KOMATEK 2024, İstanbul’da kapılarını açtı
Tarihinde ilk kez kapılarını İstanbul’da ziyaretçilere açan ve 17’inci kez düzenlenen KOMATEK 2024 Fuarı’nı yaklaşık 50 bin ziyaretçi ve 5 bin kadar üst düzey uluslararası misafirin ziyaret etmesi bekleniyor.
Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği (İMDER) ve İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği’nin (İSDER) ana destekçileri olduğu KOMATEK 2024 Fuarı, tarihinde ilk kez kapılarını bugün İstanbul’da ziyaretçilere açtı.
17’inci kez düzenlenen KOMATEK 2024 Fuarı’nı, yaklaşık 50 bin ziyaretçi ve 5 bin kadar üst düzey uluslararası misafirin ziyaret etmesi bekleniyor. Fuarda Çin, Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, İspanya gibi birçok ülkeden 200’ün üzerinde yabancı firma da fuara katılıyor. Fuarda toplamda 300 firma stant açarken; 2 bin civarında makine sergileniyor.
‘Hidromek Opera’ görücüye çıktı
KOMATEK 2024 Fuarı’nda dikkati çeken büyük iş makinalarının yanı sıra operatörlerin yer ve zamandan bağımsız olarak herhangi bir Hidromek iş makinesinin uzaktan kontrolünü sağlayan Hidromek Opera da yer aldı. Kullanıcı konforunu merkezine alan Opera, çalışmaların güvenle ve konforlu yapılmasını amaçlıyor.
Çevre dostu yüzde 100 yerli ve elektrikli kamyon da fuarda
Bu yıl düzenlenen KOMATEK 2024 Fuarı’nda sektörde öne çıkan temalardan biri de çevre dostu iş makineleri oldu. Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında, 2015 yılında imzalanan Paris Anlaşması ile dünya genelindeki iş sektörleri, çevre dostu üretime yöneldi.
KOMATEK 2024 Fuarı’nda birçok firmanın sürdürülebilir bir yaşam için düşük emisyon değerlerine sahip, daha az enerjiyle daha fazla iş yapmayı hedefleyen makineler stantlarda yerini aldı. Yeşil enerji anlayışıyla sürdürülebilir ve temiz üretim teknolojileri benimsenerek tasarlanan makinelerin yer aldığı fuarda Türkiye’nin en büyük yüzde 100 elektrikli kamyonları da sergileniyor.
“Doğayı koruyan, minimum sorun çıkaran makineler fuarda”
İMDER Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Akgün, KOMATEK 2024 Fuarı’nın heyecanlandırıcı rolünün, makinelerde ilk defa içten yanmalı faz 5 seviyesinde emisyon üreten motorlarımız kullanılması olduğunu söyledi. Aynı zamanda sıfır emisyon sağlayan hem istif makinelerinde hem iş makinelerinde akülü ürünler hatta dev kamyonlarda bile çevre dostu çözümlerin yer aldığını kaydeden Akgün, “İş makinaları sektörü olarak küresel dünyadaki rekabette kendimizi kanıtlamamız gerektiğini düşünüyoruz. Bunun içinde ulusal ya da uluslararası çalışmalarımızı titizlikle sürdürüyoruz. Fuara yurt dışından büyük bir katılım sağlandı. Fuarımızın; ülkemize, sanayimize, sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuştu.
Karataş: Sektör üzerine düşeni yapıyor
İSDER Yönetim Kurulu Başkanı ve İMDER Başkan Vekili Serkan Karataş da fuarda endüstriyel anlamda, dijitalleşmenin ön plana çıktığını belirtti. Karataş, “Küresel ısınma ve iklim krizi nedeniyle dünyadaki iş sektörünün yönünü yeşil ekonomi ve yeşil enerjiye çevirdiği bu günlerde istif makineleri sektörü de üzerine düşen görevi yapıyor. Sektör; inovasyon, teknoloji ve dijital dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyor ve bu gelişmelere uygun olarak kendini yeniliyor.” şeklinde konuştu.
“Türkiye, dünyada faz 5 motorlu ekskavatör üreten sayılı ülkelerden biri”
İMDER ve İSDER’in genel sekreteri Oğuz Yusuf Yiğit ise iç pazarında satılan istif makinelerinden yarısından çoğu elektrikli olmaya başladığını vurguladı. Dünyada şuan son teknolojiyle üretilen makinelerin hepsinin fuarda sergilendiğini söyleyen Yiğit, “Yerli firmalarımızda standartlara uygun bir şekilde üretilen faz 5 motorlu yeni ekskavatörler mevcut. Bu tarz büyük makineleri dünya standartlarına uygun bir şekilde üretip piyasaya sürmek biraz zor. Bunu yapan ender ülkelerden bir tanesiyiz. Bugün baktığınız zaman dünyada ekskavatör üretebilen az sayıdaki üreticilerden biri de Türkiye.” dedi.
Türkiye’deki projelerde makine popülasyonunun gerekenin çok altında olduğunu da belirten Yiğit, “İş makineleri sektörünün orta vadede yüksek bir hacme kolayca ulaşabileceğine inanıyoruz. Bu süreçte kompakt makineler ve madencilik sektörü belirleyici olacaktır. Sektörümüzde halen insan kaynağı açısından büyük eksiklikler mevcut. Pahalı iş makinalarının doğru kullanılmaması ve bakımlarının düzgün yapılmaması sebebiyle inanılmaz bedeller ödeniyor.” diye konuştu.