Özay Group, üretiminde dengeli büyüme stratejisi izliyor
Yatak ve yatak kılıfı başta olmak üzere birçok alanda üretim yapan Özay Group, ihracatta yoluna devam ederken iç pazarda temkinli bir strateji benimsiyor. 2025’i mevcudu koruma yılı ilan ettiklerini belirten Yönetim Kurulu Üyesi Alper Emre Özay, “Üretim verimliliğini artırarak kapasiteyi korumaya odaklandık. artan maliyetler ve finansmana erişimdeki zorluklara rağmen ihracatta özellikle İngiltere ve Avrupa pazarlarında hareketlilik bizi gelecek adına umutlandırıyor” dedi.
ALİ ŞAHİN/BURSA
Uzmanlık alanı olan fermuarlı yatak kılıfı konusunda Türkiye’nin ilk üreticisi olan ve üretiminin yüzde 70’ini bu alanda yapan Özay Group, uyku ve yatak teknolojileri konusunda geliştirdiği ürünler ile yurt dışında ciddi bir pazara hitap ederken iç pazardaki markalaşma çalışmalarına da devam ediyor. Türkiye’de Mavi Ay Yatak markası ile e-ticaret platformlarında yer aldıklarını belirten Özay Group yönetim Kurulu Üyesi Alper Emre Özay, “Biz ağırlıklı olarak ihracat yapan ve yurt dışı pazarlarda güçlü olan bir markayız. Yatağın yanı sıra mobilya tesisimizle baza, başlık, koltuk ve perde gibi çözümler de sunabiliyoruz. Üretimimizin neredeyse tamamı ihracata gidiyor. 15 bin metrekarelik üretim tesisi ile üretim yapıyoruz. Yüzde 75 oranında kadın istihdamı ile bu alanda da öne çıkıyoruz” dedi.
İç pazardaki yapılanmalarını güçlendirmek üzere 2023 yılı içerisinde bayi çalışmalarına başladıklarını ve 2024’ün ilk yarısında da buna devam ettiklerini belirten Özay, “Ancak 2025 için bu alanda da biraz frene bastık. Çünkü iç pazarda ciddi bir talep daralması yaşandı. Ciddi bir maliyet baskısı oluştu ve akabinde finansmana erişim zorlaşınca da sektörde borçlu orta ölçekli şirketler birer birer ekosistemden ayrılmaya başladı. Bu duruma düşmemek adına biz de 2025’i mevcudu koruma yılı ilan ettik” diye konuştu.
Ayakta kalabilmek adına ana gider kalemi olan işçilik tarafında küçülmeye gittiklerini belirten Özay, “Verimlilik odaklı çalışmalar yaptık ve mevcut istihdamımızı bir miktar geriye çektik. Mobilya tarafında yaptığımız 1200 metrekarelik ilave yatırım sebebiyle yatak tarafındaki bazı arkadaşları da o tarafa kaydırdık. Şu anda fiyatımızı kendimiz belirleyebiliyoruz. Ama piyasada ciddi bir nakit sıkışıklığı var ve ticaret çek üzerinden dönüyor. Bu koşullar altında ayakta kalabilmek adına ön ödeme almadan iş yapmamaya özen gösteriyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yıllık 1 milyon adet kılıf imal ediyoruz”
İhracat tarafında ise işlerin Türkiye’ye oranla daha fazla toparlanma eğiliminde olduğunu belirten Özay, “İngiltere pazarında ciddi bir hareketlenme başladı. Yıllardır olduğu gibi buradaki ilk hareketin devamında Avrupa’da sürmesini bekliyoruz. Mısır ve Pakistan tarafında sektör adına ciddi yatırımlar var ve işçilik faktörü sebebiyle fiyatları da çok aşağıya çekebiliyorlar. Bizim cephemizde ise TL bazında artan maliyetlerin kur cephesinde karşılık bulmaması durumu var. Bütün bu şartlar rekabette bizi zorlasa da ihracata devam edebilmek adına çalışıyoruz. Yıllık 1 milyon adet kılıf imal ediyoruz. Mevsimsel dalgalanmalara ve ekonomideki bozulmalara rağmen kapasitemizi dolu tutmaya çalışıyoruz. Yıllık ciromuzun yüzde 3’ünü Ar-Ge faaliyetleri için harcıyoruz. Karbon ayak izimizi minimuma indirmek adına kullandığımız yakıtları, ısınma sistemimizi, enerji yönetimimizi, atık yönetimimizi yeniden planladık. Bir kısmı devam eden bu çalışmalarla karbon ayak izimizi yüzde 70 oranında azaltmış olacağız” ifadelerini kullandı.
Sektörün mevcut ihracat pazarlarını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu da söyleyen Özay, “Yatak sektöründe piyasada genel bir açlık var ama bu boşluğu doldurmak adına Pakistan, Mısır, Çin ve Hindistan ciddi atılım yaptı. Şu anda ülkemizin bu konudaki en büyük avantajı iş yapabilme yeteneği ve altyapısı. Ancak fiyat noktasında makas açıldıkça rekabet etme şansımız yok. Üretim içinde sadece işçilik ve enerji giderleri fiyatın yüzde 25’ini oluşturuyor. Biz bu artışları fiyatlara yansıttıkça Uzak Doğu ülkeleri ile makas açılıyor” dedi.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.