Aroma, içecek sektöründe ‘agresifleşecek’

Reorganizasyon, ürün çeşitlendirmesi ve yeni ihracat ayaklarıyla pazarda agresif büyümeyi benimsediklerini belirten Aroma Genel Müdürü Sefer Kılınç, temmuz ayından itibaren talep patlaması yaşadıklarını söyledi. Kılınç, “Kapasitelerimizin yüzde 100’lere çıkmasına sevinemiyoruz. Çünkü hammadde temini konusunda yarın ne ile karşılaşacağımızı kestiremiyoruz” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Aroma, içecek sektöründe ‘agresifleşecek’

Esra ÖZARFAT

BURSA - Bu yıl normalleşmenin de etkisiyle temmuz ayı itibariyle talep patlaması ile karşılaştıklarını belirten Aroma Genel Müdürü Sefer Kılınç, “25 yıldır bu sektördeyim. Bugüne kadar satışın üretimden önce gittiği bir dönemi hatırlamıyorum. Kapasitemizi yüzde 100 doldurduk. 4’üncü çeyrek satış öngörülerine baktığımızda makinelerimiz sürekli çalışsa bile gelen talebin yüzde 30’unu karşılayamıyoruz. 2019 büyüme hedeflerimize çok yakınız. 4.5 ayda gerideki tüm kaybı kapattık. Başka sıkıntılar olmazsa pandemi öncesinin büyüme hedeflerini yakalayacağız” dedi.

Tedarik sorununun üretimleri etkileyecek şekilde giderek derinleştiğine işaret eden Kılınç, “Üretimde büyük pay alan karton temini için yerel imalatçıları destekledik. Ayrıca yeni tedarik kanalları açtık. Bu operasyon biraz olsun krize girmemizi engelledi. Sıkıntı yok mu? Var. Pipet gibi küçük bir plastik üründe bile inanılmaz bir kriz yaşanıyor şu anda. Sektör olarak kapasitelerimizin yüzde 100’lere çıkmasına sevinemiyoruz. Çünkü yarın ne ile karşılaşacağımızı bilmiyoruz. Parayı konuşmuyoruz bile. Karton, pipet, palet, pet, sarf malzemeleri problem. Dövizin yukarılara gitmesi ayrı bir problem. Hangisiyle baş edeceğimizi şaşırdık. Tedarik sorunları bizi çok zorluyor” diye konuştu.

Hammadde krizinin sektörde kolektif çalışmayı tetiklediğine değinen Kılınç, “Sektör o kadar güzel bir dayanışma içine girdi ki, üretimin durmaması için herkes kimde eksik hammadde varsa onu tamamlayarak üretimleri ayakta tuttu. Her firma kendini kontrol etme fırsatı yakaladı. Firmalar, ‘tedarikte bir sorun yaşarsam alternatifi nerde ve nasıl ortadan kaldırabilirim’ kurgusunu yapmaya başladı. Bu ciddi bir kazançtır” diye konuştu.

2022 tedarik anlaşmalarını yapmaya başladılar

Tedarik problemlerinin 2022’de de süreceğinin sinyallerini aldıklarını vurgulayan Sefer Kılınç, risklere rağmen yıllık tedarik anlaşmalarını yapmaya başladıklarını ifade etti.
Meyve tedarikinde de sorunlar yaşandığına dikkat çeken Kılınç, özellikle kayısıda yaşanan rekolte azlığı ve ihraç edilmesinin meyve suyu firmalarını zora soktuğunu, kayısı meyve suyuna kota koyarak satış yaptıklarını anlattı. Geçen yıl 50 ila 75 kuruş olan meyve suyu şeftalisinin de 2 ila 3 lira arasında satıldığına işaret eden Sefer Kılınç, “Sistem şu anda hayatta kalabilmek adına mücadele ediyor” dedi.

“Pandemide haddimizi de kabiliyetimizi de öğrendik”

Bu yıl daha önce ihracat yapmadıkları Moğolistan, Endonezya gibi ülkelere yüzde 100 meyve suları ile giriş yaptıklarını ve bu ülkelere dönük satış önyargılarını yıktıklarını belirten Kılınç, Japonya’ya domates ve vişne suyu gönderdiklerini, halihazırda 80 ülkede organizasyonları bulunduğunu kaydetti. Dünyanın önemli fuarlarına katılım sağladıklarını aktaran Sefer Kılınç, toplam cironun yüzde 14’ünün ihracattan karşılandığını, 2022’de Turquality’ye başvuruda bulunacaklarını söyledi. Kurumsallaşma kapsamında İK, satış pazarlama gibi reorganizasyon çalışmalarını tamamladıklarını dile getiren Kılınç, “Aroma markası bu sektörde en büyük oyuncu olmanın hazırlıklarını yapıyor. Pazarda daha agresif olacağız. 2027’e kadar içecek sektöründe belirleyici olmak istiyoruz. Pandemi döneminde haddimizi de, kabiliyetimizi de, eksikliklerimizi de öğrendik. Reorganizasyonu tamamladık. Marmara çanağına sıkışmıştık. Bir buçuk senedir yatayda büyütebilmek adına tüm bayii organizasyonumuzu yeniledik. Her ilde hizmet verebilecek kuvvetli iş ortaklarıyla anlaştık. 312 bayimiz var. 2025 hedeflerimizi 2027’ye revize ettik. 2027 yılına çok kuvvetli bir marka olarak gireceğiz” açıklamasını yaptı.

“Türkiye özel bir süreçten geçiyor, milli duruş sergilenmeli”

Pandeminin dünya ve Türkiye için özel bir süreç olduğuna vurgu yapan Sefer Kılınç, herkesin ülke için önyargısız ve çıkar beklemeden işini en iyi şekilde yapması ve milli bir duruş sergilemesi gerektiğini söyledi. STK’ların da aktif olarak devletin yanında ve yönlendirici olmaları gerektiğini aktaran Kılınç, şunları söyledi: “Doğru bilgiyi veriyor olmamız lazım. Devletin de bu noktada yapacağı hareket hepimizi olumlu yöne çekecek. Milli bir mesele. Örneğin Kıbrıs Türk kesimi her alanda Rum kesimine bağımlı. Biz de bu milli bakış açısıyla bir hareket başlattık ve Kıbrıs’ta yarı mamul üreten ve tümüyle Rum kesimine bağlı firmalarla anlaştık. Onlara maddi destek de sağlayarak yerel halktan ürünleri toplayıp işlemelerini sağlayacağız. Sonra ürünün tamamını Aroma olarak alacağız. Bu şekilde birbirimizi desteklemeliyiz.”

“Perakende Yasası bir an önce çıkmalı”

Perakende Yasası’nın bir an önce çıkması gerektiğinin altını çizen Sefer Kılınç şöyle konuştu: “Marketlere verdiğimiz ürünlerden para kazanamadığımız gibi vadesinde de paralarımızı alamıyoruz. Ayrıca zincir marketlerin kendi adına yaptırdıkları üretimler de markalarımızı olumsuz etkiliyor. Biz markalaşıp ihracatta atılım yapmak isterken iç piyasada zincir market markalarıyla rekabet etmeye çalışıyoruz. Perakende Yasası doğru ve bir an önce çıkmalı. Rekabet edebileceğimiz unsurların şartları eşit olmalı. Biz rekabet etmekten korkmuyoruz. Devlet bu noktada iyi niyetli. Rekabet Kurumu doğru çalışıyor. Bizim gibi amacı ihracat yapıp, yabancı ülkelerde Türkiye’yi temsil eden firmaların daha fazla desteklenmesi lazım. İç piyasada paraya ulaşmak kolay değil. Özellikle özel bankaların kriz dönemlerinde firmalara bakışları çok keskin. Devlet bankaları bu noktada yapabildikleri kadar destek oluyor. Özel bankaların yaklaşımlarının da firma lehine olması lazım.”

Yeni ürünler pazar için doğru zamanı bekliyor

Türkiye’nin 53 yıllık markası Aroma, %100 meyve suyu, nektarlar, meyveli ve aromalı içecekler, fonksiyonel vitaminli ve gazlı içecekler, yarı mamul olan meyve püresi, meyve konsantresi ve doğal kaynak suyu olmak üzere 9 kategoride yaklaşık 150 çeşit ürün sunuyor. Yılda 125 bin ton meyve işleyen Aroma, meyve suyu olarak günde 700 bin litre üretim yapıyor. Aroma %100 meyve suları ile Aroma Sa-de markası altında doğal kaynak suyundan üretilen vitaminli fonksiyonel sulara ilginin arttığını vurgulayan Genel Müdür Kılınç, “Aroma Sa-de’yi çeşitlendiriyoruz. Bu ürünler inanılmaz derece hem iç piyasadan hem de özellikle orta doğu ülkeleri gibi dış pazarlardan talep gördü. Yaklaşık 80’e yakın yeni ve farklı lezzette içecek Ar-Ge’si yapıldı. Pazara sunmak için doğru zamanı bekliyoruz” değerlendirmesini yaptı.

Aroma Genel Müdürü Sefer Kılınç, sektörü ve Aroma’nın gelecek vizyonunu DÜNYA’nın Bursa Bölge Temsilcisi Ömer Faruk Çiftçi ile paylaştı.

Şirket Haberleri