Sedef Tersanesi, 18’inci projesini Nisan 2022'de teslim edecek

Gemi inşa sanayisinin önde gelen oyuncuları arasında yer alan Sedef Tersanesi, 18’inci yüzer enerji gemi projesini 2022’nin Nisan ayında teslim edecek. Tersane’nin Genel Müdürü Erkan Mete, projenin bittikten sonra 237 megawatt’lık kurulu güce sahip olacağını ve tersane olarak bu alanda yaklaşık 3 bin megawatt’lık bir değer oluşturduklarını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Sedef Tersanesi, 18’inci projesini Nisan 2022'de teslim edecek

Barış SEDEF / İSTANBUL

Askeri ve ticari yeni gemi inşası, dönüşüm projeleri ve endüstriyel çelik yapılar olmak üzere birçok alanda gerçekleştirdiği projelerle adından söz ettiren Sedef Tersanesi, devreye aldığı alacağı 18’inci yüzer enerji santrali projesiyle 3 bin megawatt’lık bir katma değer oluşturacak.

Sedef Tersanesi Genel Müdürü Erkan Mete, tersanelerinde savunma sanayinin önde gelen projeleri arasında yer alan TCG Anadolu ile birlikte devam eden yedi farklı ticari projenin bulunduğuna dikkat çekerek, “Dünya çapında örnek sayılabilecek, sayılı ülkelerde üretilebilen böyle bir geminin inşasını üstleniyoruz. Projenin teslim öncesi liman kabul test süreçleri devam ediyor. Yıl sonuna kadar bu test süreçlerini tamamlamayı planlıyoruz. Bu projeler arasında yüzer enerji santrali projelerimiz de var. 2022’de teslim edeceğimiz ve duba olarak adlandırılan platformdan dönüştürülecek bu proje bittikten sonra 237 megawatt’lık kurulu güç kapasitesine sahip olacak. Ayrıca 138 metre boyunda ve 42 metre genişliğinde olan bu dönüşüm projemiz, gideceği bölgenin enerji alanındaki ihtiyaçlarının önemli bir kısmını karşılayacak.” ifadelerini kullandı.

Buna ilave olarak benzer proje örnekleri hakkında bilgi veren Mete, “Bu projeler; Gambia, Gine, Senegal, Endonezya, Lübnan, Mozambik gibi ülkelerde hizmet veriyor. Geçtiğimiz yıllarda inşa ettiğimiz Onur Sultan projesi 470 MW enerji üretim kapasitesine sahip ve 180 bin DWT(Dead Weight Tonnage)’lik dev bir dönüşüm projesiydi. 550 kişinin bir buçuk sene boyunca çalıştığı bu gemi tersaneden ayrılırken adeta yüzen bir adayı andırıyordu” dedi. Mete, teslim edilecek 18. proje ile birlikte Keban Barajı’nın kurulu güç kapasitesinin iki katından daha fazla bir güç kapasitesi inşa ettiklerini sözlerine ekledi.

Talep balıkçı fabrika gemilerine yoğunlaştı

2019’un yeni inşa projeleri açısından verimli geçtiğinin altını çizen Mete, “Yaklaşık 100 ayrı projeyle ilgili teklif talebi geldi. Bunların yüzde 65’ine teklif verdik. COVID-19’un yansımalarıyla 2020’de bu oran yüzde 50 düştü. Bu açıdan baktığımızda 2020 yılı bizim için istediğimiz verimlilikte geçmedi. Bu yılın ilk çeyreğinde verdiğimiz teklifleri değerlendirdiğimizde ise hareketliliğin 2020’ye göre daha iyi olduğunu, 2021’in daha verimli geçeceğini belirtebilirim.” dedi.

Norveç için dört adet elektrikli feribot, İsveç için iki adet Ro-Pax gemisinin boy uzatma ve dönüşüm projelerinin tersanelerinde inşa çalışmalarının sürdüğünü kaydeden Mete, “Bu yıl yeni inşa tarafında önceki yıllara göre talepler balıkçı fabrika gemilerine yoğunlaştı. Bundan önceki yıllarda siparişler ağrılıklı olarak yolcu feribotlarına yönelik olarak geliyordu.” diye konuştu.

IoT ile 194 dönümlük alanda verimliliği gözlüyor

2017 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın onayıyla Türkiye’nin 459’uncu Ar-Ge merkezi olduklarını anlatan Mete, “Bu anlamda da bazı projeler geliştirdik. Geliştirdiğimiz 6 projeden 2’si TÜBİTAK tarafından onaylandı.” bilgisini verdi.

Ar-Ge departmanlarında 40’a yakın mühendisin çalıştığını dile getiren Mete, “Bu konuya önem veriyoruz. Tuzla tersane sahamız 194 dönümlük bir alanda yer alıyor. Bunun 51 bin metrekaresi kapalı alanlardan oluşuyor. Bunun yanı sıra inşa edilen blokların, gemilerin her biri ilave birer kapalı, hatta dar alanlar olarak karşımıza çıkıyor. Böyle büyük bir alanda, kontrolün daha sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için Ar-Ge çalışmalarımız var. IoT, yani nesnelerin internetini kullanarak bluetooth 5.0 teknolojisiyle çalışan verimliliği ve güvenliğini takip edebiliyoruz. Çalışan kartlarını akıllı kartlarla değiştirdik. Bu sistem sayesinde çalışanların nerede bulunduğunu ve hangi sahalarda çalıştığını anlık olarak takip edebiliyoruz. Böylece çalışanların girmesi yasak olan alanlarda bulunması veya hareketsiz kalması gibi durumlarda kart aracılığı ile merkezi sistemimize uyarı sinyali geliyor ve olası risklerin önüne geçiyoruz.” şeklinde konuştu.

Üretimde yalınlaşmaya odaklandı

Tersane olarak yaklaşık 3 bin kişiye istihdam sağladıklarına dikkat çeken Erkan Mete, şunları söyledi: “Yaklaşık 2 bin 500 kişisi alt yüklenici çalışanlarımızdan oluşuyor. Tersanemizin kadrolu çalışan sayısı ise 600’ün üzerinde. İşimizin her aşamasında çalışanlarımız ve verimlilik odak noktamız. Yakın zamanda tersane olarak Sedef İmalat Sistemi (SİS) adı altında yalın üretime yönelik çalışmalar başlattık. Birçok farklı sektörde örneklerini gördüğümüz, gemi inşa sektöründe ilk kez bizim uygulamaya aldığımız bir süreç. Mavi ve beyaz yakalı çalışanlarımıza bu doğrultuda eğitimler veriyoruz. Bu eğitimlerin meyvelerini de kademe kademe almaya başladık. Zaman, verimlilik ve maliyet konularında önemli avantajlar elde etmeyi hedefliyoruz.”

Şirket Haberleri