Apec, sanayi tipi projelerde Orta Afrika’da ağını güçlendiriyor

Barış SEDEF

Apec Çelik Yapı, son teknoloji üretim hattı yatırımlarıyla ve yapmış olduğu Ar-Ge çalışmaları neticesinde geliştirdiği mühendislik sayesinde galvanizli hafif çelik sistemiyle yapı sektöründe katma değeri yüksek üretimlere imza atıyor. Endüstriyel ve ticari yapılar anlamında bu sistemi uygulayan Avrupa’da sayılı firmalar arasında yer alan Apec, ağır çeliğe göre çok daha hızlı, genel anlamda yatırım getirisi ve katma değeri yüksek çözümler sunuyor. Yurtiçinde ulusal ve uluslararası birçok firmayla çalışan şirket yeni teknolojiler konusunda yatırımlarına devam ediyor. Apec ortaklarından Saim Demir, “Pandemi öncesi Afrika’da görüştüğümüz büyük projelerden dolayı şube açmak hedefindeydik ancak pandemidolayısıyla beklemeye alıp bölgedeki yerel ağımızı genişletmeye ağırlık vermiştik. Şimdi projelerdeki hareketlenme ile Orta Afrika’yı tekrar merceğimize aldık” dedi. Hafif çelik sistemler konusunda villa, konut, okul ve hastane gibi yapılara da hem yurtiçi hem yurtdışında inşa ettiklerini kaydeden Demir, “İnşaat hızı, izolasyonperformansı ve deprem güvenliği anlamında betonarmeye kıyasla çok ciddi bir avantaj sunuyoruz. Pandemi öncesi İstanbul Cerrahpaşa Hastanesi’nde deprem güvenliği olmayan ve yıkım kararı alınmış binalar çok hızlı bir şekilde inşa ettik” şeklinde konuştu.

Ciroyu iki katına çıkarmak istiyor

Ürün gamlarını çeşitlendirmek adına yeni makine yatırımlarına imza attıklarını dile getiren Demir, mevcut yatırımın iş hacimlerini de artıracağını kaydetti. Son aylarda özellikle Marmara ve Ege bölgesinde sanayi ve ticari yatırımlarda ciddi bir hareketliliğin yaşadığına dikkat çeken Demir, “Mayıs ayında bölgede 10 bin metrekarede bir fabrika binasının anahtar teslim inşaatına başlıyoruz ve sene bitmeden teslim etmiş olacağız. 2022 sonu öngörümüz, pandemiöncesindeki ciromuzu dolar bazında en az ikiye katlamak” ifadelerini kullandı.

Yüzde 60 kapasite artırımına gidecek

Yaklaşık 15 sene önce, Osmangazi köprüsünün ilanı ile Yalova’nın İstanbul’un üçüncü yakası olacağını öngördüklerini anlatan Saim Demir şunları söyledi: “Yalova İstanbul’a, limanlara, Kocaeli’nde yurtdışında birçok noktaya trenle nakliyat yapan demiryolları ağlarına yakınlığı ile ihracat yapan ve merkezi İstanbul’da olan şirketimiz için ideal bir üretim noktası. Bölgede OSB’lerin artmasıyla iş gücü kalitesinin de arttığını görüyoruz. Ayrıca gene fabrikamızda çelik olarak üreterek inşaatını yaptığımız ve bölgenin en prestijli ve deprem güvenlikli gayrimenkul projesi olan SakuraPark Yalova ile Yalova’ya yatırıma devam etmekteyiz. İlk etabının tamamı satılan projemizde, yoğun talep üzerine 2. Etaba başlıyoruz. Yalova sanayileşmeye devam ettikçe bölgeye büyük şirketlerin merkezlerini taşıdığını görmekteyiz, bu şirketteki üst düzey yöneticiler projemize ciddi talep göstermektedir. Önümüzdeki 4 sene içinde yüzde 60 kapasite artışı için Yalova’da yeni sanayi arsaları ile yatırım planları yapıyoruz”