Lüks deride çözüm ortağı oldu, pandemide üretim gücünü korudu

İtalya’dan Almanya’ya, Fransa’dan ABD’ye ünlü lüks moda markalarının deri giyimini üreten ve onlara çözüm ortaklığı sunan Orjin Deri, pandemide katma değerli üretimin önemini bir kez daha ortaya koydu. Sadece Avrupa’daki mağazaların kapalı olmasından dolayı cirosunda yüzde 20’lik kayıp yaşayan şirket, 400 kişilik üretim ekibini de korudu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Lüks deride çözüm ortağı oldu, pandemide üretim gücünü korudu

Katma değerli üretimin önemi, pandemi döneminde bir kez daha ortaya çıktı. Birçok sektörde konvansiyonel üretim yapan firmalar arasındaki rekabet, pandemi döneminde işin içinden çıkılmaz bir hal almaya başlarken, bu dönemde katma değerli üretim yapan, üst segmente yönelik ürün geliştiren firmalar, rekabeti daha sağlıklı bir şekilde yönetmeyi başardı. Rekabetin yoğun yaşandığı sektörlerden biri de deri oldu. Özellikle orta sınıfa hitap eden ürünlerde, son 4-5 yıldır Çin’in, Rusya ve Ukrayna pazarını ele geçirmeye başlamasıyla rekabette zorlanmaya başlayan Türk deri üreticileri, pandemide daha zorlu bir sınav verdi. Geçen yıl 1 milyar 350 milyon dolarlık deri ihracatı yapan Türk üreticileri arasında, AB ve ABD’deki lüks markalara üretim yapanlar biraz daha şanslıydı. Çünkü, lüks tüketimdeki harcama eğilimi çok fazla değişmedi. Satışlar, kapanan mağazalardan kaynaklandığı için talepler ertelendi ama tüketim çok da fazla kayba uğramadı. Dolayısıyla üst gruba hitap eden markalar, katma değerli üretim avantajı yakalamış oldu. Bu firmalardan biri de 1970’li yıllardan beri Türk deri sektöründe faaliyet gösteren ve İtalya’dan Almanya’ya, İngiltere’den Fransa’ya ünlü moda markalarının deri giyimini üreten Orjin Deri oldu.

Yüzde 20’lik kayıp yaşadı

Orjin Deri Yönetim Kurulu Üyesi Lemi Tolunay ile deri sektörünü konuşmak üzere bir araya geldik. Bugün lüks pazarının en büyük moda markalarına üretim yapan Orjin Deri’nin pandemiyi nasıl geçirdiğini sorduğum Lemi Tolunay, “Pandemide yüzde 20’lik bir kayıp yaşadık” dedi. Şirketin her zamanki üretim çizgisini pandemide de koruduğunu, 400 kişilik istihdamlarını da muhafaza ettiklerini söyleyen Tolunay, “İstihdamın sosyal sorumluluğu da var. Kimseyi bu dönem işten çıkarmadık. İkitelli’deki üretim merkezimizde devam ediyoruz. AB başta olmak üzere 35 ülkeye ihracatımız var” dedi. Yılda 150 bin parça üretim yaptıklarını anlatan Tolunay, şöyle devam etti: “Lüks kategoride, katma değerli üretim yapıyoruz. Bizim iş şeklimiz için ‘fason’, yanlış bir ifade olur. Çünkü Avrupalı bu dev markalar, aslında tekstil modacıları. Dolayısıyla deri konusu ayrı bir uzmanlık gerektiriyor. Bu noktada bize ‘Danışmanlık yapın’ diyorlar. Biz onların üretim ve çözüm ortağıyız. Hem Ar-Ge hem de koleksiyon hizmeti veriyoruz.”

AB’de mevduat artışı var

Peki pandemide birçok sektör yüzde 70-80’lere varan ciro kayıpları yaşarken lüks kategoride neler oldu? Tolunay, dünyanın her yerinde lüks kategoride, gayrimenkulden otomotive birçok alanda halen eski harcama alışkanlığının sürdüğünü söyledi. Kendilerinin yaşadığı yüzde 20’lik kaybın ise, gelir grubu yüksek kesimin de kısıtlamalar nedeniyle mağazalara gidememesinden kaynaklandığını dile getiren Tolunay, yeni döneme ilişkin şu öngörülerini paylaştı: “Şu anda biz de kendimizi bir tünelde hissediyoruz. Ama müşterilerimizden aldığımız öngörülere göre, Avrupa’da tüketicilerin pandemi döneminde mevduatlarında önemli bir artış olduğu belirtiliyor. Çünkü insanlar pandemi başından itibaren yemeden-içmeye, gezmeden giyim alışverişine kadar birçok alanda çok daha az harcama yaptılar. Dolayısıyla biriken bir mevduat var. Müşterilerimiz, pandeminin etkisinin azalmasıyla birlikte, ekim-kasım ve aralık ayında yani Christmas döneminde bir tüketim patlaması bekliyor. Ertelenen talepler devreye girecek. Biz de bundan pozitif faydalanacağız.” Şu anda 2022’nin hazırlıklarını yaptıklarını, 2021 kış üretiminin ise sürdüğünü belirten Tolunay, “Müşteriler kötümser değil” dedi.

‘Sanayiden hiçbir zaman vazgeçmeyiz’

1970’lerin başında Zafer Kurşun ve Zafer Yıldırım tarafından kurulan bir şirket. Yıllar itibarıyla farklı iş kollarına giren iki ortağın en bilinen yatırımı İstinye Park Alışveriş Merkezi oldu. Ancak Orjin Grubu’nun gayrimenkul yatırım ortaklığı, serbest bölgeler alanlarında da girişimleri bulunuyor. ‘Bu dönemde üretim zor bir iş mi?’ diye sorduğum Lemi Tolunay, “Zor ama bu bizim grubumuzun sanayici kimliği. Biz sanayicilikten asla vazgeçmeyiz” diyor. Tolunay, bu dönemde katma değerli üretim yapmanın ve lüks devlerinin çözüm ortağı olmalarının kendilerini bir adım öne çıkardığını belirtiyor.

Çin, eski Sovyet ülkelerine odaklandı

Lemi Tolunay, 37 yıldır Orjin Deri’de çalışıyor. Uzun yıllar ihracatçı birliklerinde başkanlık görevi de üstlenen Tolunay, sektörü en yakından takip eden isimlerden biri. Özellikle orta segmentte faaliyet gösteren Türk firmalarının en büyük rakibinin Çin olduğunu belirten Tolunay, “Türkiye’nin ihracatçı birlikleri üzerinden yapılan ihracatının yanı sıra bir de bavul ticareti kapsamında Rus ve Ukraynalılar’a deri giyim ve ayakkabı satışı vardır. Son 4-5 yıldır bu kanalda da ciddi sıkıntılar var. Çin ayakkabı üretiminde aldı başını gitti, deri konfeksiyonda da çok öndeler. Öyle tesisleri var ki, başa çıkmak çok zor. Geçen yıllarda Çin’e bir inceleme turu yaptık. Haining şehrini dolaştık, bir deri üretim merkezi olmuş durumda. Mağazaların vitrinlerinde Çince değil Rusça yazıyor. Dolayısıyla Çin Eski Sovyet Ülkeleri’ni hedefe almış. Bu segmentte rekabet zorlaşıyor” dedi.

Şirket Haberleri