Zengin bir gastronomi kültürü taşıyorlar: Balkan yemekleri

Sheraton İstanbul Levent ev sahipliğinde gerçekleştirilen Balkan Gecesi’nde, şef Muhittin Fidan (Tintin) ve Şef Ufuk Evrim Karadağ tarafından hazırlanan menü göç mutfağının hikâyelerini taşıyordu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Zengin bir gastronomi kültürü taşıyorlar: Balkan yemekleri
Şef Ufuk Evrim Karadağ (solda) ve Şef Muhittin Fidan (Tintin)

Antrikot dana pastırma, dil füme, Osmanlı varyantı, Macar salamdan oluşan şarküteri tabağı; başlangıçlarda lutanitsa, papuda, mamzana, Şile paprika, Ispanak borani, çıtır pastırmalı soka; ara sıcaklarda loznik ve ciğer sarma; ana yemekte elbasan tava ve finalde Hayrabolu tatlısı… Bu yemek isimleri neyi hatırlatıyor? Tabii ki Balkan yemeklerini…

Geçtiğimiz günlerde Sheraton İstanbul Levent ev sahipliğinde gerçekleştirilen Balkan Gecesi’nde, şef Muhittin Fidan (Tintin) ve Şef Ufuk Evrim Karadağ tarafından hazırlanan bu menüyü deneyimledim. Bu özel geceye canlı olarak yorumlanan Balkan ezgileri de etkinliği renk kattı…

Kültürler bir arada

Balkan yemek kültürü Türk, Yunan, Avusturyalı, İtalyan, Macar ve Sırp yemek kültürlerinin karışımı olarak nitelendiriliyor. Boşnak mutfağı, Arnavut mutfağı, Hırvat mutfağı, Bulgar mutfağı, Osmanlı mutfağı, Makedon mutfağı, Karadağ mutfağı, Türk mutfağı, Sırp mutfağı, Yunan mutfağı, Roman mutfağı bu kapsamda değerlendiriliyor.

Balkan mutfağı, en çok et yemekleri ve hamur işleri ile tanınıyor: Kuzu çevirme, kapama, kebapçe, damat paçası, elbasan tava, kaçamak, bide, bürek, gevrek üstü et, beze kesmesi (boş mantı), dızmana, samsa, kaymaçina, yoğurt tatlısı, trileçe, kaygana, yağ tatlısı ve hamur tatlısı bunlar arasında.

Balkan Gecesi boyunca Şef Karadağ ve Tintin konuklarıyla tek tek ilgilendiler. Masamıza sık sık uğrayan Karadağ ile Balkan lezzetleri üzerine sohbet etme fırsatı da bulduk. Şef Karadağ, Sheraton Otel’de bu tarz temalarla ikinci etkinliklerini düzenlediklerini belirterek bu etkinliklerde Balkan, Rumeli mutfağını ele aldıklarını, göç mutfağının hikâyeleriyle anılan yemekler yaptıklarını vurguladı.

Ülkemize gelen Balkan göçmenleri gastronomi dünyasını da etkilemişti. Ancak, Balkan yemeklerini, el sanatlarını, folklorunu hem genç nesiller tanıtmak hem de farklı kültürle buluşturarak yaşatmak çok önemli. Bu nedenle yapılan bu tür etkinlikleri çok yararlı buluyor, sayılarının artırılması gerektiğini düşünüyorum.

 

Yaşam Keyfi