Eurokey Invest, Avrupa’nın kapılarını ihracatçılara açacak
Mesan Kilit’in kurucusu Mertöz ailesi, Almanya Freiburg’da inşaatına başladıkları Eurokey Invest şirketiyle Türk üreticisine Avrupa’nın kapılarını açmayı hedefliyor. Ofis ve depo alanlarının bulunacağı Eurokey Invest’te, şirketlere ihracat için ihtiyaç olan her türlü destek sağlanacak.
İmam GÜNEŞ
Güvenlik kilitleri alanında 90’ın üzerinde ülkeye ihracat yapan Mesan Kilit’i, İngilizlere satan Mertöz Ailesi, RSM Grubu adıyla ile yeni yatırımlara hız verdi. Eurokey Invest markasıyla Almanya’da inşaata başlayan şirket, Türk ihracatçısının Avrupa’ya açılan kapısı olacak. Mertöz Ailesi tarafından 1979 yılında kurulan Mesan Kilit, 2014 yılında İngilizlere satıldı. Essentra plc grubunun components bölümü şirketleri arasına katılan Mesan, Silivri’de 35 bin metrekare alanda üretimine devam ediyor. Satışın yapıldığı tarihten itibaren Mesan’ın kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Rıdvan Mertöz, İngilizlerin ricası ile 7 yıldır şirket yönetim kurulu başkanlığına devam ediyor. Mesan markasına katkı sunmaya devam eden Mertöz ailesi, bir yandan da yeni yatırım hazırlıklarını tamamlamaya çalışıyor.
İhracatta yaşadıkları zorlukları baz alarak, bu sorunları çözebilecek stratejiler oluşturan Mertöz Ailesi, yeni yapılanmalarını RSM Grubu adıyla yapacak. İnşaat alanında da tecrübesi bulunan aile, Almanya’nın Freiburg kentinde Eurokey Invest markasıyla inşaata başladı. Burada ihracatçılar için ofis ve depo alanları kuracak olan şirket, satış hariç tüm hukuki, muhasebesel, sekretarya, depolama gibi bir şirketin ihracatta ihtiyacı olan her türlü destek birimini sağlayacak. İnşaatın temelini bu ay atan şirkete, ön talepler şimdiden gelmiş durumda.
Brezilya ve Hindistanlı firmalar da talepte bulundu
Yatırım hakkında DÜNYA’ya bilgi veren RSM Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Rıdvan Mertöz, “Yatırımlarımız hızlı bir şekilde devam ediyor. Şu anda birinci fazın yüzde 60’ını kiraladık. Toplam satılabilir ve kiralanabilir alanımız 11 bin metrekare. Otomotiv, yedek parça, elektrik malzemeleri sektörleri ana müşterilerimiz oldu. Ancak hırdavat, züccaciye, kimya gibi sektör fark etmeksizin Avrupa’ya ihracat hedefi olan, hali hazırda ihracat yapan ve yerelleşmek isteyen her sektörden talep mevcut. Yaklaşık 20 firma ile görüşme halindeyiz. Birçok firma ile imzaları atmış durumdayız. Bu konsepte Türk ihracatçılarının yanı sıra, Güney Amerika, Uzakdoğulu firmalardan da ilgi var. Brezilya’dan ve Hindistan’dan çok önemli firmalar ile iletişim halindeyiz. Türk firmalarının avantajı ise köklerimizin Türkiye’de olması” dedi.
‘İhracatı dayak yiyerek öğrendik’
Yatırıma, lojistik merkezinden daha çok servis sağlayıcılığı hizmeti olarak baktıklarına dikkat çeken Mertöz, “Depolama yapıyoruz ancak buradaki esas amaç insanlara muhasebesel, hukuki ve birçok alanda tecrübelerimizi sunmak. Herkes kendine bir depo, muhasebe ve benzeri servisleri tutabilir. Ancak dolandırılabilirler. Biz mesuliyeti de almış oluyoruz. Firmaların koruması gibi davranıyoruz. Herhangi bir sorun durumunda anında müdahale edebileceğiz. İhracatı dayak yiye yiye öğrendik. Avrupa’da rekabet ederek öğrendik. İhracatçımızın bu dayağı yemesini istemiyoruz. Beraber hareket etmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.