Katay Makine, 4 kıtada 50 ülkeye ihracat yapıyor

ABDULLAH SÖNMEZ / ESKİŞEHİR

İnovasyona dayalı üretim anlayışla faaliyetlerini sürdüren Katay Makine, üretim kapasitesini genişletmek amacıyla İmişehir Organize Sanayi Bölgesi'ndeki yeni üretim tesisine taşındı. Üç kat daha büyük bir alana geçen şirket, yeni yatırımlarıyla tüm üretim süreçlerini kendi bünyesinde gerçekleştirerek verimliliği artırmayı hedefliyor. Kendi tasarlayıp geliştirdikleri yatay streç sarma makineleri üretiminde uzmanlaştıklarını belirten Katay Makine Genel Müdürü Eray Öngü, “ Yeni üretim tesisimizle birlikte fiber lazer kesim yatırımı da yaptık. Böylece saç kesim, büküm, kaynak ve boya gibi tüm operasyonları kendi bünyemizde gerçekleştirebiliyoruz. Ayrıca yeni tesisin sunduğu imkanlar doğrultusunda üretim kapasitemizi yıllık 150 makinadan 250 makinaya çıkardık” diye konuştu.

Üretiminin yüzde 75’ini ihraç ediyor

Yurtdışında kurdukları bayilik sistemiyle global pazarda büyümeye odaklandıklarını aktaran Öngü, Portekiz, İspanya, Kanada, Mısır ve Rusya’daki yapılanmalarının ardından son olarak İngiltere’de önemli bir bayi anlaşmasına imza attıklarını açıkladı. Bu anlaşmanın orta ve uzun vadede şirketlerine büyük güç katmasını öngördüklerini dile getiren Öngü, "İngiltere bayimiz yeni tesisimizi ziyaret eden ilk misafirlerimizdi. Üretimimizi yerinde incelediler ve projelerimize büyük ilgi gösterdiler. Mevcut siparişlerin yanında yeni makine siparişleri de aldık" dedi. Üretimlerinin yüzde 75’ini ihracata kanalize ettiklerini dile getiren Eray Öngü, sözlerine şöyle devam etti: “İhracat ağımızı her geçen gün genişletiyoruz. Ürünlerimizi 4 kıtada 50 ülkeye ulaştırıyoruz. 2024 yılında Tayvan, Bangladeş, Yeni Zelanda ve İtalya gibi yeni pazarlara giriş yaptık. Son dönemde ise Amerika pazarını odağımıza aldık. Bu bölgede teknik servis merkezini de bünyesinde barındıran güçlü bir bayilik anlaşması yapmayı planlıyoruz. Böylece satış ve satış sonrası tüm ihtiyaçlara hızlı çözüm sağlamış olacağız.”

“Desteklerin azalması KOBİ’leri zorluyor”

Geçmişte KOSGEB tarafından verilen işletme geliştirme desteğinin kaldırılmasının ve mevcut desteklerin yetersiz kalmasının özellikle KOBİ’leri zor durumda bıraktığına dikkat çeken Eray Öngü, girişimciliği desteklemenin sadece finansman kolaylığı sağlamakla sınırlı olmadığını, verilen teşviklerin doğrudan hibe desteği şeklinde olması gerektiğini söyledi. Özellikle ihracat yapan firmalar açısından döviz kurundaki dalgalanmalarının büyük risk oluşturduğunu belirten Öngü, Merkez Bankası’nın yüzde 2 oranında sunduğu ihracat dönüşüm bedeli desteğinin de artırılması gerektiğini sözlerine ekledi. Girişimciliğin sürdürülebilir olması için destek mekanizmalarının daha etkili hale getirilmesi gerektiğine dikkat çeken Katay, ihracatçıların daha güçlü desteklenmesinin ekonomik büyüme açısından kritik olduğunu aktardı.