Kadının geliri arttıkça şiddet artıyor: Eğitim kadına şiddeti engellemiyor
Türkiye’de kadına şiddet kanayan yara olurken, ekonomiden bağımsız kalamıyor. Gündemde şiddet ya da cinayet haberlerinin arttığı son dönemde kadına şiddet temelinde kazançlar nasıl rol oynuyor? Gelir ve eğitim arttıkça kadına şiddet azalsa da yok olmuyor.
Araştırmalara göre, Türkiye’de kadına şiddet gelir ya da eğitimle yok olmuyor. 2007 yılında yapılan kadına şiddet araştırmasındaki bulgular günümüzde gündemi belirleyen haberlerin kökenini de anlamayı sağlıyor.
Sadece eylül ayında Türkiye’de 34 kadın cinayeti işlenirken, son 24 saatte yaşananların etkileri de halen canlı kalıyor. Kadın cinayetlerinin temelinde yatan kadına şiddet, ekonominin de etkisi altında kalıyor.
Türkiye’de OECD’de ilk sırada
OECD ülkeleri içinde 2023 yılında, 15-49 yaş aralığında Türkiye, yüzde 32 oranında kadına şiddetle ilk sırada yer aldı.
Araştırmalar ne diyor?
Ayşe Gül Altınay ve Yeşim Arat’ın TÜBİTAK tarafından desteklenen araştırmasında, 27 ilde 50’ye yakın kadın kuruluşu ve 150 kadınla yapılan görüşmeler ve 56 ilden toplam 1800 evli kadınla yapılan anket çalışmasını içeriyor.
Gelir ile fiziksel şiddet arasındaki ilişki ters orantılı
Araştırmada, fiziksel şiddete maruz kaldığını söyleyen kadınların yüzdesi, gelirdeki artışla orantılı olarak azaldığı görülüyor.
Hanehalkının geliri olmadığını veya 250 TL'den (2007 yılı için asgari ücretin yaklaşık 3’te biri) az geliri olduğunu söyleyen kadınların yaklaşık yüzde 43'ü en az bir kez kocaları tarafından fiziksel şiddete maruz kalmışken, bu rakam 2.500 TL'nin (2007 yılı için asgari ücretin yaklaşık 3,5 katı) üzerinde geliri olan hanelerde yüzde 23'e düşüyor.
Yüksek gelirli hanelerde de şiddet yoğun
Bakıldığında, yüksek kazançlı hanelerde de her dört aileden birinde şiddet yaşandığı görülüyor.
Ancak verileri yorumlarken, yüksek gelir düzeyindeki kadınların istismara uğradıklarını kabul etme olasılıklarının daha düşük olabileceği de (utandıkları veya itibarları üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı endişesiyle) göz önünde tutuluyor.
Hanehalkı geliri ve fiziksel şiddet deneyimi arasındaki ilişkiye dair görülen tabloda en çarpıcı verilerden biri, "hanehalkı gelirini bilmediğini" söyleyen kadınların yaklaşık yüzde 43'ünün en az bir kez aile içi şiddete maruz kalmış olması olarak da dikkat çekiyor.
Kadınların fazla kazanması şiddeti artırıyor
Kadınların gelir getiren bir işe sahip olup olmamaları, kadınların eşlerinden şiddet görme olasılığını açıklamıyor gibi görünüyor. Ancak, kadınlar eşlerinden daha fazla kazandığında, şiddet olasılığı önemli ölçüde artıyor gibi görünüyor.
Aileleri için eşlerinden daha fazla gelir elde ettiklerini söyleyen kadınların yüzde 63'ü, eşleri tarafından en az bir kez fiziksel şiddete maruz kaldıklarını söylüyor. Dolayısıyla, kadınlar eşlerinden daha fazla aile geliri elde ettiğinde, fiziksel şiddete maruz kalma riskleri en az iki kat artıyor. Eşinden daha fazla kazanan her üç kadından ikisi fiziksel şiddete maruz kalıyor.
En düşük fiziksel şiddet oranı, kadının ve eşinin eşit gelire sahip olduğu çiftlerde görülüyor. Ancak her 5 evden birinde görülüyor.
Eğitimle şiddet bitmiyor
Kadın ve eşinin eğitim durumu ile fiziksel şiddet oranı arasında anlamlı bir istatistiksel ilişki görülüyor. Fiziksel şiddete maruz kaldığını söyleyen kadınların oranının eğitim düzeyiyle ters orantılı olarak azalma eğiliminde olduğu görülüyor.
Okuma yazma bilmeyen kadınların yüzde 43'ü en az bir kez fiziksel şiddete maruz kaldığını söylerken, üniversite mezunu kadınlarda bu rakam yüzde 12'ye düşüyor. Ancak bu verileri yorumlarken, kadının eğitim düzeyi ve sosyoekonomik durumu ne kadar yüksekse, şiddete maruz kaldığını kabul etmesinin o kadar zor olduğu da göz önüne alınıyor.
Öte yandan, her 10 üniversite mezunundan en az birinin eşi tarafından şiddete uğramış veya uğramaya devam ediyor olması da düşündürücü oluyor.
Eşlerin eğitim düzeyleri ile kadınlara yönelik şiddet oranları arasındaki ilişkideyse sonuçlar yine çarpıcı oluyor.
Eşleri okuma yazma bilmeyen kadınların yarısı en az bir kez fiziksel şiddete maruz kaldığını söylerken, eşleri kolej/üniversite mezunu olanlarda bu rakam yüzde 18 oluyor.
Kolej ya da üniversite mezunu her 6 erkekten birinin karısını dövdüğü bulgusu, okuma yazma bilmeyen eşler ile yüksek eğitimli eşler arasındaki rakamlar arasındaki tutarsızlık kadar önemli görülüyor.