Hayat Boyu Öğrenme

(Life-long learning) Değişimin hızlan­dığı dönemlerde zihinlerdeki mevcut bilginin son kullanma süresi üç-beş yıl içinde dolabilir. Örneğin geleneksel torna veya diğer takım tezgâhları ile il­gili bilgi ve ustalık, CNC (bilgisayar sa- yımlı yönetim) ile çalışan torna tezgâh­larında yetersiz kalabilir. Küreselleşme dönemi öncesi yönetim ve pazarlama ilkelerinin önemli bir bölümü, küresel­leşme dönemi sonunda işe yaramayabi­lir. Değişim ne kadar hızlı ise yenilikleri öğrenme de o kadar acil bir görev haline gelir. Hayat boyu öğrenmenin en kolay yöntemi işyerindeki kurslara ve eğitim çalışmalarına katılmaktır. İşyerinde yeterli eğitim verilmediğinde bazı yük­seköğrenim kurumlarının açtığı eğitim programlarından yararlanmak dene­nebilir. Bu imkân da yoksa kişi kendi kendine öğrenme programı hazırlamak zorundadır. Kendi kendini yetiştirmek isteyen bireyin şu yol ve yöntemleri kullanması yarar sağlayabilir:

Bir "niyet mektubu” yazmak: Öğ­renme çabaları, çoğu kez yarına bırak­manın kurbanı olur. "Yarın... yarın...” derken de günler, aylar ve yıllar geçer gider. Kişi kendisine yazacağı bir "ni­yet mektubu” ile neyi, ne kadar bir süre içinde öğreneceğini belirleyebilir. Öğ­renme niyetini çevresine açıklayan kişi erteleme alışkanlığından daha kolay kurtulabilir.

"Koca Yusuf” yöntemi: "Sıkıştırıl­mış” eğitim programları nadiren yararlı olur. Hızla öğrenilen şey yine aynı hız­la unutulur. Öğrenirken, Koca Yusuf ve Adalı Halil gibi cihan pehlivanlarının idman yöntemine benzer bir tempo uy­gulanması iyi sonuç verir. Bu güreşçiler, yeni doğmuş bir buzağıyı kucaklarına alıp tepedeki top ağaca kadar taşıyarak işe başlarlar ve yaz-kış her gün bu idma­nı sürdürürlerdi. Pehlivanlar, her gün aynı idmanı yaptıkları için buzağının altı ay sonra dana, bir yılı aştıktan sonra düve veya tosun olup iyice ağırlaştığını fark etmezlerdi. Bu arada kendi vücut­larının gücü ve direnci de artardı. Öğ­renmek için her gün zaman ayırabilen­ler de belirli bir süre sonra çok değerli bir bilgi birikimine ulaşabilir.

Öğrenilenleri içselleştirmek: Öğreni­len bilgiyi özümsemek ve "özel”leştirmek bilgiden beklenen yararı kat kat artırır. Kendi günlük deneyimleri ve gözlemleri ile yeni öğrenilen bilgi arasında bağlantı­lar kuran kişi yeniliklere daha açık olur.

Merak edileni öğrenmek: Bilinme­yenin peşinde koşma dürtüsü olmadan, öğrenmenin engin sularına açılmak zordur. Bu nedenle kişi kendisinde me­rak uyandıran ve öğrendikçe heyecan duyacağı konulara yönelmelidir.

Özgüveni güçlendirmek: Öğrenme ile özgüven arasındaki karşılıklı bağ­lantıyı hep göz önünde tutmak gerekir. Özgüven ve insanın kendine duyduğu saygı, öğrenme azmini ve enerjisini sağlayan bir dinamo gibidir. Bilgisi ar­tan kişinin özgüveni ise daha üst düze­ye yükselir.

Kişisel tercihler: Öğrenme konusunda kişisel tercihler kullanılırken aşağıdaki konulara öncelik verilmesi yararlı olur.

  • Kişi kendisine en uygun gelen öğren­me biçimlerini kullanmalı, öğrenme konusundaki sıkıntı ve zaaflarının bi­lincinde olmalıdır.
  • Öğrenme ortamlarına yakın olmak, öğrenme grupları kurmak birlikte öğ­renmeyi sağlar.
  • Dinlemek, gözlemlemek, soru sormak ve tartışmak öğrenilen bilginin iş yapma sürecinde kullanılmasını kolaylaştırır.
ChartUse left and right arrows to move selectionKaynak 06:45 hedef 15:15Use left and right arrows to move left selectionKaynak 06:45Use left and right arrows to move right selectionHedef 15:15Use TAB to select grip buttons or left and right arrows to change selectionYükleniyor...
ChartUse left and right arrows to move selectionKaynak Invalid date hedef Invalid dateUse left and right arrows to move left selectionKaynak Invalid dateUse left and right arrows to move right selectionHedef Invalid dateUse TAB to select grip buttons or left and right arrows to change selection25%Yükleniyor...
25%Yükleniyor...