TÜRSAB raporu: 2020'de dünyada turizm destinasyonları büyük kayıplara uğradı
TÜRSAB'ın hazırladığı "COVID-19 Sürecinde Türkiye ve Dünya Turizmi Değerlendirmesi" raporuna göre, salgının ortaya çıktığı ve büyük bir hızla yayıldığı 2020 yılında dünya genelinde turizm destinasyonları büyük kayıplara uğradı.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği'nin (TÜRSAB) "COVID-19 Sürecinde Türkiye ve Dünya Turizmi Değerlendirmesi" raporuna göre, salgının ortaya çıktığı ve büyük bir hızla yayıldığı 2020 yılında dünya genelinde turizm destinasyonları büyük kayıplara uğradı ve Türkiye'nin turizmdeki rakipleri bu yıl dip seviyeleri gördü.
Tüm dünyayı etkisi alan koronavirüs salgınında 2020 yılını geride bırakırken, TÜRSAB, bu süreçte elde edilen verileri ve gelişmeleri değerlendirdiği, sektörün sorunlarını dile getiren ve nelerin değiştiğini tüm ayrıntılarıyla açıklayan bir rapor hazırladı.
"COVID-19 Sürecinde Türkiye ve Dünya Turizmi Değerlendirmesi" başlıklı raporda, salgının dünya ekonomisine etkileri, bu süreçte küresel tüketici tercihleri, aşı çalışmaları, güvenli seyahat önerileri ve yeni seyahat trendleri konuları kapsamlı bir şekilde ele alınıyor.
Koronavirüs dünyada turizmin yükseliş eğilimini tersine çevirdi
Rapora göre, salgın öncesi süreçte dünya ekonomisi için 2020 yılında ortalama yüzde 3’ler düzeyinde büyüme beklentisi mevcut iken, COVID-19 virüsünün uluslararası bir salgına dönüşmesi dünya ekonomisinin resesyona girmesine neden oldu.
Turizm sektöründe Türkiye’nin ana pazarı konumunda olan ülkeler ile Akdeniz çanağında rekabet ettiği ülkelerdeki ekonomik tablo salgının yarattığı tahribatı gözler önüne seriyor.
IMF verilerine göre, Türkiye’nin rakiplerinden Yunanistan’ın 2020 yılında ekonomik açıdan yüzde 9,5 daralması beklenirken, İtalya için yüzde 10,6, İspanya’da yüzde 12,8, Fransa’da ise yüzde 9,8 küçülme öngörülüyor. Türkiye'nin ana pazarlarında yaşanan ekonomik gerileme Almanya’da yüzde 6, İngiltere’de yüzde 9,8, Rusya’da ise yüzde 4,1 oranında olduğu görülüyor.
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) verilerine bakıldığında 2019 yılında dünya turizmi yüzde 3,8 oranında büyürken, gerçekleştirilen uluslararası seyahat sayısı 1 milyar 461 milyona uluslararası turizm kaynaklı gelirler ise 1,5 trilyon dolar seviyesine yükseldi. Koronavirüs salgını bu yükseliş eğilimini tamamen tersine çevirdi.
Türkiye'nin rakipleri bu yıl dip seviyeleri gördü
Rapora göre, salgının ortaya çıktığı ve büyük bir hızla yayıldığı 2020 yılında dünya genelinde turizm destinasyonları büyük kayıplara uğradı ve Türkiye'nin rakipleri bu yıl dip seviyeleri gördü.
UNWTO verilerine bakıldığında, Türkiye'nin turizmde önde gelen rakiplerinden İspanya, turizmde ilk 8 ayda yüzde 76 gerilerken, Yunanistan ise ilk 7 ayda yüzde 81 gerileme yaşadı.
İtalya’nın yılın ilk 7 aylık döneminde turizmde yaşadığı kayıp yüzde 43 seviyesinde gerçekleşirken, Akdeniz çanağındaki son yılların yükselen destinasyonlarından Hırvatistan’da da 8 aylık dilimde yüzde 53’lük kayıp yaşandı.
Yine Akdeniz çanağındaki diğer önemli destinasyonlardan Portekiz’de 8 aylık dönemdeki kayıp yüzde 40, Mısır’daki kayıp ise yüzde 82 seviyesinde gerçekleşti.
McKinsey raporuna göre, salgının etkileri özelinde hazırlanan senaryolara bakıldığında küresel turizmin 2023-2024'e kadar toparlanması, ancak bu toparlanmada turizm harcamaları bakımından 2019 seviyesini, 2023'ten önce göremeyeceği ifade ediliyor.
En çok ziyaretçi Rusya, Almanya, Bulgaristan, Ukrayna ve İngiltere'den geldi
TÜRSAB raporuna göre, salgın öncesi dönem olan 2019 yılında Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,1 artışla 45 milyon 58 bin 286 oldu. Bu sayıya yurt dışında yaşayan vatandaşlar da eklendiğinde 2019 yılında Türkiye’ye gelen toplam ziyaretçi sayısı ise 51,7 milyon kişiye yükseldi, ancak salgının etkili olduğu 2020 yılında bu sayılarda ciddi oranda gerileme yaşandı.
2020 yılının ocak-ekim dönemini kapsayan ilk on aylık dönemde Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısında, 2019 yılının aynı dönemine göre yüzde 72,5 düşüş yaşandı. 2019 yılının Ocak-Ekim döneminde gelen yabancı ziyaretçi sayısı 40,7 milyon iken 2020 yılında bu sayı 11,2 milyona geriledi.
Bu dönemde en çok ziyaretçi gönderen ülkeler arasında ilk sırada Rusya yer alırken, Rusya’yı Almanya, Bulgaristan, Ukrayna ve İngiltere izledi.
Türkiye'de 1.975 konaklama tesisi “Güvenli Turizm Sertifikası” ile hizmet veriyor
Raporda yer alan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) verilerine göre, 24 Kasım 2020 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde 1.975 konaklama tesisi “Güvenli Turizm Sertifikası” ile hizmet veriyor.
“Güvenli Turizm Sertifikası”na sahip otellerin il bazlı dağılımında Antalya 374 tesis ile ilk sırada yer alırken, İstanbul 373 tesis ile ikinci sırada bulunuyor.
Koronavirüs süreci doğa turizmine ilgiyi artırdı
Rapora göre, koronavirüs salgını, dünya genelinde seyahat eğilimlerinde önemli değişimlere yol açıyor. Hijyenin ön plana çıktığı salgın süreci ve sonrasında, seyahat alışkanlıklarında çok sayıda değişiklik gündeme geliyor.
Salgın süreci, farklı turizm türlerini öne çıkartıyor. İnsanların kalabalık yerlerden uzak durma eğilimi eko turizm, yani doğa turizmine ilgiyi artırdı.
Kendi araçlarıyla daha yakın bölgeleri, doğayla baş başa kalacakları bölgeleri, konaklama açısından da küçük ve butik otelleri tercih edenlerin oranı arttı. Bu dönemde büyük otellerden ziyade butik oteller, ev turizmi, villa kiralamalar, küçük gruplarla yat turları ve karavan gibi konaklama üniteleri de yoğun ilgi görüyor.
Salgın sürecinde ayrıca seyahatler daha azalırken kalış süreleri daha uzun hale gelmeye başladı. Bu süreçte farklı kültürlere olan ilginin devam edeceği gözleniyor. Doğa, macera gibi alternatif turizm çeşitleri bu dönemde biraz daha öne çıkıyor. İş turizminde de ciddi bir değişim yaşanıyor. Bu dönemde online toplantı teknikleri büyük ilgi görüyor.
Aşı haberleri umutları yeşertti
Rapora göre, koronavirüs salgınının kontrol altına alınması için dünya genelinde farklı ülkeler ve firmalarca aşı çalışmaları devam ederken, 2020 yılı sonuna doğru aşı uygulamalarına başlanacağına yönelik haberler umutları yeşertti.
Aşı çalışmalarının yanı sıra uluslararası seyahatlerin ortak standartlar çerçevesinde güvenli biçimde sürdürülebilmesi için de çeşitli uygulamalarla ilgili farklı önerilerin gündeme geldiği ve bu yönde çalışmaların hız kazandığı dikkati çekiyor.