Borçlanmanın Sonu

Sultan Abdülmecit, sadrazam ve nazır­ların borçlanma önerilerine uzun süre direndi. Ancak 1854’te yapılan borçlanma ile elde edilen kaynakların bir bölü­mü, saray yapımında, padişah ailesinin tüketiminde ve ordu ihtiyaçlarında kul­lanılınca, ekonominin üretim kapasite­si artırılamadı. Başarısız olan sanayi ve tarım işletmelerine yatırılan kaynaklar ise borçlanmanın diğer bir nedeniydi. 1870’den sonra borçların geri öde­mesi zorlaşınca, 1875’te moratoryum ilân edildi. II. Abdülhamit 1876 yılın­da Meclis-i Mebusan’ı açış nutkunda borçlanma sürecini şöyle anlattı: “Babam. Abdülmecit Tanzimatı başla­tıp ülkenin huzur içinde refaha ulaşma­sı için gereken her tedbiri almış, işler de iyiliğe gider olmuşken Kırım Savaşı çıktı. Savaş dolayısıyla harcamalar art­tı. O zamana değin kimseye ‘bir akçe borcu olmayan’ hazinemiz borçlanmak durumunda kaldı. Borç kapısı işte böy­le açıldı. Ama iç ve dış gailelerin sonu gelmedi. Devlet mali sıkıntıyı yeneme­di. Ödemeler durduruldu. Bu tutum, ‘dürüst’ bir hareket sayılmaz. Borç ya­parak finansman, o günü, o anı kurtarır ama geleceği sıkıntıya sokar. Bu sıkıntı bizim tahta çıktığımız şu anda bütün ağırlığıyla karşımızdadır.”

1875-Moratoryum ilânı: Osmanlı Devleti, borçlarını ödeyemez duruma düşünce “tatil-i tediyat” açıklaması ile ödemeleri durdurdu. 1854’te başlayan borçlanma sonrasında dış borçların toplamı anapara ve faiz olarak 200 mil­yon sterline tırmanmıştı.

  • Tubini’nin kurduğu mobilya fabrikası faaliyete geçti. Yüksek gelirli ailelerin batılı hayat tarzını benimsemesi ile mobilya satışları arttı.

1876: Piyasaya yeni kâğıt para sürüldü.

  • Mecelle’nin son kitabı yayınlandı. Mecelle’nin hazırlanması yedi yıl sürmüştü.
1876: İzmir Rıhtımı’nın inşaatı ta­mamlandı.

1877: Osmanlı Rus Savaşı (‘93 Harbi) sonrasında, Balkanlardan göç dalgası başladı.

  • Hilal-i Ahmer (Kızılay) kuruldu.

1879-22 Kasım. Rüsum-ı Sitte An­laşması: Devletten alacaklı olan Os­manlı Bankası ve Galata Bankerleri ile yapılan bu anlaşma ile altı verginin ge­lirleri alacaklılara bırakıldı.

  • Abdülhamid devrinde basılan kai­meler toplatılıp imha edildi.
  • Ahmet Mithat Efendi Ekonomi Politik adını verdiği kitabında Osmanlı İmpara- torluğu’nun korumacı bir ekonomi poli­tikası uygulaması gerektiğini belirtti.
1880: Alacaklı ülkelerin isteği üzerine bir vergi reformu uygulamaya kondu.

1881-20 Aralık. Muharrem Karar­namesi: Rüsum-ı Sitte Anlaşması’ndan sonra Avrupa ülkelerindeki alacak­lılar da benzer bir anlaşma için baskı yaptı. 13 Eylül 1881’de görüşme masa­sına oturulduktan yaklaşık üç ay sonra borçların geri ödenmesi konusunda bir anlaşmaya varıldı. 28 Muharrem 1299’da yayınlandığı için ödemeleri dü­zenleyen belgeye “Muharrem Kararna­mesi” dendi.
  • İstanbul’da deneme amaçlı telefon hattı kuruldu.
1882- Ocak ayı. Düyun-ı Umumiye’nin kurulması: Bu kuruluş dev­letin belirli gelirleri toplama yetkisini elinden aldı. Başta tuz ve tütün tekeli gelirleri, pul resmi, içki resmi ve ba­lık avı resmi olmak üzere birçok kamu geliri Düyun-ı Umumiye tarafından toplanmaktaydı. Yabancı alacaklıların kurduğu bu teşkilat zamanla Maliye Bakanlığı’ndan daha güçlü hale geldi ve halkı ezdi. Cumhuriyet hükümeti 1923’ten sonra bu idareyi kaldırdı ve Osmanlı borçlarının ancak bir miktarı­nı tanıdı. 1933’teki Paris Anlaşması ile başlayan ödemeler ancak 1954 yılında tamamlanabildi.
  • İstanbul Sütlüce Şahbaz Agiya Tuğla Fabrikası üretime başladı.
  • Şinasi’nin kurduğu matbaayı Mustafa Fazıl Paşa satın alarak Namık Kemal ve Ebüzziya Tevfik Bey’e hediye etti. Na­mık Kemal ortaklıktan ayrılınca işyeri Ebüzziya Matbaası adı altında faaliyet gösterdi.

1883: Ülkedeki tütün ticareti, Avru­pa’daki alacaklıların kurduğu Tütün Rejisi’ne bırakıldı.

  • Terkos Su Pompa İstasyonu faaliyete geçti.

1884: Beykoz Deri Fabrikası’nda ayak­kabı üretimi başladı.

  • Tütün Rejisi tarafından kurulan İstan­bul Cibali Sigara Fabrikası çalışmaya başladı. Fabrika 1925’de devletleştirildi ve daha sonra Tekel’in yönetimine geçti.
  • Musevi asıllı Osmanlı vatandaşı Mişon Levi, Beykoz Çiftecevizler’de Eşya-i Züccaciye Fabrikası kurdu. Fabrika 1892’de İtalyan Musevisi Saul Daniel Modiano’ya satıldı. 1906’ya kadar büyüyen ve 600 işçi çalıştıran fabrika 1922’de ka­pandı.

1885: Macar asıllı Orosdi ve Back ailele­rinin ortaklığı ile İstanbul Eminönü’de beş katlı alışveriş merkezi kuruldu.

  • Tarsuslu iş insanı Hacı Konstantin Mavromati, tekstil fabrikası, un değir­meni ve çırçır atölyeleri kurdu.

1886: Adana-Mersin demiryolu hattı işletmeye açıldı.

  • Kasımpaşa Un Fabrikası üretime başladı.
  • Hamidiye Matbaası kuruldu. Matba­anın kurucusu Osman Bey, II. Abdülhamit’in çocukluk arkadaşı idi ve aynı zamanda sarayda başmabeyncilik gö­revini yapmaktaydı. Şişli’de kendisi ve çocukları için inşa ettirdiği konakların bulunduğu semt bugün Osmanbey diye anılmaktadır.

1887: Bor madenlerinin işletme imti­yazı, İngiliz Borax Consolidated şirke­tine verildi.

  • Yedikule Gazhanesi üretime başladı.
  • Dersaadet Ticaret Odası Matbaası ku­ruldu.