'Türkiye yat üretiminde çok farklı talepleri karşılama gücüne sahip'
İki genç girişimci tarafından kurulan Deep Yacht, farklı gruplarda özel ürünler üreterek deniz tutkunlarının beğenisine sunuyor. Deep Yacht Kurucu Başkanı Doğa Yurttaş, “Türk yat sektörünün iç pazardan ve globalden gelen çok farklı siparişleri karşılama gücü ve esnekliğine sahip olması en büyük gücünü oluşturuyor” dedi.
Sanayici bir ailenin endüstriyel tasarımcı oğlu Doğa Yurttaş ile denizci bir ailenin profesyonel basketbolcu oğlu Erbil Eroğlu tarafından 2020 yılında kurulan Deep Yacht, yatçılık sektörüne iyi bir giriş yaptı. İstedikleri tekneyi piyasada bulamadıkları için üretime giriştiklerini söyleyen markanın kurucularından Doğa Yurttaş, “Kendimize; kullanım amaçlarımıza uygun ve isteklerimizi karşılayan bir tekne yapmaya karar verdik. Beğenilmesi halinde de bunu seri üretme kararı aldık. Amacımız; kullanıcı deneyimlerinden faydalanarak ergonomik, şık, amaçlara hizmet eden tekneler üretmekti ve bunu da başardık. Bugün amaçlara uygun çok özel ürünler üretiyor ve deniz tutkunlarının kullanımına sunuyoruz” dedi.
“Türkiye’den çıkan dünya markası olmak istiyoruz”
Türkiye’nin tekne üretiminde güçlü bir potansiyele sahip olduğunu belirten Doğa Yurttaş, “Ülkemizde birbirinden değerli üreticiler, farklı ölçülerde ve talepleri karşılayan tekneler üretebiliyor. Güçlü bir tesis altyapımız olduğu gibi tasarım konusunda da çok iyi konumdayız” tespitinde bulundu.
Türk markalarının daha da iyisini yapabileceğini söyleyen Yurttaş, “Yabancı üreticiler ile küresel açıdan rekabet edebilecek bütün şartlara sahibiz ki zaten bunu yapabilen kıymetli markalarımız var. Bizim de amacımız; teknecilik alanında Türkiye’den çıkan bir dünya markası olmak” dedi.
“Geniş kullanım alanı ve konforu spor çizgiler ile birleştiriyoruz”
İstanbul Tuzla’daki tesislerinde 2 farklı model ürettikleri bilgisini paylaşan Yurttaş, “16 metrelik FLY52 ve 25,5 metrelik FLY83 şeklinde 2 modelimiz mevcut. Her iki model de piyasadan ciddi talep görüyor. Şimdi de 21 metrelik FLY70 üzerinde çalışıyoruz. Yakın zamanda bu ürünümüzü de deniz tutkunlarının beğenisine sunacağız” dedi. Türk insanının taleplerinin Avrupa’dakilerden farklı olduğunu dile getiren Yurttaş, “Bizim insanımız geniş kullanım alanı ve yüksek konfor istiyor. Biz de modellerimizi bu iki parametre odağında şekillendiriyoruz. Bu rahatlığı da sportif dizayn ile destekliyoruz. Spor çizgilerin konforu azaltmasına müsaade etmiyoruz” açıklamasını yaptı. 3 tarafı denizlerle çevril Türkiye’de tekne kültürünün yeterince gelişemediğini dile getiren Yurttaş, Covid-19 ile başlayan izole tatil akımının tekne sektörünü beslediğini söyledi. Yurttaş, “Her ne kadar masraflar nedeniyle ikinci el satışlarda bir düşüş yaşansa da deniz hayatına alışan kişiler bu alışkanlıktan kolay vazgeçemiyor. Biz onları artık denizci olarak görüyoruz ve bundan böyle tekne kullanıcısı sayısının sürekli artacağını öngörüyoruz” ifadesini kullandı.
Ailenin en küçük üyesi FLY52, fuarda görücüye çıktı
Bosphorus Boat Show’a katılarak daha geniş kitlelere ulaşma fırsatı yakaladıklarını dile getiren Yurttaş, “Tekne üreticileri ve distribütörleri ile malzeme tedarikçilerini son kullanıcılar ile buluşturan bu etkinlikte biz de ailemizin en küçük üyesi 16 metrelik FLY52’yi görücüye çıkardık. 4,80 metre genişliği olan bu tekne küçük alanlarda konfor arayanların talebini karşılıyor. Personel kamarasının yanı sıra 2 adet master kamarası bulunan FLY52, tam bir aile gezi teknesi olarak nitelendirilebilir. Boyutu ve hacmi ile İstanbul’un yanı sıra güney kullanımına da uygundur” dedi.