Büyüyen vegan beslenme pazarı yenilikçi firmalara fırsat sunuyor

Vegan beslenme pazarının katlanarak büyüdüğüne dikkat çeken Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü Dr. Öğretim Görevlisi Gizem Kurt, bu durumun yenilikçi ürün geliştirmek isteşen markalara büyük bir fırsat sunduğunu dile getirdi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Büyüyen vegan beslenme pazarı yenilikçi firmalara fırsat sunuyor

İZMİR / EKONOMİ

 

Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü Dr. Öğretim Görevlisi Gizem Kurt, 2030’a kadar 152 milyar dolarlık pazar değerine ulaşacağı öngörülen vegan beslenme pazarının son yıllarda ülkemizde de hızla geliştiğini belirterek, yenilikçi ürün geliştirmek isteyen markalar için pazar potansiyelinin oldukça yüksek olduğunu söyledi.

Hayvansal ürün tüketiminden kaçınan kişilere yönelik bitki bazlı farklı alternatifler sunan üreticiler açısından pazarda bir boşluk olduğunu vurgulayan Kurt,  V-Label’ın, pazar araştırma ve danışmanlık şirketi FMCG Gurus ile birlikte yürüttüğü yeni araştırmaya göre, Türkiye’de 2014-2020 yılları arasında vegan tüketicilerin sayısında yüzde 395 oranında yükseliş olduğunu, bunun da büyük bir pazar potansiyeli barındırdığını belirtti.

Uzmanlık alanı tüketici davranışları ve pazarlama olan Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü Dr. Öğretim Görevlisi Gizem Kurt, vegan beslenme pazarının gelecekte daha da stratejik bir öneme sahip olacağını belirterek, şöyle devam etti: “Veganlık, hayvan hakları savunuculuğu veya dengeli-sağlıklı beslenme motivasyonlarıyla ilişkilendirilen bir beslenme türü. Konunun toplumsal ve insani boyutunun yanında tüketici davranışları ve pazarlama yönünden bakacak olursak da artık bu sektör göz ardı edilemeyecek bir büyüklüğe ulaştı. Birçok büyük ölçekli firma ürün gamına vegan ürünleri eklemeye başladı.”

 

Pazardaki boşluk yenilikçi ürünlerle doldurulabilir

 

Yenilikçi ürünlerin ve üreticilerin önünün açık olduğunu ifade eden Kurt, “Hayvansal ürün tüketiminden kaçınan kişilere yönelik farklı alternatifler sunan üreticiler açısından pazarda bir boşluk var.  Üretici ve ürün geliştiriciler, bitki bazlı ürünlere ilginin artmasıyla farklı ürün formatları için de pazar oluşturmaya başladı. Daha önceleri soya sütünün hâkim olduğu bitki bazlı süt sektörü, artık bademden pirince, fındıktan yulafa ve hindistan cevizine kadar çok çeşitli bitkisel süt, peynir ve yoğurt seçenekleri sunuyor. Bu noktada bitkisel temelli beslenmek isteyen tüketiciye farklı alternatifler sunan üreticiler pazarda daha kalıcı bir yer edinebilir” dedi.

 

Vegan kültürü sürdürülebilirliği katkı sunuyor

 

Earth System Science Data dergisinde yayınlanan Küresel Metan Bütçesi 2024 raporuna göre, günümüzde insan kaynaklı metan salınımının yüzde 40’ına yakınının hayvancılık endüstrisi kaynaklı olduğunu anlatan Kurt, “Bitki bazlı beslenme eğiliminin artması daha sürdürülebilir bir dünya için de katkı sağlayacak. Araştırmalar, insanların hayvanlara yedirdikleri mahsulleri hayvanları beslemek yerine kendilerinin tüketmesi durumunda dünyada açlık çeken insanların sayısında önemli bir azalma olacağını gösteriyor” diye konuştu.

 

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız
Sürdürülebilir Ekonomi