Triko atölyelerinde alarm!
Hazır giyimin katma değeri yüksek alanı trikoda, moraller bozuk. Son verilere göre sektör en kötü nisan ayını yaşadı. Bir önceki yılın aynı dönemine göre ihracatta, adette yüzde 66, ciroda yüzde 46, miktarda ise yüzde 60’lık düşüş yaşandı.
Yener KARADENİZ / PERAKENDE DÜNYASI
Triko ihracatında geçen yıl başlayan düşüş, nisan ayında tarihin en düşük seviyesine geriledi. Sektör ihracatı adet olarak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 66 gerilerken söz konusu oran ciroda yüzde 45,63, miktarda ise yüzde 60’a ulaştı. TRİSAD Başkanı Balkuv, “Resmen batıyoruz” dedi.
Hazır giyimin geneline göre daha katma değerli alt kategorilerinden triko sanayisinde tarihin en kötü nisan ayı yaşandı. Sektör ihracatı adet olarak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 66 gerilerken düşüş oranı ciroda yüzde 45,63, miktarda ise yüzde 60 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Triko Sanayicileri Derneği (TRİSAD) Başkanı Mustafa Balkuv, sektör ihracatındaki düşüşün geçen yıl ağustos ayından bu yana devam ettiğini dile getirdi. Emek yoğun kategorilerden trikoda artan işçilik maliyetlerinin rakip ülkelere göre fiyat farkını yüzde 40’a kadar çıkardığını vurgulayan Balkuv, düşen talebe bağlı olarak kapasite kullanım oranlarının da yüzde 40’lara kadar gerilediğinedikkat çekti. Balkuv, sektörde işten çıkarmaların yaşandığını vurgulayarak “Resmen batıyoruz” dedi.
Rakip ülkeler ile fiyat farkı yüzde 40’a ulaştı
2 bin civarında şirketin faaliyeti gösterdiği triko sanayisi, 350 milyon adedi ihracat pazarı için olmak üzere yıllık 500 milyon adet üretim kapasitesine sahip. Salgın sonrası artan talebe bağlı olarak tam kapasite çalışan sektör 1,5 yıl boyunca 3-4 ay sonrasına sipariş alır hale gelmişti. Ancak rüzgar geçen yıl itibarıyla tersine döndü. Çin’in oyuna dönmesi, navlunun gerilemesi ve Türkiye’de artan maliyetlerin yanı sıra kurun düşük seviyede seyretmesi nedeniyle sipariş alamamaya başladıklarını anlatan Mustafa Balkuv, “Geçen sene ağustos ayından sonra ihracatta gerileme başladı. İşlerin en yüksek olduğu 10, 11 ve 12. ayda fabrikalarımızı kapattık. İşçilerimizi izne gönderdik. Nasıl, neyle rekabet edeceğiz? Seçim sonrası kurda az da olsa bir artış var ancak bu kur ve bu maliyetler ile rekabet etmeniz mümkün değil. Rekabet ettiğimiz ülkeler bizden yüzde 40 daha ucuz ürün verir hale geldi” dedi. Bunun ciddi bir istihdam kaybına yol açtığını anlatan Balkuv, “Bu gidişat birçok firmanın kapanmasına yol açacak. Resmen batıyoruz. Bu tartışılabilir bir tablo değil. Sonuçları belli, nedenleri de belli. Önümüzü göremiyoruz. En azından bunu sağlayacak orta vadeli bir ekonomi, ihracat politikası belirlenmeli” diye konuştu.
KG başına ihracat değeri 26 dolara yaklaştı
Balkuv’un verdiği bilgilere göre, triko çok özel, ihtisas gerektiren ve yatırımı pahalı bir ürün. Aynı anda başka bir alt kategoride günde 10 bin ürün alınabiliyor iken triko atölyesinde bu rakam bini ancak buluyor. Söz konusu ürünler bu nedenle el işçiliğinin yoğun olduğu ürünler. Bu da işçilik maliyetlerinin diğer kategorilere göre daha yüksek olmasına, kg başına ihracat değerinin de artmasına yol açıyor. Hazır giyim sektöründe kg başına ihracat değeri 16-17 dolar seviyesinde iken bu rakam trikoda 26 dolar sınırına dayanmış durumda.
Geçen yıl 2,6 milyar dolarlık ihracata imza attı
Geçen yıl 2,6 milyar dolar olan ihracat rakamına bu yıl ulaşmanın zor olduğunu dile getiren Mustafa Balkuv, “Düşüş oranının önümüzdeki aylarda gerilemesini bekliyoruz ancak geçen seneki rakamlara ulaşmak artık zor. Bir sezon kaybettik. 4-5 ay sonra sezon bitecek” ifadelerini kullandı.