Gelişmeler yeni bir hayat biçimini zorluyor
DÜNYA Gazetesi Üst Yöneticisi Hakan Güldağ’ın yönettiği İklim Değişikliğinin Ekonomik Etkileri- Sürmanşetten Okumalar başlıklı oturumda, iş dünyasının iklim değişikliğine bakışı ve bunun finansmanı tartışıldı.
Hüseyin GÖKÇE
Ankara'da iki gündür süren iklim değişikliğinin tartışıldığı oturumlara katılan konuşmacılar iklim değişikliği ve alınması gereken önlemlerin yeni bir hayat biçimini zorunlu hale getirdiğini dile getirdiler.
Dün gerçekleştirelen ve DÜNYA gazetesi Üst Yöneticisi Hakan Güldağ'ın yönettiği İklim Değişikliğinin Ekonomik Etkileri-Sürmanşetten Okumalar başlıklı oturumda, DÜNYA yazarları Prof. Dr. Güven Sak ile Didem Eryar Ünlü ve Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Herve Magro konuştu. Prof. Dr. Güven Sak, Türkiye’nin kömürden çıkış için takvim belirlemesi gerektiğini belirtirken, Didem Eryar Ünlü, bazı iş çevrelerinin günü kurtarmaya yönelik çevreci politikalar izlediğine dikkat çekti. Konuşmasını Türkçe yapan Büyükelçi Magro ise sınırda karbon vergisinin sadece ihracatçıyı değil, üretim zincirinin tüm halkalarını etkilediğini kaydetti.
Sak: Ya kömürden çıkacağız ya karbon vergisi ödeyeceğiz
Yeşil Mutabakat’ın yoluna devam edeceğini belirten ve bu dönemin yeni bir hayat biçimini zorunlu hale getirdiğini ifade eden Prof. Dr. Güven Sak, iklim değişikliğinin bu kadar sık gündeme gelmesinde pandeminin etkisinin de olduğunun altını çizdi. 2021 yılında Paris İklim Anlaşması’na imza atan Türkiye’nin 2053 yılı için karbon nötr hedefi açıkladığını hatırlatan Sak, Türkiye’nin halen kömürden çıkışla ilgili takvimi açıklamadığını belirtirken, Emisyon Ticaret Sistemi’ne yönelik hedefini de bildirmesi gerektiğini aktardı. Türkiye’nin önümüzdeki döneme yönelik karbon emisyon azaltma hedefinden de söz eden Güven Sak, bunun ulaşılması gereken ciddi bir hedef olduğunu belirtti. Bunların bir kısmının siyasi kararlılık, bir kısmının da teknik adımları içerdiğini söyleyen Sak, 750 büyük tesisin karbon ayak izinin zaten uzun süredir ölçüldüğü bilgisini verdi. Türkiye’nin aynı zamanda bir de niyet belgesi açıklaması gerektiğini ifade eden Sak, “Türkiye’ye özgü yeşil sınıfl andırma yapmalıyız” dedi. Sak, Türkiye’nin kömürden çıkışa yönelik takvim belirleyip yerine getirememesi halinde, yüksek karbon vergisi koyacağını anlatırken, bankaların da termik yatırımları finanse etmeyeceğini şimdiden duyurduğunu aktardı.
Büyükelçi Magro: Bankalar da dönüşüme destek vermeli
Fransa’nın Ankara Büyükelçisi Herve Magro konuşmasını Türkçe gerçekleştirdi. İçinde Fransa Kalkınma Ajansı’nın da bulunduğu uluslararası kuruluşların Türkiye’ye 3,2 milyar dolar destek sağlayacağını kaydeden Magro, önümüzdeki dönemde sürdürülebilir tahvilin de önem kazanacağına vurgu yaptı. Paris İklim Anlaşması’nın 3 temel hedefi bulunduğunu söyleyen Magro bunları; “küresel sıcaklığın azaltılması, emisyonun azaltılması ve finansal destek” olarak sıraladı. Fransa Kalkınma Ajansı’nın iklim değişikliğini önemseyen bir kurum olduğunu söyleyen Magro, yeşil finansmanın şirketlerin gelişimine de katkı sağlayacağını belirtti. Büyükelçi Heve Magro, Sınırda Karbon Vergisi’nin korumacı bir önlem değil, ithal üründeki karbon içeriğini belirleyen bir uygulama olduğunu kaydetti. Magro, burada sadece ihracatçı firmanın değil, üretim zincirinin tamamının karbon içeriğinin değerlendirileceğini, iklim değişikliğiyle hep birlikte savaşılacağını belirtti.
Panelistler öncesi konuşan Rektör Prof. Dr. Mustafa Paç, iklim değişikliğinin yarattığı sorunların giderek büyüdüğünü belirtirken, bunun en temel yansımasının ise insan sağlığında gözlendiğini aktardı.
Ünlü: Çevre ile ilgili günü kurtarmaya yönelik politikalar
Gazetemiz yazarlarından Didem Eryar Ünlü, Türkiye’de 10 yıl önce yerleşen sürdürülebilirlik kavramının herkes tarafından kullanılmasını eleştirdi. Kömürü hammadde olarak kullananların da sürdürülebilirlik kavramından bahsettiğine dikkat çeken Ünlü, “Herkes bu kadar yeşile önem veriyorsa niye kuraklık var?” diye sordu. İş dünyasının önemli bölümünün çevre ile ilgili kısa vadede günü kurtarmaya yönelik politikalar izlediğini bildiren Ünlü, “Doğayı koruyan, topluma faydalı yenilikçi iş modellerine ihtiyaç var” dedi.
Yeni dönemde sürdürülebilir yatırımları desteklemeyen bankaların kendilerinin de finansman bulamayacağına değinen Didem Eryar Ünlü, “Büyük şirketlerin dönüşümü önemli ama en az onun kadar, büyük şirketlere üretim yapan KOBİ’lerin dönüşümü de önemli. Bu süreçte büyük şirketler, küçüklere destek vermeli” ifadelerini kullandı.
Ticaretin yeşil dönüşümde zamanlamaya dikkat çekildi
Gazetemiz yazarlarından Şeref Oğuz tarafından yönetilen panelde “Ticaretin Yeşil Dönüşümü” tartışıldı.
Baran: Türkiye ilk 5 ekonomi içine de girebilir
Aynı zamanda Eko İklim’e ev sahipliği de yapan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, 2021 yılında ihracat rekoru kıran Türkiye’nin, ihracatın yüzde 42’sini AB ülkelerine yaptığını söyledi. Bunun aynı zamanda ihracatçılara önemle yükümlülükler getirdiğinin altını çizen Baran, ticaretin aksamaması için yeşil dönüşüm alanında gerekli adımların vakit geçirmeksizin atılmasını istedi. Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefini anımsatan Baran, kuralların hayata geçirilmesi halinde ilk 5 ekonomiye bile girilebileceğini aktardı. Baran Türkiye’nin dönüşüm alanında aksayan değil, yol gösteren ülke olacağını kaydetti.
Avdagiç: Ya hazırlanacağız, ya bedel ödeyeceğiz
İTO Başkanı Şekip Avdagiç, fosil yakıttan uzaklaşılması yönünde çalışmalar yapılması gerektiği dönemde, kömür kullanımının arttığına dikkat çekti. Önümüzdeki dönemde Türkiye’yi önemli bir maliyetin beklediğini ifade eden Avdagiç, “Ya yatırım yapıp hazırlıklı gireceğiz ye da bedel ödeyeceğiz” diye konuştu. Sanayinin kendi elektriğini üretmek istediği zaman bazı engellerle karşılaştığını söyleyen Şekip Avdagiç, “İstanbul’da arazi çok pahalı. Daha uygun yatırım şartlarından yararlanmak için başka bir bölgede yatırım yapılmasına izin verilmiyor. Sadece kendi dağıtım bölgesinde yatırım yapılabiliyor” dedi.
Ülken: Vergi levhası gibi iklim karnesi lazım
Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken, önümüzdeki dönemde Türkiye’nin mevcut pazar payını kaybetmesini de içeren bir sistemin yaklaştığını söyledi. Şirketlerin vergi levhası gibi iklim karnesi olması gerektiğini ifade eden Ülken, yeşil dönüşüm konusunda ileri tarih vererek zorunluluk getirmenin süreci zorlaştıracağını belirtti. Ülken bunun yerine işe hemen başlanması gerektiğini anlattı. Bu alanda mevzuat çıkarmanın hiç de zor olmadığını dile getiren Hakan Ülken, “Asıl olan mevzuatın aynen uygulanabilmesidir” şeklinde konuştu.
"Tüketici baskısı üretimi belli çerçevenin dışına çıkaramayacak"
Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu tarafından yönetilen panelde, Sanayinin Yeşil Dönüşümü tartışıldı.
Özdebir: 500 büyük şirketin yarısı silindi
Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, konuşmasına iklim adaleti kavramıyla başladı. ABD’nin dünyayı kaldıramayacağı kadar kirlettiğini belirten Özdebir, sözkonusu eylemin faturasını ise az gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkelerin ödediğine dikkat çekti. Özdebir, enerjiyi en çok sanayinin tükettiğini ancak emisyonun yüzde 25’inin ise ulaşım araçlarından kaynaklandığını belirtti. İş yapma şekillerinin değiştiğini ve dünyanın en büyük 500 şirketinin yaklaşık yarısının son yıllarda listeden silindiğine vurgu yapan Nurettin Özdebir, ASO olarak tüm üyelerin karbon ayak izini ölçecek altyapıyı oluşturmaya hazırlandıklarını dile getirdi.
Ünverdi: GSO yeşil sertifika aldı
Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adnan Ünverdi, 11 OSB’nin bulunduğu şehirde bu yıl 12 milyar dolarlık ihracat bekledikleri bilgisini verdi. GSO’nun yeşil sertifika aldığını da aktaran Adnan Ünverdi, 2026 yılında karbon miktarına göre alınacak ek vergi uygulamasının başlayacağına dikkat çekerek, ülkenin tamamının bu duruma hazırlıklı olmasını istedi. Salonda izleyici olarak yer alan gençlere seslenen Ünverdi, dünyanın geleceğine dikkat etmeleri gerektiğini vurguladı.
Yorgancılar: 81 ilin tamamında geri kazanım OSB’si kurulmalı
EBSO Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Ender Yorgancılar, yıllarca har vurup harman savuran dünyanın iklim değişikliğinin önemini yeni anladığını kaydetti. EBSO’nun yeşil dönüşüme uyum ile ilgili iki ayrı kitap hazırlattığını ifade eden Yorgancılar, bugün 100 dolarlık ihracatın sadece 9 dolarlık kısmının yerli kaynaklarla üretildiğini belirtti. Ender Yorgancılar, 81 ilin tamamında geri dönüşüm OSB’si kurulması önerisinde bulundu.
Bahçıvan: Tüketici baskısı çok önemli
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan, dünyanın kırmızı alarm noktasında olduğunu söyledi. Herkese büyük görev düştüğünü belirten Bahçıvan, tüketici baskısı ve kurallar sebebiyle artık üretimin belirli bir çerçevenin dışına çıkamayacağını anlattı. Balçıvan, yeşil dönüşümün bazı alanlarda tehdit olmakla birlikte yeni kuralları getirebilmek için Türkiye adına bir fırsat da olabileceğini bildirdi.