimde olduğu gibi şirket içinde de çalışanlara her şeyin açık seçik anlatılması büyük önem taşır Bazı olumsuz konular saklandığı takdirde, zihinlerde üretilen felaket senaryoları ve komplo teorileri ortaya çıkar. İletişimin iki yönlü olması için, bir aksaklığı veya yolsuzluğu ileten elemanlara sert davranılmaması gerekir. Eleştiri yapanlar ve olumsuz haber getirenler azarlandığı takdirde, insanlar susmayı tercih eder ve yönetim işyerinde olup bitenlerden haberdar olamaz.