İthalatı gerileten İzowolt, ek kapasiteyle yönünü ihracata çevirdi
Hayata geçirdiği modern fabrikasında transformatör izolasyon ürünleri alanında ithalatı büyük oranda gerileten İzowolt, ihracatta hızlı bir yükseliş ivmesi yakaladı. Yüksek kalite avantajı ile Avrupa’nın ardından Kafkasya, Orta Asya ve Orta Doğu pazarlarına açılan firma, geliştirdiği inovatif ürünlerle transformatör kalitesi ve ömrünü artırıyor.
MEHMET NABİ BATUK /Ş.URFA
KÖKSALLAR Grup iştiraki olarak Şanlıurfa Organize Sanayi Bölgesi’nde Türkiye’nin ilk transformatör krep boru üreticisi unvanıyla 2021 yılında üretime başlayan İzowolt, alanındaki ithalatı büyük oranda geriletirken ihracat oranlarını da artırmaya devam ediyor. Geliştirdiği inovatif ürünleriyle transformatör sanayicilerinin izolasyon işlemlerindeki iş yoğunluğunu azaltan firma, aynı zamanda ürün kalitesinin artırılmasına da önemli katkı sağlıyor.
İzowolt Genel Müdürü Mehmet Köksal, yurt içi piyasalarda yaşanan resesyon nedeniyle üretimlerini ağırlıklı olarak ihracata gönderdiklerini söyledi. İhracat açılımları sayesinde resesyona rağmen büyümelerine devam ettiklerini ifade eden Mehmet Köksal, “Türkiye’deki tüm transformatör üreticileri ile çalışıyoruz. Ancak yurt dışından aldığımız talepler artarken ve iç pazardaki durgunluk yönümüzü dış pazarlara çevirmemize neden oldu. Kuzey Afrika ve Orta Doğu'ya yönelik büyük hacimli sevkiyatlar yapmaya başladık. Ayrıca Kafkasya ve Orta Asya ülke pazarlarındaki hacmimiz de sürekli olarak artıyor. Mevcut pazarlarımızdan Avrupa’da ise büyümeye devam ediyoruz. Yıl sonuna kadar buradaki ülke sayımızı artırmayı planlıyoruz” dedi.
Makine hatlarını yenileyip, kapasitesini yüzde 60 artırdı
Yurt dışı pazarlardan gelen ek talepler nedeniyle yılbaşından bu yana makine yatırımlarına yöneldiklerini kaydeden Mehmet Köksal, tüm üretim hatlarını yeni nesil makinelerle yenilediklerini belirtti. Özellikle krep boru üretiminde ciddi bir kapasite oluşturduklarına dikkat çeken Köksal, “Daha profesyonel, daha akıllı çalışan makine hatlarımızın kurulumu tamamlandı. Yeni nesil makine hatlarımız için 500 bin euro yatırım yaptık. Bu yatırımlar sayesinde kapasitemiz yüzde 60 oranında arttı. Aynı zamanda bobinlerde kullanılan baskılı çıta üretim hatlarımızı yenileyip kapasitemizi artırdık. Kenar şeritleri ve kat yalıtım ürünleri üretim kapasitemiz daha da gelişti. Yeni üretim teknolojilerimiz sayesinde transformatör üreticilerinin maliyetlerini azaltacak yeni ürün çalışmalarına da hız verdik” diye konuştu.
Sektörün ithalata bağımlı olduğu PSP takoz üretimine de başladı
Yeni ürün çalışmaları kapsamında ayrıca transformatör bobinlerinin altında kullanılan özel PSP takozlarda da üretime başladıklarını ifade eden Mehmet Köksal, şöyle devam etti: “Sektörde ağırlıklı olarak gürgen ağacından yapılan ahşap takozlar kullanılıyor. Ancak bu takozlar belirli bir süre sonra yağ korozyonuna bağlı olarak çöküyor. Ahşap takozlara karşı PSP üzerinde yaptığımız Ar-Ge çalışmalarında yağda tortu bırakmayan, kesinlikle çökme yapmayan uzun ömürlü PSP takoz ürünü de portföyümüze ekledik. İzolasyon kağıtlarında olduğu gibi bu üründe de Türkiye’deki ilk seri üretici konumundayız. Bizden önce bu üründe tamamen ithalatçı konumdaydık. Kısa bir süre sonra PSP takozlarımızı yurt dışı pazarlarımıza da sunacağız. İthalatı azaltırken ihracatı artırarak ülkemizin dış ticaret açığının kapatılmasına aktif katkı sağlayacağız.”
Uzak Doğu’nun ucuz mallarına karşı kalite avantajını kullanıyor
Toplam satışlarındaki ihracatın payının yüzde 50’yi aştığını kaydeden Mehmet Köksal, yıl sonuna kadar bu payı yüzde 60’a yükselteceklerini kaydetti. Yeni açılacakları pazarlar olduğunu kaydeden Köksal, şunları söyledi: “Yurt dışı fuar katılımlarımıza devam ediyoruz. Önümüzde Almanya ve İspanya fuarları var. Avrupa pazarına odaklı dış ticaret stratejimizi eksiksiz uyguluyoruz. Kalite ve belgelendirme alanındaki tüm hazırlıklarımızı uzun bir süre önce başarı ile tamamladık. Ürünlerimiz TIER2 standartlarını karşılayacak proseslerle üretiyoruz. Uzak Doğu’dan ithal edilen ucuz ürünlerin neden olduğu kayıplar da mevcut pazar payımızı artırmamızdaki en önemli etkenlerden biridir. Özellikle Uzak Doğu’dan ithal edilen düşük kaliteli ürünler transformatörlerin kısa devre yapmalarına ve netice de patlamalarına sebep olmaktadır. Orta Doğu pazarında yaşanan benzer olumsuzluklardan dolayı transformatör üreticileri yönünü bizim yerli üretimimiz olan ürünlere döndürdü. Orta Doğu ve Uzak Doğu arasında önemli ticari ortaklıklar olmasına rağmen yüksek kaliteli ürünlerimizden gelen gücümüzü kullanarak Orta Doğu pazarında da yükselen bir ivme yakaladık."
