Buzçelik, yeni yatırımlar ile büyüyor
Soğutma ve iklimlendirme sektöründe faaliyetlerini Konya’daki tesislerinde sürdüren Buzçelik Termik Cihazlar A.Ş, yeni yatırımları ile üretim alanını genişleterek sürdürülebilir büyümeyi hedefliyor.
MUHAMMET YİĞİTOĞLU / KONYA
Sürdürülebilirlik ilkesi ile dünya standartlarında lider bir şirket olmak için müşterilerinin ihtiyaçlarına yenilikçi ve doğaya saygılı bir şekilde cevap veren Buzçelik Termik Cihazlar A.Ş Genel Müdürü Eser Burak Gezen, hedefleri ve planladıkları yatırımları hakkında EKONOMİ’ye konuştu. 13 bin metrekare kapalı alanda, 145 çalışan ile üretime devam ettiklerini belirten Gezen, 2023 yılında 121 bin soğutma ve iklimlendirme komponentinin üretimini gerçekleştirdiklerini söyledi.
2024 yılı içerisinde hayata geçirecekleri çeşitli projelerden bahseden Gezen, “2023 yılı sonunda 5. Organize Sanayi Bölgesi’nde 35 bin metrekarelik sanayi arsası yatırımı yapmıştık. Buraya toplamda 25 bin metrekare kapalı alan olmak üzere bir inşaat projemiz var. Bir yıl içerisinde bu projeyi tamamlayıp tesisi modernize ederek hem üretim hatlarını hem de mevcut yerleşkesini daha nitelikli hale getirmeyi amaçlıyoruz. Bununla birlikte üretim kabiliyetlerimizi geliştirme ve daha nitelikli ürünleri sektöre sunma konusunda, mühendislik yetkinliklerimizi arttırmak için AR-GE merkezi olma hedefiyle çalışmalarımızı başlattık. Konya Teknik Üniversitesi ile bir iş ortaklığımız var. 2024 yılı içerisinde AR-GE merkezi olarak onanmayı umut ediyoruz” dedi.
Müşteri taleplerine cevap verebilmek için kendilerini sürekli olarak yenilediklerini dile getiren Gezen, “Özellikle küresel ısınma ve enerji verimliliği noktasında teamülleri karşılayacak yeni ürün portföyü geliştiriyoruz ve bunları uluslararası pazarda kabul edilebilir enerji sınıfı seviyelerine çıkartmayı hedefliyoruz. Propan ve karbondioksit üzerine yeni ürün gamı çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Almanya’da Ekim ayında düzenlenecek olan, bizim de 2014 yılından beri katıldığımız, iki yılda bir düzenlenen Avrupa’nın en büyük iklimlendirme ve soğutma fuarı olan Chillventa fuarına katılacağız. Fuarda özellikle Avrupalı müşterilerimize yeni ürün gamını tanıtmak ve bu ürünlerin ne gibi ekstra yeteneklere sahip olduğunu anlatmak istiyoruz. Aynı zamanda üretimimizi sürdürülebilir ve daha az karbon ayak iziyle yapabilmek adına da çalışmalarımıza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yerli üretim için çalışmalarımız sürüyor”
Yeni üretim faaliyetleri hakkında da bilgiler veren Eser Burak Gezen, dünya standartlarını takip ettiklerini söyleyerek “2024 yılı içerisinde iki yeni üretim hattını faaliyete geçirerek, şu anda liderliğini Çin’in yapmış olduğu ürün gamında yerli bir üretici olarak piyasaya girmek istiyoruz. Artık, soğutucularda kullanılan florlu gazlar yerine, yeni nesil gazlar dediğimiz, karbondioksit ve karbon ayak izi çok düşük bir akışkan olan propan gazları doğal soğutkanlar olarak karşımıza çıkıyor. Mevcut ürünler, yeni dünya standartlarını karşılamıyor. Biz de yeni nesil ürünler üretmek için karbon ayak izi düşük, doğaya zarar vermeyen ve daha yüksek verimlilik değerlerine sahip gazları kullanan ürünler üzerine üretimi arttırmayı planlıyoruz. Yeni yatırımlarımız ile girdiler ve temel düzeyde üretim teknolojileri değişmiyor ama doğaya uyumlu yeni ürünler üretmiş oluyoruz” diye konuştu.
“Rekabet için AR-GE şart”
Sınırda Karbon Düzenlemesi (SKD) ile rekabetin daha da zorlaştığına vurgu yapan Gezen, “Avrupa Birliği’nin uygulamaya koyduğu SKD, AB dışındaki ihracatçı firmaları AB’ye ihraç ettikleri ürünler üzerinden Karbon Vergilendirmesi’ne tabi tutuyor. Bu durum, özellikle ülkemizdeki ihracatçı üreticilerin Avrupalı rakipleriyle mücadele edebilme kabiliyetini zayıflatıyor. Tüm bunlarla birlikte, geriye dönük bir vergilendirme de karşımıza çıkabilir. Bunlar bizim için ciddi riskler. Ayrıca dış politikalardaki siyasi çalkantılar da bizi çok etkiliyor” dedi
İhracatta rekabetin çetin olduğunu aktaran Gezen şunları söyledi, “Üretimimizin yüzde 60’lık kısmını iç piyasaya sunuyoruz. Kalan yüzde 40’lık kısımda ise Güney Amerika, Avrupa, Afrika ve Ortadoğu da 50 civarında ülkeye ihracat yapıyoruz. 2023 yılı, pandemi döneminde kaybettiği potansiyeli yeniden kazanmaya çalışan Çin ile rekabet yılı oldu. Ne yazık ki bu süreçte Çin Hükümeti’nin de ciddi sübvansiyonlarının olduğunu gördük. Bu durum sadece bizim sektörümüzü değil, Çin ile rekabet durumunda olan tüm sektörleri zorluyor. Bu durumla başa çıkabilmek ancak AR-GE ve patent çalışmalarıyla olabilir. Biz de bu yönde ilerliyoruz. Sürdürülebilirliği kendi teknolojimizi geliştirmekte görüyoruz.”