Proje Temelli Yönetim

(Project based management) “Proje te­melli yönetim”, maliyetleri düşürmek, satışları artırmak, tüketiciye daha iyi hizmet vermek isteyen şirketlerin kul­landıkları bir yönetim modelidir. Ürün lansmanı ve araştırma-geliştirme için kurulacak proje ekiplerinde değişik de­partmanlardan gelen kişilerin bulun­ması hataları minimum düzeye indire­bilir. Proje yaklaşımının egemen olması bilimin, bilimsel düşüncenin itibar ka­zanmasını sağlar. Küçüklü büyüklü so­runların çözümü için geliştirilen pro­jelerin hayata geçirilmesi işletmedeki sorunları azaltır. Proje yönetiminin asli unsurlarından biri olan zaman planla­ması, işlerin sürüncemede bırakılması­nı önler. Beynini proje bazında örgütle­yenler, doğal ve insan yapısı felaketlere karşı daha hazırlıklı olur.

Proje yönetiminin bir dalı olan maliyet mühendisliği yöntemleri, kamu sektörü projelerinin en az harcama ile yapılma­sına imkân verir. Özel sektörde, küresel­leşmenin gerektirdiği düşük maliyete yine maliyet mühendisliği ile ulaşılabi­lir. Hazırlanan projelerin, değerlendir­me kuruluşları tarafından kabul edil­mesi için aşağıdaki konulara öncelik verilmesi yarar sağlayabilmektedir:

Geleceğe yönelmek: Proje, tanımı itibariyle geleceğe yönelik ve mevcut uygulamadan farklı olması gereken bir çözüm önerisidir. Proje zihniyetini yaygınlaştırmak için geçmişin ve bugü­nün sorunları ile birlikte geleceğin risk ve fırsatlarına da eğilmek gerekir.

“Fizibilite”yi aşmak: Türkiye’de uzun yıllar “fizibilite” (yapılabilirlik) ile “pro­je” eşanlamlı iki terim olarak kabul edil­di. İthal ikamesi döneminde, bir ürünün ülke içinde yapılabilir olması gerçekten önemliydi. Ancak 1980 sonrasında bir ürünün yapılabilirliği değil, iç ve dış pazarların talep ettiği ürünün en düşük maliyetle üretilmesi bir anlam ifade eder oldu.

Güçlü sosyal temel: Tam teşekkül­lü projelerin ilk sayfalarında, yarar­lanacak hedef kitlenin yaş ve cinsiyet gruplarına, eğitim düzeyine ve göç du­rumuna ilişkin demografik bilgilerin yer alması lazımdır. Ancak bizdeki pro­jelerde konunun mühendislik tarafına ağırlık verilmekte ve sosyal-ekonomik analizler ihmal edilmektedir. Hedef kit­lenin bugünkü ve yakın gelecekteki ge­lir durumu, bu gelirin dağılımı, yoksul­luğun boyutu ve işgücünün nitelikleri hakkında bilgilerin bulunmadığı proje­ler genellikle kabul edilmemektedir.