(Industry analysis) Sektörel bilgi ve göstergeler, ekonominin farklı üretim alanlarındaki gelişmeleri yansıtır. Sektörler iyi izlendiği takdirde makroekonomik gelişmeleri kavramak daha kolay olur. Makroekonomik göstergeler ile sektörel göstergelerin birlikte değerlendirilmesi ekonominin potansiyelinin ve sorunlarının daha iyi kavranmasını sağlar. Sektörlerdeki olumlu gidiş bir süre sonra sektörün büyüklüğü ölçüsünde ekonominin genelinde de etkili olur. Ekonomik konjonktürdeki canlılık ise sektörlere yeni bir gelişme ivmesi kazandırır.
Bir sektörün incelenmesi, sektördeki tüm şirketlerinin durumlarının daha iyi anlaşılmasını sağlar. Sektörlerdeki bir eğilim belirli bir süre sonra tüm şirketleri etkisi altına alabilir. Sektör analizlerinde aşağıdaki konularda bilgi toplanır ve değerlendirilir:
Fiyat düzeyleri: Sektördeki fiyat ve maliyet yapısı rekabet gücünün en gerçekçi göstergelerinden biridir. Dünyanın diğer ülkelerinde aynı konuda üretim yapan sektörlere göre maliyet ve fiyatlar daha yüksekse sektörün geleceği konusunda belirsizlikler artar. Çünkü bu tür sektörler ihracat yapamayacağı gibi ithal mallarına karşı pazar paylarını koruyamaz.
Üretim düzeyi: Sektördeki toplam üretimin son üç ve beş yıldaki değişiminin incelenmesi sektörün geleceği ve üretilen ürünlere yönelen talep konusunda gerçekçi bilgiler verir.
Mülkiyet yapısı: Sektördeki yerli veya yabancı sermaye ile kamu-özel mülkiyet dağılımının bilinmesi analiz için genel bir çerçeve sağlar.
Teknoloji düzeyi: Sektörün yeni teknolojileri kullanma düzeyi rekabet gücünün belirlenmesi için iyi bir ölçüdür. Avrupa ülkelerindeki teknolojik düzeyin gerisinde kalındığında rekabet gücünün artırılması, göreli olarak düşük olan ücret düzeyine rağmen imkânsızdır.
Kapasite kullanımı: Sektördeki kapasite kullanım oranı yüzde 85’in üzerinde ise, aynı sektörde kurulan yeni bir tesis iyi kazanç getirebilir. Yüzde 75’in altındaki kapasite kullanım oranlarının bulunduğu sektörler yatırım için çekici değildir.
İhracatın ithalatı karşılama oranı: Bu oranın düşük olduğu sektörlerde yerli girişimcilerin yatırımları iyi kazanç getirebilir. Nihai yatırım kararı hükümetin sağladığı teşviklerin uygunluğuna bağlıdır. İhracatın göreli olarak düşük olduğu sektörlerde, yerli üretimin kalitesinin yükseltilmesi ve fiyatların düşürülmesi zorunludur.
Girdi fiyatları: Girdi fiyatlarının düzeyi de sektörün gelişme potansiyelini etkiler, yüksek hammadde ve enerji fiyatları sektörün dış rekabete karşı direncini azaltır. İthal girdilerin bulunması, kurlardaki artış durumunda, ürünün fiyat istikrarını korumayı imkânsız kılar.
Yatırımlar: Sektörün geleceği konusunda bir fikir edinmek için planlanan ve başlanan yatırımların bulunup bulunmadığına da bakılmalıdır.
Talep ve üretim beklentileri: Herhangi bir sektörün kısa ve orta vadedeki geleceği hakkında fikir edinebilmek için talebin geleceğini belirleyecek göstergeler konusunda araştırma yapılması gerekir. Bu araştırma sırasında nüfusun ve yaş gruplarının bugün ve gelecekteki dağılımının, sektörün üretimini nasıl etkileyeceği araştırılır. Ürün talebinin, kadınların ve gençlerin durumu dikkate alındığında nasıl değişeceği incelenir. Aile sayısı ve evlenme sayısındaki değişim, sektör ürünlerine yönelen talebi etkileyebilir. Gelir dağılımındaki beklenen değişimler de talebin yönünü ve büyüklüğünü değiştirebilir.
Benchmarking araştırması: Bu araştırma sürecinde benzer koşullardaki ülkelerde sektörün gelişimi, sermaye ve emeğin verimliliği büyüteç altına alınır. Ayrıca sektör üretiminin, AB ve dünya üretimi içinde kaçıncı sırada bulunduğu ve bu sıralamanın yıllar itibariyle nasıl değiştiği incelenir.
Sektörler için araştırma yapılırken sektörde yer alan şirketlerin üye olduğu derneklerin yayınları incelenebilir. Derneklerin internet sitelerinin yayınlar ve raporlar bölümünde, sektörlerin sorunları hakkında ayrıntılı bilgiler yer alır. Bu derneklerin esas amacı üyelerinin menfaatini korumak olduğu için, raporlardaki bilgileri eleştirel bir gözle incelemek gerekir. Beş yıllık planlar için uzmanlar tarafından hazırlanan “Özel İhtisas Komisyonu” raporlarında sektörlerin durumu, geçmişi ve geleceği ile ayrıntılı bir şekilde incelenir. Komisyonlarda, bilim insanları, şirket yetkilileri ve kamunun teknokratları birlikte çalıştığı için bu raporlar sektörlerin durumunu daha etraflı ve analitik bir şekilde yansıtabilir.