IOC, Uluslararası Boks Birliğinin statüsünü kaldırdı

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC), Uluslararası Boks Birliğinin (IBA), boksun küresel yönetim organı statüsünü kaldırdı.

IOC'nin internet sitesindeki açıklamaya göre karar, icra kurulunun tavsiyesi üzerine yapılan olağanüstü toplantıda gerçekleştirilen oylamada 70 üyeden 69'unun destek vermesi sonucu alındı. Karara gerekçe olarak IBA'nın yönetim, maliye ve etik alanlarındaki reformları tamamlayamaması gösterildi.

Daha önce IBA'nın 2024 Paris Olimpiyatları'ndaki boks müsabakalarını düzenleme hakkını, 2021'deki Tokyo Olimpiyatları'nda olduğu gibi elinden alan IOC, IBA'nın Los Angeles 2028'deki müsabakaları da düzenleyemeyeceğini belirtti.

IBA'nın internet sitesinden yapılan değerlendirmede, "IOC, bu kararıyla siyasallaşmış gerçek doğasını ortaya koyarak muazzam bir hata yaptı." denildi.

IOC'nin yol haritasındaki tüm önerileri başarıyla uyguladığını savunan IBA yönetimi, "Zorluklara rağmen boksun geliştirilmesine, bağımsızlığının korunmasına, en üst düzeydeki resmi turnuvaların ve Dünya Boks Şampiyonaları'nın organizasyonuna bağlı kalmaya devam ediyoruz. Bunları yapmak için sahip olduğumuz yasal hakkı, uygun makamlar önünde savunmaya hazırız." ifadelerini kullandı.

Rus Umar Kremlev'in başkanlığını üstlendiği IBA, IOC İcra Kurulu'nun tanımama yönündeki tavsiye kararını Spor Tahkim Mahkemesi'ne (CAS) taşımış ancak itirazı haklı bulunmamıştı.

Alternatif bir oluşum olarak nisan ayında kurulan Dünya Boks Federasyonu'nun (World Boxing) açıklamasında ise IOC kararının, boks için bir dönüm noktası olduğu ve bunu memnuniyetle karşıladıkları kaydedildi.

IOC kararının arkasındaki sebepler

IOC'nin kararında, yalnızca yönetim, maliye ve etik alanlarındaki meseleler değil hakemlik sistemi ve Rus enerji şirketi Gazprom'a olan mali bağımlılık gibi konularda da IBA'ya dair duyduğu endişeler etkili oldu.

IOC'nin rahatsızlık duyduğu konulardan biri de 2022'de İstanbul'un ev sahipliği yaptığı IBA Olağan Seçimli Genel Kurulundan bir gün önce IBA Geçici Aday Gösterme Birimi'nin Hollandalı Boris van der Vorst ve diğer üç adayı seçilmeye uygun bulmamasıydı.

Van der Vorst'un haksız yere seçime katılmasının engellendiğine hükmeden CAS ayrıca IBA Başkanı Kremlev'in de aynı kuralı ihlal ettiği ve seçime tek aday olarak girdiği sonucuna varmıştı. Fakat Van der Vorst'un yeni bir seçim düzenleme teklifi, IBA delegeleri tarafından reddedilmişti.