Enflasyon Z kuşağını vurdu: Tekstilde ikinci ele talep arttı!

Son yıllarda dünyada ve Türkiye’de tekstilde ikinci el altın dönemini yaşıyor. Lüks markaların da girdiği pazarın yükselişinde ana sebep alım gücü mü, sürdürülebilirlik mi tartışmaları sürerken, Z kuşağının bu alana yönelimi geleceğin tüketim kalıplarında da değişimleri ortaya koyuyor. Enflasyondaki yükselişle Türkiye’de ise ikinci elin yükselişi pastadan daha çok pay alıyor.  

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Enflasyon Z kuşağını vurdu: Tekstilde ikinci ele talep arttı!

ÖZDER ŞEYDA UYANIK 

İkinci el satış mağazaları, siteler ve uygulamalar giderek artıyor. Google’ın arama trendlerine bakıldığında özellikle enflasyondaki yükselişle birlikte bu gibi uygulamalarda aramaların arttığı görülüyor.

Diğer yandan da Z kuşağının dünya sorunlarına daha yatkın tavrı sürdürülebilirlik açısından da dünyada bu trendlerin yükseldiğini de gösteriyor.

Sosyal yardımlaşma

Kuşaklar arası tüketim kalıpları çok değişkenlik gösterse de Z kuşağı özellikle Türkiye’de geçmiş yıllarda ikinci el kıyafet kavramını aile içinde büyükten küçüğe geçen bir kalıptan mağazalara uygulamalara taşıyor.

2000’ler sonrasında küreselleşmenin ve alım gücünün getirdiği bir tüketimin hâkim olmasının ardından artık enflasyonla düşen allım gücünde “Vintage” da olarak anılan ikinci el alışveriş son yıllarda yeniden öne çıkıyor.

Bir yandan da pandemi döneminde sosyal alanda daha izole olan büyük şehirlerde yaşayanların, kısa sürede tüketilen çocuk kıyafetleri için “sosyal yardım” alanlarının da kısıtlanmasıyla “satışa” geçtiği dikkat çekerken, 2021 sonrasında da yükselen fiyatlarla düşen alım gücü bir anlamda “değiş-tokuş” ya da “değerlendirme” haline dönüşüyor.

Sürdürülebilirlik endişeleri

Bir kot pantolonun üretimi için yaklaşık 10.000 litre su harcanırken, bir tişörtün üretimi için de ortalama 2.700 litre su tüketiliyor. Dünyada giderek azalan kaynaklar ve iklim krizleri tekstil sektörünün kaynak tüketimini sorgulatma halinde olurken, markalar sürdürülebilirlik açısından daha sorumluluk sahibi olmak zorunda kalıyor. Z kuşağı bu alanda daha sorumlu bir nesil olurken, markaların bu alanda yarattıkları algılar da satış stratejilerine de yansıyor.

Türkiye’de yine geçmiş dönemlerde sıklıkla kullanılan, tamirat, tadilat gibi işlemlere artık büyük markaların da yöneldiği görülüyor. Diğer yandan da alım gücündeki düşüş bir yandan marka algılar diğer yandan ikinci el alışverişi ünlü markalar kendi bünyelerinde oluşturmaya başlıyor.

 

Gençler için para kazanma platformu

Z kuşağının ikinci eldeki talep artışı, sürdürülebilirlik olarak yorumlansa da Türkiye’de enflasyonun etkisi de büyük.

Türkiye’de son yıllarda enflasyonla düşen alım gücü en çok genç nesli etkiliyor. Ortalama ücretlerdeki azalış, gençleri alternatif para kazanma alanlarına yöneltirken, teknoloji ile çok yakın ilişkisi olan Z kuşağı için ikinci el satış platformları hem para kazanmak hem de daha uygun fiyatlı kaliteli ürünlere sahip olmak amacıyla bir araç oluyor.

İkinci el alışverişte Taksim pasajlarından lüks markalara

90’lar gençliğinin hatırladığı “vintage” ürünler satan Beyoğlu ya da Kadıköy’deki pasajlar artık yerini Beymen, Zara, H&M gibi ünlü “fast fashion” moda markalarının kendi bünyelerinde reborn, pre-owned gibi isimlerle eski kıyafetlerin onarılması, temizlenmesi ve yeniden satışa çıkarılması gibi hizmetlere bırakıyor.

Birçok önemli tekstil ve ayakkabı markası da ürettiği ürünlerin geri dönüştürülebilir olmasına daha çok dikkat ediyor.

Aramalarda ikinci el

Google’da Türkiye özelinde “ikinci el kıyafet” ve “ikinci el ayakkabı” aramalarının son yıllardaki artışı dikkat çekiyor.

Buna yönelik uygulamaların da kullanıcılarındaki artış ve mağazaların da artık “lüks” arasında AVM’lere girdiği de görülüyor. Sadece ünlü markalar ikinci el alışverişe yönelmiyor. Sadece ikinci el ürünler satan mağazalar ve internet siteleri de giderek daha yaygın kullanılıyor.

Türkiye’de ikinci el alışveriş denildiğinde akla ilk gelen uygulamalardan bir olan Trendyol’un bünyesindeki Dolap, geçen yaz yayımladığı Sürdürülebilirlik Etki Raporu ile sektördeki gelişimi de ortaya koyuyor.

Dolap’ın Ağustos 2024’te yayımladığı Sürdürülebilirlik Etki Raporu’na göre, platform sayesinde Türkiye’de her yıl 15 milyondan fazla ürün yeniden hayat buluyor. Yılda 50 milyon metreküp su, toplam 10 bin tonun üzerinde metal, plastik ve tekstil tasarrufu sağlanıyor ve önlenen sera gazı emisyonu ise 204 bin ton karbondioksit eşdeğerinde oluyor.

4 kişiden biri kullanıyor

İkinci el giymek istemeyenler dahi bu platformlarda kendi dolaplarındaki ürünleri nakde çeviriyor.

Emlak ve konut alanında öne çıkan Sahibinden gibi siteler de alışveriş alanında kategoriler oluştururken, 2023 Kasım ayında Twentify tarafından yapılan e-ticaret araştırmasında, Türkiye’de 2 bin kişiyle yapılan ölçümde ikinci el kıyafet alışverişi yapılan uygulamaların kullanım oranlarının yükseldiği görülüyor.

Twentify E-ticaret 2023 Raporu’na göre, ikinci el alışveriş platformu sayısı ve kullanım oranlarındaki artış, tüm alışveriş uygulamaları içinde toplam kullanım payının yüzde 26 olduğunu gösterirken, yine tüm uygulamalar içinde “Dolap” 4’üncü sıraya yerleşiyor.

Tüketiciler, ikinci el alışveriş uygulamalarını B planı olarak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla inceliyor.

 

Sürdürülebilir Ekonomi