Dönüşümün Anahtarı: Yeşil Ekonomi Ekosistemi

Fransız aktivist ve filozof Félix Guattari, 1989 yılında yayınlanan Trois Ecologies (Üç Ekoloji) isimli kitabında, içinde bulunduğumuz sistemin sürdürülebilir olmadığını ortaya koydu.

Guattari, daha iyi bir dünya tasarlamak için üç mercekli bir gözlük sunuyor. Bu üç mercek, şu üç temele odaklanıyor: “Doğanın ekolojisi”, “Sosyal ekoloji” ve “Zihinsel ekoloji.” Guattari bu üç mercekli gözlük sayesinde; çevresel sorunların doğaya verdiği zararı; çevresel sorunlarla mücadelenin yaşam tarzlarını ve alışkanlıkları nasıl değiştirdiğini; yeşil ekonomiye geçişin sosyal yaşam ve istihdamı ne yönde etkileyeceğini; fiziksel dönüşüm yaşanması için öncelikle zihinsel dönüşüm yaşanması gerektiğini; üretim ve tüketim alışkanlıklarının yeniden tasarlanması konularını sorguluyor.

Geldiğimiz noktada, yaşadığımız dünya hızla yok oluyor. İş dünyasının, bu yok oluşu engelleyecek; büyümenin yerine kalkınmayı koyacak ve kimseyi geride bırakmayacak yeni bir sistem oluşturması gerekiyor.

Bugün tüm dünyada yaşanan doğal, çevresel veya ekonomik sorunlar, yeni sistem arayışlarını gündeme getiriyor. Yaşadığımız tüm sorunlar, gelir dağılımı adaletsizliği ve kaynakların bilinçsizce kullanımına yol açan ekonomik büyüme politikalarının bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Uzun vadeli düşünmenin yerini alan “günü kurtarma” bakış açısı, yok olan doğal kaynakları, gelirden eğitime her alanda hızla artan eşitsizlikleri hiçe sayan bir “büyüme modelini” ön plana koyuyor. Yeni sistem arayışı ise, ekonomik zihniyetten kurumsal yapıya kadar geniş bir alanı kapsıyor.

EGO DEĞİL, EKOSİSTEM TEMELLİ YAKLAŞIM

Hızlı büyüme arzusu ve aşırı kar hırsıyla birleşen üretim anlayışının yol açtığı çevresel ve insani sorunlar bugün tüm dünyada her alanda yoğun bir şekilde hissediliyor.

İnsani finans da işte bu noktada önem kazanıyor. Bu model, insan ve etik merkezli bir sistemi temel alarak, finansal sisteminin varlıklara ve reel sektöre dayalı olarak geliştirilmesine odaklanıyor.

Bu sayede, “Al-Yap-At” yaklaşımı üzerine kurulu lineer ekonomiyi değil, “Azalt-Yeniden Kullan-Geri Dönüştür” anlayışını temel alan döngüsel ekonomiyi ve sürdürülebilir bir sistemi destekliyor.

Tek hedefin parayı artırmak değil, öncelikle insan mutluluğu, sürdürülebilir refah ve ekonominin üretim kapasitesini artırmak olduğuna inanan bu yaklaşım, üretmeden, istihdam yaratmadan, sadece paradan para kazandırarak büyümenin, sürdürülebilir, kapsayıcı, paylaşımı esas alan bir büyüme modeli olmadığını savunuyor. Bu model, egoyu değil ekosistemi odağa almayı; yaratılan etkinin sürdürülebilir olmasını gerektiriyor. Bu noktada; sosyal ve çevresel etki ölçümünün, tüm ekonomik faaliyetlere entegre edildiği ve tüm yatırım ve tüketim kararlarının merkezinde yer aldığı bir ekonomiye duyulan ihtiyaç net bir şekilde ortaya çıkıyor.

LİNEER EKONOMİ YERİNE, DÖNGÜSEL EKONOMİ

Lineer ekonomi modeli yerine, insan merkezli finansın ön planda olduğu döngüsel ekonomi modeline odaklanan Yeşil Ekonomi Yatırım Zirvesi, GPAS İstanbul, üretim, yatırım ve inovasyonla büyüyen ekosistem ekonomisinin ruhuna inanan insanları bir araya getirmek amacıyla 7 Mayıs 2024 tarihinde Address Istanbul Hotel’de düzenleniyor.

İnsani finans yaklaşımını esas alan, sermayeyi üretimle, yatırımla büyüten, bir ihtiyacı çözmek için çok aktörlü inovasyon ile değer oluşturan fikir liderlerini, bilim insanlarını, yatırımcıları, finansal ürün geliştiricileri, bürokratları, girişimcileri, sanatçıları, tasarımcıları bir araya getirecek olan zirve, “bir ekosistem ekonomisi etkinliği” olarak tanımlıyor kendini.

Yeşil ekonomi kapsamında, Türkiye’nin öncü, İstanbul’un ise merkez olmasına yardımcı olmayı misyon edinen GPAS İstanbul, “yenilikçi ve değer odaklı bir dünya mümkün” diyor.

Yeşil Ekonomi Yatırım Zirvesi GPAS İstanbul, ekosistemin farklı aktörlerini buluşturarak insani finans yaklaşımının yarattığı değerinin altını çizecek.

Zirvede, insanı merkeze alan iş modelleri geliştirmenin sermaye ile finansmana erişimi oldukça kolaylaştırmasının yanı sıra yeşil ekonomiye ve daha sürdürülebilir bir dünyaya sunduğu katkı da gündeme gelecek.

Zirvede yer alan paneller; yeşil ekonominin temelleri ve geleceğinden, ekosistem aktörlerinin yenilikçi ürünleri ve üretim ekonomisine olumlu etkileri, sermaye ve finans ürünlerinin girişimcilere sağladığı faydalara kadar birçok önemli başlığa ev sahipliği yapacak.

Yeşil Kuğular kitabının yazarı ve sürdürülebilir kalkınmanın otoritesi olarak bilinen John Elkington GPAS İstanbul’da keynote konuşmacı olarak yer alacak. Küresel önceliklerde oluşabilecek değişimden sağlam ve daha güçlü çıkmak üzerine stratejiler geliştiren Elkington, “Rejeneratif kapitalizmde yaklaşan patlama” temasıyla yarının dünyayı kurtaran “Yeşil Kuğularına” dönüşme yollarını vurgulayacak.

Avrupa’nın en büyük teknoloji girişimciliği ve yatırımcı topluluğu olan Tech Tour ise Yeşil Ekonomi Yatırım Zirvesi’nde “Yeşil Ekonomide Avrupa’nın En Geniş Ağı” başlıklı bir panelle finansman ve iş birliği çerçevesinde öngörüler sunacak.

Yeşil Kuğu: “Daha iyi bir dünya için, bir davetiye”

İstanbul’un keynote konuşmacısı Yeşil Kuğular kitabının yazarı ve sürdürülebilir kalkınmanın otoritesi olarak bilinen John Elkington.

Ekonomist Nassim Nicholas Taleb, 2004 yılında kaleme aldığı kitabında “Siyah Kuğu”yu, öngörülebilir ama önlememiş ve aynı zamanda tarihin ilerlemesinde büyük rol oynayan 11 Eylül veya internetin bulunuşu gibi olaylar için kullanmıştı. Taleb’in “siyah kuğu” ismini verdiği teorisi, bu tarihi olayların dünya ekonomisinde yarattığı etkilere odaklandı. Siyah Kuğular, yaşanan olayları doğru düzgün düşünemediğimiz, doğru değerlendiremediğimiz için yaşandı.

John Elkington’un “Yeşil Kuğu” kavramı ise yaşadığımız felaketlerin, doğru şekilde algılanıp değerlendirildiğinde, bize yeniden düşünme ve aydınlanma fırsatı sunduğunu ortaya koyuyor.

“Yeşil kuğuyu, siyah kuğunun küllerinden doğan bir anka kuşu olarak değerlendirebiliriz. Ya da daha iyi bir dünya için, bir davetiye…” diyor Elkington.

Yeşil Kuğu, değişen paradigmalar, değerler, zihniyetler, teknolojiler, iş modelleri temelinde, derin bir sistem değişimini temsil ediliyor. Sürdürülebilirliği temel alan sistem; eşitliği, dengeli, kapsayıcı, kimseyi geride bırakmayan bir büyüme modeline işaret ediyor.

Kitabında, okyanuslardaki plastikler, gıda krizi, biyoçeşitliliğin kaybolması, iklim krizi gibi çok sayıda alanda “modern mucizelere ihtiyacımız var” diyen Elkington, “Yeşil Kuğu, daha iyi zamanların geleceğine dair önemli bir işaret” diyor. Mobilite ve ulaşım sistemlerinin hızlı elektrifikasyonu, yapay zeka, makine öğrenimi, bitki bazlı beslenme modelleri ve tabi ki döngüsel ekonomi modeli en önemli Yeşil Kuğular arasında sıralanıyor.