Yusuf Dikeç, SEIKO Optik’in görüş elçisi oldu
2024 Paris Olimpiyatları’nda verdiği ikonik görüntüyle bir anda dünyanın gündemine oturan Türkiye’nin atıcılık sporundaki en başarılı sporcusu Yusuf Dikeç, SEIKO Optik’in görüş elçisi oldu.
Türkiye’nin atıcılık sporundaki en başarılı sporcusu 5 dünya, 4 Avrupa şampiyonluğundan sonra 2024 Paris Olimpiyatları’nda da gümüş madalya sahibi olan Yusuf Dikeç’in, en büyük spor organizasyonu öncesi göz sağlığı ile ilgili yürüttüğü uzun hazırlık süreci bir işbirliğinin doğmasına vesile oldu. Japon SEIKO Optik, işbirliği yaptıkları ve markanın "Görüş Elçisi" olarak konumlandırdıkları milli atıcı Yusuf Dikeç ile Silmo İstanbul Optik Fuar'ında özel bir etkinlik gerçekleştirdi.
Dikeç: Doğru optik bulamasaydım olimpiyatlara katılmayacaktım
Milli atıcı Yusuf Dikeç sürece ilişkin şu bilgilendirmeyi yaptı:
"Benim gözlerim miyop astigmat. Gözlerim atışlarımı etkilediğinden olimpiyatlar öncesi iyi bir hekime görünmem gerekiyordu. Tavsiyeler sayesinde Ankara'da sağolsun çok emekleri geçen Emre hocamızla tanıştım. Muayenelerden sonra iyi bir optisyen ve optik cam Ihtiyacımız da doğal olarak ortaya çıktı. Emre Hocamızın tavsiyesi ile Ankara'da optisyen bulduk. Emre hocanın mayenehanesini, optikçi arkadaşının ofisini poligon haline getirdik. Atış silahımı götürdüm, hedef tahtasını götürdüm, ortamı, ışığı ayarlandık. 3 ay boyunca atışlar yapıyor, optik camları deniyor, en iyi görüş açısını yakalamaya çalışıyordum. Olimpiyatlara 4 ay kala, en son bir optik camda karar kıldım. Eğer Istediğim optiği bulamasaydım, olimpiyatlara katılmayacaktım. Olimpiyatlarda kullandığı gözlüğün optik camı, Seiko'ymuş. Sonradan da işbirliği gelişti" diyor.
Çam: Göz sağlığı ile ilgili sosyal fayda projeleri yapacağız
SEIKO Optik Türkiye Genel Müdürü Suat Çam da işbirliğine ilişkin şu açıklamayı yaptı:
"Bu yıl ayrıca bizim için farklı bir anlam taşıyor çünkü başarılı sporcumuz Yusuf Dikeç ile işbirliğimizi tanıttık. Kendisinin olimpiyatlardaki başarıları ve tek aksesuar olarak gözlük kullanması, gözlük camında özellikle markamızı temsil etmesi bizi böyle bir işbirliğine taşıdı. Amacımız sporculuğunun yanı sıra kişiliği ile de tüm Türkiye’ye örnek olan Yusuf Dikeç ile göz sağlığı üzerinde sosyal projeler gerçekleştirmek. Kendi öyküsünden yola çıkarak, örneğin bir cerrah hekimin de, bir kamyon şoförünün de ihtiyacı olan tüm meslek erbaplarının ve kişilerin doğru ürün, doğru optik kullanmalarının önünü açan bilgilendirmeler yapmak istiyoruz. Kendisiyle böyle bir çalışma yapmaktan çok büyük mutluluk duyuyoruz." diye konuştu.
"SEIKO'nun iki tarihi de Türkiye için anlamlı"
SEIKO'nun, 1881'de Japonya'da kurulan köklü bir marka olduğuna değinen Çam, "İlk olarak saat sektöründe faaliyet gösteren firmamız, 1923'de optik cam üretimine başladı ve bu süreçte dünya genelinde büyük bir pazar payına ulaştı. Türkiye'ye giriş yaptığımız günden bu yana Türk optikçilerine ve kullanıcılarına ürünlerimizi sunmaya devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
"Kendisini desteklemek bizim için büyük bir şans"
Kendileri için en önemli unsurlardan birinin de optik algısının toplumda üst segmentlere taşınması ve topluma iyi anlatılması olduğunun altını çizen Çam, Dikeç'in Paris 2024 Olimpiyat Oyunlarındaki başarısını gördükleri andan itibaren markaları ve Dikeç arasındaki süreci başlattıklarını söyledi.
Çam, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ortada keskin görüş ve hassasiyet gerektiren bir hedef vardı. Milimetrelik ölçülerle tam hedefi görmesi gerekiyordu ve bu süreçte kullandığı tek aksesuar gözlüğüydü. Direkt olarak bu işbirliği fikri oluşmuş oldu bizde. Kendisiyle ilk irtibata geçtiğimizde camlarının da SEIKO olduğunu öğrenince süreç çok hızlı ilerledi. Dikeç'in bundan sonraki başarılarına ortak olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Yusuf Dikeç çok başarılı bir sporcu ancak başarıya giden yolda kullanılan araç ve gereçlerin de ne kadar önemli bir unsur olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Bu konuda kendisini desteklemek bizim için büyük bir şans. Yusuf Bey ile kurduğumuz bu güzel diyaloğu burada tüm optik sektörüne duyurmaktan mutluluk duyuyoruz."
SEIKO, kız çocuklarının eğitimine de katkı sunuyor
Markanın gelecekteki hedeflerine ilişkin bilgi veren Çam, SEIKO'nun gelecek vizyonunu sosyal sorumluluk projeleriyle birlikte yürüteceklerini aktardı. SEIKO'nun kız çocuklarının eğitimine de katkıda bulunduğuna işaret eden Çam, bu tür algıları kamuoyunun önüne çıkararak görmenin ne kadar önemli bir argüman olduğunu topluma anlatmak istediklerine dikkati çekti.
Çam, Türk toplumunun görme sağlığı konusundaki bilincini artırmak istediklerine değinerek, şunları aktardı:
"Yapılan tüm işlerin başında görme sağlığının olduğunu ve en önemli aksesuarın gözlük olduğunu anlatmaya çalışacağız çünkü toplumun başarısında çok önemli bir unsur bu. Önümüzdeki dönemde SEIKO markasını daha da genişleteceğiz ve büyüteceğiz. SEIKO AR-GE'si çok güçlü bir marka. Japonya'dan gerçekleşen AR-GE çalışmaları her kesime hitap eden ürünler üretmemizi sağlıyor ve biz de tüm kesimlere ulaşacak bir profil çizmeye çalışıyoruz."
"En büyük destekçim SEIKO"
Milli atıcı Yusuf Dikeç de gözlüğün artık bir aksesuar olmaktan çıktığını aktararak, hayatı kolaylaştırmanın ve yapılan işi daha iyi gerçekleştirebilmenin bir aracı haline geldiğini vurguladı. Dikeç, "Olimpiyatlarda aldığım madalyaya en büyük katkı, tek aksesuarım olan gözlüktü ve bu katkı da SEIKO camları sayesinde oldu. Yani madalyamdaki en büyük başarıya katkı sağlayan aksesuar gözlük. Burada bulunmamın sebebi de SEIKO ile olan işbirliğimiz. Bu işbirliğimizi 4 yıl boyunca devam ettireceğiz. En büyük destekçim SEIKO'ya buradan çok teşekkürlerimi sunuyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Dünyanın en ince organik camları
Türkiye'de 2015'ten bu yana üretim yapan SEIKO Optik, milli atıcı Yusuf Dikeç ile gerçekleştirdikleri işbirliği sayesinde optik camlarının spor dünyasında nasıl bir fark yaratabileceğini kanıtlamayı amaçlıyor. Yusuf Dikeç'i "Görüş Elçisi" olarak konumlandıran SEIKO, sadece gözlük camı kalitesine değil, marka ile başarı arasındaki bağı da vurgulamayı hedefliyor. Dikeç'in ekipmansız yarışlarda sadece SEIKO gözlüklerini kullanarak elde ettiği başarı, marka içinde hem görsel hem de sembolik bir anlam taşıyor.