Fosil yakıtlı yatlar, turizmde rekabet gücünü kaybedebilir

Yat sektöründe yeşil dönüşümün teşvik ve gönüllülük üzerinden ilerlediğini söyleyen Yat Turizmi Derneği Başkanı Begüm Doğulu, mevcut yatların, metal yorgunluğu gibi nedenlerle zamanla hizmet dışı kalabileceğini ve daha sürdürülebilir tasarımların tercih edilebileceğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Fosil yakıtlı yatlar, turizmde rekabet gücünü kaybedebilir

DUYGU GÖKSU / İZMİR

Yatlarda sürdürülebilir teknolojilere ilgi giderek artıyor. Özellikle büyük yatlar, yüksek işletme maliyetleri nedeniyle sürdürülebilir teknolojilere daha fazla yöneliyor. Bu teknolojilerin başlangıç maliyetinin yüksek olmasının dönüşümü yavaşlattığını söyleyen Yat Turizmi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Begüm Doğulu, müşterilerin ilerleyen zamanlarda sürdürülebilir alternatiflere yönelmesiyle fosil yakıtlı yatların zamanla turizm piyasasında rekabet gücünü kaybedebileceğini dile getirdi.

Yeni teknolojilerin, çevre dostu malzemeler, enerji verimli motorlar ve akıllı sistemler sayesinde denizcilik sektöründe çevresel etkileri azaltırken konfor ve verimliliği artırdığını dile getiren Doğulu, “Ancak, bu teknolojilerin başlangıç maliyetleri, bakım ve onarım süreçlerinin karmaşıklığı, güneş ve rüzgar enerjisinin her coğrafyada etkili kullanılamaması gibi zorlukları var” diye konuştu.

Son yıllarda hibrit ve elektrikli yatların popülerliğini hızla artırdığına dikkat çeken Doğulu, “Fosil yakıtlı motorlar hala ağırlıkta olsa da, hibrit ve elektrikli motorlara olan talep her geçen gün artıyor. Otomobil sektöründe olduğu gibi, yat sektöründe de bu dönüşüm yavaş ama istikrarlı bir şekilde ilerliyor” dedi.

“Mevcut yatlar zamanla hizmet dışı kalabilir”

Dönüşümün daha çok teşvik ve gönüllü uygulamalar üzerinden ilerlediğini söyleyen Doğulu, “Mevcut yatlar, metal yorgunluğu gibi nedenlerle zamanla hizmet dışı kalabilir ve daha sürdürülebilir tasarımlar tercih edilmeye başlanabilir. Fosil yakıtlı yatlar, gelecekte daha yüksek yakıt maliyetleri ve bakım masraflarıyla karşı karşıya kalabilir. Elektrikli motorlar, fosil yakıtlı motorlara kıyasla daha az bakım gerektiriyor. Çevre düzenlemeleri nedeniyle bazı koylara giriş kısıtlanabilir ve hükümetler hava ve ses kirliliğini azaltmak için bu tür yatlara yönelik vergileri artırabilir. Ayrıca, müşterilerin sürdürülebilir alternatiflere yönelmesi nedeniyle bu yatlar turizm ve charter piyasasında rekabet gücünü kaybedebilir” ifadelerini kullandı.

Sürdürülebilir teknolojilerin aynı zamanda yat turizmi destinasyonlarının doğal güzelliklerini koruyarak onları daha cazip hale getireceğini söyleyen Doğulu, düşük ses seviyeleri ve emisyonlar ile de  müşteriler için daha sakin bir ortam sağlayacağını belirtti.

Yeni teknolojilerle birlikte, şarj istasyonları, batarya depolama sistemleri gibi yeni altyapı ihtiyaçlarının doğabileceğini belirten Doğulu, yangın güvenliği ve batarya alanlarının uygun şekilde tasarlanması için yeni yönetmelikler gerekebileceğini sözlerine ekledi.

“Sonradan eklenen paneller daha az verimli”

Güneş enerjisi panellerinin mevcut yatlara sonradan eklenebildiğini ancak, bu eklemelerin genellikle yeni inşa edilen, güneş enerjisi kullanımı göz önünde bulundurularak tasarlanmış yatlara kıyasla daha maliyetli ve verim açısından daha az etkili olduğunu söyleyen Doğulu, “Güneş panelleri ve akülerin saklanacağı alanlarla ilgili fiziki kısıtlamalar da sıkça karşılaşılan bir problem. Bununla birlikte, yeni nesil hibrit ve alternatif yakıt sistemleri, enerji verimliliği ve çevre dostu çözümler sunarak yat tasarımlarında ön planda yer alıyor” diye konuştu.

Sürdürülebilir Ekonomi